Hayvan hastalıklarına karşı 8,6 milyon aşı

Tarım ve Orman Bakanlığı hayvan hastalıklarını önlemeye yönelik çalışmalarını sürdürüyor.

Geçen ay 8 milyon 621 bin 394 hayvan aşılanırken şap aşısı uygulanan hayvan sayısı büyükbaşta 394 bin 429, küçükbaşta 305 bin 441 oldu.

Küçükbaşlara 514 bin 855 koyun-keçi çiçeği, 1 milyon 256 bin 746 koyun-keçi brusellozu, 2 milyon 380 bin 112 koyun-keçi vebası, 368 bin 989 mavi dil aşısı yapıldı.

Geçen ay büyükbaş hayvanlara ise 337 bin 380 sığır brusellozu, 2 milyon 966 bin 683 Lumpy skin disease aşısı uygulandı.

Büyükbaş hayvanlara 33 bin 963, küçükbaş hayvanlara da 46 bin 402 şarbon aşısı yapıldı.

Kuduz hastalığıyla mücadele kapsamında ise, 16 bin 394 kedi ve köpek aşılandı.

Hayvan hastalıklarıyla mücadele kapsamında verilen destekler, aşılama-küpe uygulaması için 49 bin 393,5 lira, atık için 55,2 bin lira, hastalıktan ari işletme-onaylı süt çiftliği için 9 milyon 335 bin 370 lira, hayvan hastalıkları tazminatları için 3 milyon 779 bin lira oldu. Böylece toplamda 13 milyon 163 bin 820 lira tutarında destek verildi.

"Hayvan hastalıkları konusunda infiale gerek yok"

Türk Veteriner Hekimler Birliği (TVHB) Merkez Konseyi Başkanı Talat Gözet, "Türkiye'nin şarbon gibi hayvan hastalığıyla mücadele edecek gücü var. Bu tür vakalarda infiale gerek yok" diye konuştu.

Kontrol altında kesilen hayvanların etlerinin test yapılmadan piyasaya sürülmediğinin altını çizen Gözet, şarbon gibi hastalıkların geçici çözümlerle geçiştirilmemesi ve bu hastalıkların tamamen yok edilmesi için tedbir alınması gerektiğini belirtti.

Gözet, Türkiye'de hayvan hareketinin çok hızlı gerçekleştiğine dikkat çekerek, hayvan pazarlarının denetiminin belediyelere verildiğini, belediyelerde de veteriner hekimin çalışmadığını ve hayvan pazarına giriş çıkışların kontrol edilmediğini iddia etti.

Hastalıkların önüne geçilmesi için tedbir alınması gerektiğini vurgulayan Gözet, şunları kaydetti:

"Bunun için sınırlar kontrol altına alınarak kaçak hayvan girişleri engellenmeli. Bölgesel hayvan hareketlerine kesinlikle izin verilmemeli. Veteriner hekim hizmetlerine önem verilerek, bu sistem bir devlet politikası haline getirilmeli. Hayvan hastalıkları konusunda yerli ilaç kullanılması ve yerli ilaç üreticisi desteklenerek bu alanda teşvikler verilmeli. Vatandaşlar için antibiyotik kullanımında olduğu gibi bir bilinçlendirme programı ve kamu spotu hazırlanmalı."

Kaynak: AA