Çok Bulutlu 16.4ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Gündem
AA 05.12.2014 22:47

"Türkiye-Yunanistan el ele..."

Başbakan Davutoğlu, Türk-Yunan İş Forumu'nun kapanışında konuştu.

"Türkiye-Yunanistan el ele..."

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Büyük bir açık yüreklilikle ifade etmek isterim ki biraz önce yaptığımız verimli toplantıda da birbirimize o kadar açık, dürüstçe her konuyu paylaştık ki siz iş adamları hiçbir tereddüt göstermeden kısa, orta ve uzun vadede her türlü yatırımı karşılıklı iki ülke olarak yapabilirsiniz. Hiçbir şekilde Türkiye-Yunanistan arasında kimse bir gerilim beklentisi içinde olmasın" dedi.

Başbakan Davutoğlu, Yunanistan'ın başkenti Atina'daki Hilton Ole'de düzenlenen Türk-Yunan İş Forumu'nun kapanışında konuştu. Davutoğlu, konuşmasında, iş forumunun başarılı olması temennisinde bulundu ve Yunan mevkidaşı Samaras'a gösterdiği misafirperverlik dolasıyla teşekkür etti.

Atina ziyareti dolayısıyla Yunanistan Cumhurbaşkanı Karolos Papulyas ve Yunan mevkidaşı Samaras ile ayrı ayrı görüştüğünü, görüşmelerin çok verimli geçtiğini anlatan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Şu anda Atina'da 9 Türk bakan bulunuyor. Ankara'da bu kadar sayıda bakan yok. Atina'daki bakan sayısı Ankara'dan daha fazla. Dolayısıyla burada bir Bakanlar Kurulu toplantısı ayrıca yapabiliriz. Biz 4 sene önce Yunanistan ile Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi mekanizması kurduğumuzda bunu geçici ve bir hevesle başlayan bir süreç gibi görmedik. Türkiye için bu stratejik karardı. Sayın Cumhurbaşkanımız o zaman yine Atina'da dönemin başbakanı Papondreo ile bu süreci başlattıklarında çok açık net stratejik hedef peşindeydik. Bir vizyonumuz vardı. Bu vizyon, iki ülke arasında tarihi köklü ilişkileri, kalıcı dostluk ilişkisine döndürmek, Türkiye ve Yunanistan'ın gerek Doğu Akdeniz'de gerek Ege'de gerekse Balkanlar'da bir barış örneği teşkil edecek en üst düzey ilişkiler seviyesine getirmek, Avrupa'da birlikte çalışmak, dünyada birlikte çalışmak. O sebeple ortak kabine şeklinde gerçekleştirdiğimiz bu sürecin 3. toplantısı dolayısıyla Yunanistan'dayım."

Atina ziyaretinin, Başbakanlık görevini üstlendikten sonra yaptığı ilk ziyaretlerden olduğunu dile getiren Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Sayın Samaras ile telefon görüşmemizde 'bir an önce görüşelim' dedik. Bakü'de görüştüğümüzde de bu sürecin gecikmemesi konusunda prensip kararı almıştık. Ayrıca G20 Dönem Başkanlığını, 1 Aralık'ta üstlendikten sonra yurt dışına yaptığımız ilk ziyaret. Dolayısıyla Sayın Samaras ile sadece ikili ilişkilerimizin ekonomik boyutunu değil, bölgesel sorunları diğer ikili konuları değil aynı zamanda dünya ekonomisiyle ilgili de intibalarımızı paylaşma imkanı bulduk. 2010 yılında bu süreç başladığından bu yana gelişmelere baktığımızda aslında Türkiye ile Yunanistan arasındaki işbirliği konseyinin anlamın daha arttı ve ona duyduğumuz ihtiyaç daha arttı, daha da artarak çeşitlendi çünkü 2010'da, 2008 krizinin hemen üzerinden kısa süre geçmişti ve Dünya ekonomisinde ciddi bir kriz vardı. Hepimizi etkileyen kriz ardı. Şimdi bu kriz, Avrupa bağlamında daha da derinleşerek sürüyor. Türkiye'de Gümrük Birliği üyesi olarak, Avrupa ekonomisinin piyasa anlamında parçası olarak bu gelişmeleri yakından takip ediyor."

