Kalabalık nüfusunun yanı sıra yerli ve yabancı turistlerin de yoğun olarak sirkülasyon yarattıkları İstanbul’da özellikle eğlence mekanlarının bulunduğu bölgelerde gürültü önemli bir problem. İnsan ve hayvan sağlığına olumsuz etkileri bulunan gürültü kirliliği için ekipler özellikle gece saatlerinde işbaşındalar.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına bağlı il müdürlüğü ekipleri, İstanbul’da hassas olarak değerlendirilen bölgelerde görev yapıyorlar. Ses ölçüm aletleriyle özellikle yerleşim bölgeleri ve gürültüye sebep olan mekanların bulunduğu boğaz hattını karış karış dolaşarak denetim yapıyorlar, mevzuata uymayan durumlarda müdahale ediyorlar.
“İstanbul’da yönetmeliğin yetkisi birçok alanda Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve İlçe Belediye Başkanlıklarında” diyen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü Teknik Personeli Türker Türk, çok hassas bölge olarak değerlendirilen boğaz hattı yetkisinin bakanlığa ait olduğunu belirtiyor.
Yönetmelikte dört çeşit hassas bölge mevcut
İstanbul’da denetimler açısından dört çeşit hassas bölge bulunuyor. Türk, bu bölgeleri şöyle tanımlıyor.
“Dört çeşit hassas bölgemiz var. ‘Az hassas bölge’, ‘hassas bölge’, ‘çok hassas bölge’ ve ‘hassas olmayan bölge’ şeklinde geçiyor. Tabii buradaki en kritik tanım çok hassas bölge. Çok hassas bölge özellikle burada yataklı hizmet veren sağlık kurumları, çocuk yaşlı bakım evleri, yatılı eğitim kurumları, öğrenci yurtları gibi kullanım alanlarını kastediyor ama burada en önemli konu, konut alanları da hassas bölgeye giriyor. Yerleşim yerlerinin çok büyük bir kısmı konut alanı olduğu için, aslında bu en önemli tanımlama bence yönetmelikte.
Hassas kullanımlar ise yataklı hizmet veren konaklama tesisleri bizim işte otel dediğimiz. Eğitim kuruluşları ve dini tesisler de hassas bölgelere giriyor. Az hassas kullanımlar ise, idare ve ticaret binaları, çocuk bahçeleri oyun alanları, spor tesisleri gibi kurumlardır.”
Yönetmeliğie göre, hassas olmayan bölgeler ise aslında gürültünün kaynağı olan mekanların bulunduğu bölgeler.
“Hassas olmayanlar ise otoparklar, garajlar sanayi tesisleri, eğlence yerleri gibi kendiliğinden doğal olarak gürültü çıkaran tesisleri yönetmelik ‘hassas olmayan bölge’ sınıflandırmasına sokuyor.”
“Çevresel gürültü yönetmeliği Avrupa mevzuatlarından uyarlanmış teknik bir yönetmelik”
Türker Türk, bakanlığın amacının insanların daha huzurlu, sakin, kaliteli bir ortamda yaşamlarını sürdürmeyi sağlamak oluğunu söylüyor ve gürültü kaynaklarının çeşitliliğine bir kez daha dikkat çekiyor;
“Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği, Avrupa mevzuatlarından uyarlanmış teknik bir yönetmelik. Sadece bu işe eğlence gürültüsü olarak bakmamak lazım. Şehrin gürültüsü var, araç gürültüsü var, işletmelerden kaynaklı özellikle sanayi tesislerinin bazılarından çok fazla gürültü gelebiliyor. Bazen hastanelerden gelebiliyor. Ya da örneğin, bir işletme veya bir atölyeden, evinizin altında bir kesimhane vardır, ufak bir atölye tarzı bir yer vardır… Oranın bir gürültüsü dahi olabiliyor. Bu çok geniş ve detaylı bir konu.”
İl müdürlüğü ekipleri, kendilerine ulaşan şikâyetlerden yola çıkarak denetleme ve ölçüm yapıyorlar. Yaz aylarında şikâyetlerin arttığını bu yüzden de daha yoğun mesai yaptıklarını anlatan Türker Türk, durumu şöyle değerlendiriyor;
“Özellikle çay bahçeleri, açık düğün salonları, kır düğün salonları, açık gazinolar bunlar bu tanımlara giriyor. Ama özellikle bu bölgedeki eğlence mekanlarının tamamı kapalı eğlence mekanları. Tabii yazın bazen bahçede düğün yapan oteller ya da işletmenin bir kısmını çok sıcak olduğu için üstünü açan kapalı tesisler olabiliyor. Bunların da artık tamamen kapalı hale gelmesi mecburiyeti yönetmelikte tanımlanmış durumda.”
Yeni yönetmelik değişikliğiyle artık, çok hassas bölgelerde bulunan yarı açık mekanların yaz ayları dâhil olmak üzere tamamen kapalı hale getirilmesi sağlanacak.
Peki desibel ölçümleri nasıl yapılıyor?
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğüne bağlı teknik ekip teknik personelleri, mahalleliden gelen şikâyetin ardından sürecin nasıl ilerlediğini şöyle anlatıyor.
“Şikâyet edildiği zaman biz bu şikâyeti değerlendiriyoruz, ölçümü şikâyetin geldiği noktanın önünden alıyoruz. Ölçümde şöyle bir durum var, arka plan gürültüsü dediğimiz bir ölçüm değerimiz var. Eğlence gürültüsü hiç yokken alınan bir değer. Bu değer arka plan gürültüsünü 5 desibel A ya da 7 desibel C geçiyorsa eğer, burası yönetmeliğimizi mevzuatımızı ihlal etmiş sayılıyor ve idari yaptırım kararı uygulanıyor.
Burada bir değerimiz daha var eğer bu şikâyetler birden çok eğlence mekânından geliyorsa eğer, bu değer 7 desibel A veya 10 desibel C dir. Bu farkı geçtiği takdirde, idari yaptırım kararı uygulanır. Bu 7 desibel sınırını ihlal etmesi durumunda, yani farkın 7 desibelden daha fazla çıkması durumunda 65 bin 750 lira idari para cezası uygulanmaktadır. Bu işletmeye tebliğ edilmektedir. Bu ikinci seferde bir kat, üçüncü seferde iki kat arttırılarak verilmektedir. En sonunda süre verilerek kapatmaya kadar yaptırım uygulanması söz konusudur.”
Kurgu: Cihan Karaahmetoğlu
23.9ºC
Ankara
