Acemi birliğinden bir hafta önce Afyonkarahisar'daki birliğine katıldığını söyleyen er Fethi Tuna olay gecesini şöyle anlattı:
"Üç gündür 6'dan akşam 11-12'ye kadar, başka illerden gelen cephaneleri depoya diziyorduk. 30 askerdik. Başımızda da 4 rütbelimiz vardı. Cephaneler depoya gelişigüzel istiflendiği için önce dışarıya çıkartıp sonra düzenli olarak yerleştiriyorduk. Astım hastası olduğum için genellikle dışarıda çalışıyordum. Gece cephaneleri kesinlikle dışarıda bırakmıyorduk. Her kasa 30 kilo ağırlığındaydı. Patlamanın olduğu akşam komutanından izin isteyip dinlenmek için dışarıya çıktım. Kamyonun önünde oturuyordum. Çok şiddetli bir patlama oldu. 30 metre kadar ileriye fırladım ve bir çukura düştüm. Ardından daha küçük bir patlama oldu. Düştüğüm yere el bombaları düştü. Onlar da patladı ama düştüğüm yer çukur olduğu için yara almadım. Sonra bilincimi kaybetmişim, gerisini hatırlamıyorum. Köylüler çıkarmış beni. Patlamadan önce içeride herhangi bir ses, ya da bağırış duymadım."
Depoda elektrik tesisatının bulunmadığını söyleyen er Fethi Tuna, cephaneleri depoya yerleştirme sırasında bir kamyonun farlarını açıp aydınlatma yaptıklarını da söyledi.