"TÜRKİYE-YUNANİSTAN EL ELE..."

"En başından şunu ifade etmek isterim: Türkiye ve komşu bir ülke olarak Yunanistan'ın en güçlü ekonomiye sahip olmasına ve Yunanistan istikrarına çok büyük önem vermektedir ve kendi istikrarı, kendi refahı gibi görmektedir. Kesinlikle..." ifadesini kullanan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu işbirliği konseyi vesilesiyle bir kez daha hem dost ve komşu halklar olarak Türk ve Yunan halkına hem de bütün dünyaya şunu ifade etmek isterim: Türkiye-Yunanistan, el ele güçlü bir bölgesel ekonomik alan oluşturmak niyetindedir, güçlü bir Yunanistan istemektedir. Hem iki ülkenin geleceğe dönük perspektifini hem de Avrupa içindeki konumunu güçlendireceğine inanıyoruz. Ekonomilerimiz, Sayın Samaras'ın dediği gibi tamamlayıcılık ilişkisine sahiptir ve Birbirimize yapacağımız katkı ve desteklerle her iki ülke ekonomisinin kalkınması ve refaha erişmesi mümkündür. Bu perspektifle bakıyoruz. 9 bakan arkadaşımız yarın muhataplarıyla daha önce ele aldığımız konuları gözden geçirecekler ve birlikte Sayın Samaras ile eş başkanlık yapacağımız YDİK toplantısında da bunları tek tek ele alacağız.

Şunu özellikle iş dünyasının temsilcisi siz değerli işadamlarıyla paylaşmak istiyorum; iki ülke arasında ilişkinin gelişmesinin bir doğası vardır. Bu doğa, temelde halklar arasındaki kültürel ilişkilere dayanır, zemin odur. O halkların birbirine hissettiği yakınlıktır, kültürel ilişkilerdir. Üstte ise yöneticilerin vizyonu ve siyasi iradesi vardı arayı dolduracak olan husus ise iş dünyanın performansıdır. Bazı halklar vardır ki çok yakın hissederler birbirine, Türkiye ve Yunanistan gibi. Biraz önce yine kahvelerimizi içerken yaptığımız sohbette ortak birçok kültürel unsuru hemen keşfettik. Altta bu kültürel zemin var. Buraya gelmeden önce yani bu toplantıya hem Batı Trakya'dan Yunanistan'daki Türk kökenli soydaşlarımızla görüştük hem de Türkiye'den Yunanistan'a gerek mübadele gerek daha sonra İstanbul'dan göç ederek gelmiş Rum dostlarımızla görüştük. Orada zikrettim. Şimdi burada da zikretmek istiyorum, eğer iki heyet karşılıklı oturmuyor olsalardı, karışmış olsalardı ve bunları 'Türk ve Yunan diye ayırın' denmiş olsaydı, ayırmak mümkün olmazdı. Bu ortak geçmiş tarihi tecrübe üzerinde yükselen bir ilişkidir. Buradan düşmanlık çıkarmak isteyenler olabilir ama biz Türkiye ve Yunan hükümetleri dokuzar bakanla yarın yapacağımız toplantıda dünyaya bu vesileyle ilan etmiş etiğimiz şey, artık bu iki ülke arasında gerilim ve çıkar çatışması değil işbirliği ve dostluk ilişkisi vardır. Bu siyasi irade yukarıda bizim hükümetler olarak size sunmak durumunda olduğumuz bir çerçevedir."

"KİMSE BİR GERİLİM BEKLENTİSİ İÇİNDE OLMASIN"

Başbakan Davutoğlu, Türkiye ile Yunanistan arasında ilişkilerin gelişmesi için iş dünyasına sağlayabilecekleri üç husus bulunduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

"İki ülke arasında siyasiler ve devlet adamları olarak güven ve istikrarı teyit etmek, birinci şart bu. Büyük bir açık yüreklilikle ifade etmek isterim ki biraz önce yaptığımız verimli toplantıda da birbirimize o kadar açık, dürüstçe her konuyu paylaştık ki siz iş adamları hiçbir tereddüt göstermeden kısa, orta ve uzun vadede her türlü yatırımı karşılıklı iki ülke olarak yapabilirsiniz. Hiçbir şekilde Türkiye-Yunanistan arasında kimse bir gerilim beklentisi içinde olmasın.

