Parçalı Bulutlu 20.4ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Türkiye
DHA 17.08.2021 09:08

17 Ağustos depreminin izleri deniz altında duruyor

Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde, 17 Ağustos 1999 depreminde meydana gelen hasarın izleri yıllar önce silinirken, Değirmendere'de denize çöken alanın kalıntıları ise su altında tüm gerçekliğiyle duruyor.

17 Ağustos depreminin izleri deniz altında duruyor
[Fotoğraf: DHA]

17 Ağustos 1999'da merkez üssü Gölcük olan 7,4 büyüklüğündeki deprem, ilçede büyük yıkıntıya neden oldu.

Kentte tamamen silinen depremin izleri, denizde ise hala duruyor. Deprem sırasında Gölcük Değirmendere’nin bir kısmının gömüldüğü denize dalanlar, felaketin tahribatını görüyor.

Fotoğraf: DHA[Fotoğraf: DHA]

Bröveli dalgıç Ergün Ayaz ile dalış eğitmeni Murat Kulakaç, Değirmendere sahilindeki denizin 12 metre altından başlayan ve 55 metreye kadar uzanan deprem kalıntılarının izini sürdü.

Fotoğraf: DHA[Fotoğraf: DHA]

‘Tüm gerçekleri suyun altında görebiliyoruz'

Depremin üzerinden 22 yıl geçtiğini söyleyen dalış eğitmeni Murat Kulakaç şunları aktardı:

“Karada unuttuğumuz tüm gerçekleri suyun altında görebiliyoruz. Suyun altında çok ciddi bir oluşum var. Depremin tüm gerçekliğini, şiddetini biz her dalışımızda ayrıntılı şekilde görebiliyoruz. Hala evler, ağaçlar, arabalar, insanlarımıza ait kişisel eşyalar, olduğu gibi tüm çıplaklığıyla duruyor ve bizi sürekli ikaz ediyor. Karadaki izlerin büyük çoğunluğu silindi ve buna rağmen binalarımızı hala kontrolsüz bir şekilde yapmaya devam ediyoruz.” 

Fotoğraf: DHA[Fotoğraf: DHA]

‘Suyun altında deprem anını tekrar yaşıyoruz'

Depremle ilgili alınması gereken çok ciddi dersler olduğunu kaydeden Kulakaç şunları söyledi:

“Suya her daldığımızda o deprem anını tekrar yaşıyoruz çünkü görüntülerin hepsi hala ilk günkü gibi duruyor. Çok hüzünlü ama almamız gereken çok ciddi dersler var. Biz aslında doğanın sesini duyuyoruz, doğa bize 'Sağlam yapılar yapın, doğaya uyumlu yaşayın, doğaya saygı duyun' diyor. Biz, bu tür şeyleri gördüğümüz zaman da her seferinde hüzünleniyoruz ve suyun üstüne çıktığımız zaman da farkındalık için bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Suyun 12 metre altından başlıyor, 55 metreye kadar depremin izlerini görmek mümkün.”

Fotoğraf: DHA[Fotoğraf: DHA]
‘Denizin altı deprem müzesi'

Enkaza dalış yapmak için yurt içinden ve dışından birçok kişinin geldiğini söyleyen Kulakaç, “Burada bir batık turizmi de oluştu, yurt içinden ve yurt dışından çok ciddi talep var. Suyun altı tamamen gerçek bir deprem müzesi. Biz suyun altına indiğimizde depremi yaşadığımız ilk andaki tüm duyguları yeniden yaşıyoruz çünkü bütün dostlarımızın, arkadaşlarımızın evleri, kendi yaşadığımız çevre, çay bahçeleri, yemek yediğimiz lokantalar, gezdiğimiz sokaklar hepsi olduğu gibi suyun altında duruyor. Bizi hüzünlendiriyor. Zaman zaman maskemizin arkasından gözyaşı döktüğümüz de çok oluyor. Arkadaşlarımıza ait kişisel eşyaları görmek hüzünlendiriyor fakat gerçek şu ki bundan da bir ders çıkarmamız gerekiyor. Yapmamız gereken çok şey var” diye konuştu. 

Fotoğraf: DHA[Fotoğraf: DHA]

ETİKETLER
Sıradaki Haber
Tekstil fabrikasında çıkan yangın kontrol altına alındı
Yükleniyor lütfen bekleyiniz