İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı tarafından İstanbul İtfaiyesi'nin kuruluşunun 304. yıl dönümü kapsamında, Sultanahmet Meydanı'nda etkinlik düzenlendi.
Vatandaşların ve turistlerin ilgiyle izlediği etkinlikte, Osmanlı dönemi itfaiyecileri olan tulumbacılar ve modern itfaiye araçları, temsili olarak yakılan ahşap bina maketini söndürdü. Renkli anlara sahne olan gösterinin sonunda tulumbacılar yangın duası etti ve Osmanlı Padişahı III. Murat'ın İstanbul'daki yangınlara dair çıkardığı ferman okundu.
Etkinliğin ardından Anadolu Yakası İtfaiye Müdürü Mehmet Emin Koçan, 1714'ten bu yana itfaiye teşkilatının halka hizmet verdiğini söyledi.
İstanbul'a hizmet etmenin hem zorlu hem de güzel tarafları olduğunu belirten Koçan, "Güzellikleri halkımızla beraber yaşamaya devam ediyoruz. Çeşitli etkinliklerle İtfaiye Haftası'nı kutluyoruz. Burada tulumba gösterisi yaptık. Bu sene farklı bir organizasyonumuz daha vardı. Dünya olimpiyatlarına gittik. Burada İstanbul İtfaiyesi olarak 85 madalya aldık. Bu hafta bütün okullarımızda yangınla ilgili bilgilendirmeler, tatbikatlarımız olacak. Engelli kardeşlerimize eğitim verilecek. Büyük meydanlarda stantlar açılacak. Mevlitler okunacak" diye konuştu.
İstanbul İtfaiyesi'nin dünyada önemli bir yeri olduğunu dile getiren Koçan, bu yeri korumaya devam edeceklerini kaydetti.
"Kolay meslek değil itfaiyecilik"
İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı Fatih Bölgesi ekip amiri ve tulumbacılar ekibinde sandık reisi olarak görev yapan Hakan Karahan da, tulumbacıların Osmanlı döneminde yangına müdahale eden ekip olduğunu söyledi. O dönemde her mahallede bir tulumbacı ekibinin bulunduğunu hatırlatan Karahan, şu bilgileri verdi:
"Haberci yangın kulelerinden aldığı yangın ihbarını, mahalle tulumbacılarına ve mahalle bekçilerine haber verirdi. Bunu duyan bekçiler ve tulumba sandığı olay yerine hareket ederdi. Diğer mahallelerdeki sandıklarda bunun haberi alan yangın yerine koşardı. Zaman zaman tulumbacılar olay yerine giderken, birbirleriyle kavga ettikleri olmuş ve hatta ölümlü olay da yaşanmıştır. 'Yangını ilk biz söndüreceğiz.' diye kavgaları olmuş. O dönem tulumbacılar normal insanlardan oluşmuyordu. Tulumbacılar sesi gür, atılgan ve güçlü insanlardan oluşurdu."
Karahan, bugünkü itfaiyecilerin tulumbacıların devamı olduğunu dile getirerek, o dönemle bugünün arasında en büyük farkın teknolojik olduğuna dikkat çekti.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı Beyoğlu Bölgesi Amiri Mustafa Vural ise, Beyazıt Kulesi'nde "köşklü" adıyla görev yapanların yangın haberini sokaktaki bekçiler ve mahallelerdeki tulumbacı sandıklarına haber verdiğini kaydederek, "Köşklünün çok hızlı koşması lazım. Yangını görünce nara atarak, yangının adresini vererek, kalabalıklardan 'destur' diyerek izin alırdı. Yangın zamanında tulumbacı sandıklar birbiriyle yarışırdı" dedi.
Vural, itfaiyeciliğin her dönem zor bir meslek olduğuna vurgu yaparak, "O zaman imkanlar yoktu, yalın ayak yangın söndürmeye gidiliyordu. Bugün de sanayi, petrol ve boya türü yangınlar var. Kolay meslek değil itfaiyecilik" ifadelerini kullandı.
Etkinliğe İtfaiye Daire Başkanı Ali Karahan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı personeli katıldı. Etkinliğin ardından vatandaşlar ve turistler tulumbacılarla hatıra fotoğrafı çektirdi.
Kaynak: AA
17ºC
Ankara