Orada da Sayın Cumhurbaşkanı ile görüşmede zikrettim, hiç merak etmeyin Atina'da da Ankara'da da artık vizyoner ve barışçıl yönetimler var. Bunlar geleceği birlikte inşa edecekler. Bu çerçevede iş dünyamızın kendilerini rahat hissetmesi, yatırımları ticareti, hele hele turizme karşılıklı gidiş gelişi en üst düzeye getirmesi lazım."

"PARANTEZE ALIP YOLUMUZA DEVAM EDEBİLİRİZ"

Davutoğlu, Türkiye ile Yunanistan arasında farklı görüşlere sahip olunan hususlar olduğunu belirterek, "Her ülke arasında olabilecek farklılıklar var" dedi.

Ege konusunda ikili ilişkileri geliştirmek için kararlar aldıklarını ve bunları devam ettireceklerini anlatan Davutoğlu, "Kıbrıs sorununda Sayın Venizelos'un, Sayın Samaras'ın söylediği gibi sorunun bir an önce çözülmesi, hem Kıbrıs'taki iki tarafa hem de Türkiye ve Yunanistan'a büyük kazanç sağlayacaktır. Gerek oradaki enerji kaynakları gerekse barışın kendisi herkese refah getirir. Biz, ne Doğu Akdeniz'de ne Ege'de gerilim istemiyoruz. Bütün sorunları konuşarak, göz göze bakarak, anlaşarak çözebiliriz. Görüş ayrılıklarımızı olduğu zaman paranteze alıp yolumuza devam edebiliriz" diye konuştu.

Davutoğlu, özellikle ticaret ve yatırıma imkan sağlayacak şekilde bürokrasinin azaltılması gerektiğini vurgulayarak, her iki ülkenin iş adamlarının karşılıklı ziyaretlerde, işbirliği çalışmalarında engelle karşılaşmamalarının önemine dikkati çekti. Davutoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Türkiye'de bir Yunanlı, Yunan Bankası, bir banka satın aldığında biz memnuniyet duyuyoruz. 'Yunan Finans sektörü Türkiye'yi işgal ediyor', diye düşünmeyiz. Aksine 'Dostluğumuz pekişiyor' diye düşünürüz. Artık ekonomik ilişkiler, barışın en önemli araçları. Ekonomik karşılıklı bağımlılık ne kadar artarsa çatışma ve gerilim ihtimali o kadar düşer. Onun için bırakalım Atina sokaklarında daha çok Türkçe konuşulsun. Daha çok turist gelsin, daha çok iş adamı gelsin. Nasıl olsa Atina sokağına ben çıktığımda dükkanların tabelaların sonunda oğlu diye soyadları bitiyor birçok yerde. Zaten birçok şeyi paylaşmışız geçmişte. Bırakalım daha çok Rum ve Yunan kökenli dostumuz İstanbul'a gelsin. İstanbul sokaklarında daha çok Rumca konuşulsun. Bundan hiç kimse tedirgin olmasın. Hep beraber birlikte bu coğrafyayı paylaşıyorsak ne Yunanistan'daki Türk iş adamlarının daha çok dolaşmasından ne de Türkiye'deki Yunanlı iş adamlarının daha çok gelmesinden kimse rahatsızlık duymasın. Bu tınılar, bu ortak dostluk sesleri her yerde yankılandığı zaman halklarımız geleceğe daha büyük bir ümitle, daha büyük bir perspektifle bakacaklar."

Bir milyona yakın Türk'ün Yunanistan'a turizm için geldiğini ve bundan büyük memnuniyet duyduklarını dile getiren Davutoğlu, bu sayının daha da artacağını belirtti. Davutoğlu, aynı şekilde Yunanistan'dan Türkiye'ye gelen turistlerin de dostluğu pekiştirdiğine inandıklarını vurguladı.

"HER İKİ ÜLKENİN EKONOMİLERİNE DE BÜYÜK KATKI YAPACAK"

Davutoğlu, iş dünyası için turizm, bankacılık, finans sektörü, gıda güvenliği ve ortak yapılacak projeler alanında çok ciddi potansiyel olduğuna işaret etti. Davutoğlu, "Ama bir başka alan daha var ki şu ana kadar zikredilmemiş ve iki güzel örneğini, birisi Katar'da, birisi Birleşik Arap Emirlikleri'nde olmak üzere, Türk ve Yunan şirketlerinin birlikte üçüncü ülkelerde çalışmalar yapması. Şu anda dünya ekonomisi büyük bir krizden geçerken şirketlerimizin oluşturacağı sinerji her iki ülkenin ekonomilerine de büyük katkı yapacaktır" diye konuştu.

"BARIŞTAN ZARAR EDEN ÜLKE GÖRÜLMEMİŞTİR"

Bir çağrıda daha bulunduğunu belirten Davutoğlu, "Gelin Kıbrıs sorununu birlikte çözelim, adaya barış gelsin. Şimdi ihtilaf konusu olan Kıbrıs'ın iki halkın da üzerinde hak sahibi olduğu doğalgaz ve enerji kaynaklarını Türkiye üzerinden Yunanistan'a getirelim, hem Hazar'ı nasıl Türkiye üzerinden Yunanistan ve Adriyatik'e bağladıysak, Doğu Akdeniz'de de yine Türkiye üzerinden Yunanistan ve Adriyatik'e, Avrupa'ya bağlayalım" dedi.

Davutoğlu, bundan herkesin karlı çıkacağını, kimsenin zarar etmeyeceğini vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Barıştan zarar eden ülke görülmemiştir. Yeter ki barışı kurabilecek iradeye sahip vizyoner adımları atabilelim. Nihai kertede depremlerde geçmişte görüldüğü gibi, orman yangınlarında görüldüğü gibi başımıza bir felaket geldiğinde Yunanistan doğuya bakar 'Acaba Türkiye'den ne yardım gelebilir' diye, Türkiye batıya bakar 'Acaba Yunanistan'dan ne yardım gelebilir' diye. Biz ortak kaderin şekillendirdiği bir coğrafyada yan yana yaşayan ve köklü tarihi geçmişe sahip milletler olarak geleceği de aynı bilinçle kurmak durumundayız. Bizim bugünkü ziyaretimiz ve siz iş adamlarının bugün gerçekleştirdikleri toplantılar böyle parlak bir geleceğin habercisi olacak gelişmelerdir."

"DEĞERLENDİRİLMEMİŞ BİRÇOK ALAN VAR"

Yunanistan Başbakanı Samaras da, Türkiye ve Yunanistan arasında ekonomik ve ticari işbirliğinin iki ülkenin yararına yeni yatırım ve kalkınma yolları açtığını ve aralarındaki güven ve istikrarı geliştirdiğini söyleyerek, son yıllarda ekonomik ve ticari ilişkilerde büyük ilerleme kaydedildiğini ancak, halen değerlendirilmemiş birçok alan bulunduğunu ifade etti.

Samaras, “Örneğin, yüksek teknoloji, denizcilik, taşımacılık, yatırımların arttırılması ve turizm alanındaki işbirliğinin geliştirilmesi. Bunlar gerçekten iş alanındaki işbirliğimiz için yeni sinerji oluşturabilir. Türkiye ile Yunanistan arasındaki bugüne kadar olan ticari veriler gerçekten cesaret verici. Ancak inanıyorum ki bunlar gelecekteki büyük imkanların sadece göstergesi" diye konuştu.

Tüm bunların gerçekleşmesi ve sonuna kadar değerlendirilmesi için iyi komşuluk ilişkileri ve güvenin sağlamlaştırılmasına yönelik ikili çabanın sürmesi gerektiğini ifade eden Samaras, “Bugün bulunduğumuz noktada iki ülke de yakın işbirliğinin öneminin farkında. Bunun için karşılıklı güven ve istikrar şart” dedi.

"KIBRIS MESELESİ ÖNEMLİ"

Kıbrıs konusuna değinen Samaras, Ada’daki sorunun çözülmesinin iki ülke ilişkileri açısından önemli olduğunu belirtti. Başbakan Davutoğlu ile olan görüşmenin ardından Güney Kıbrıs Rum lideri Nikos Anastasiadis’i telefonla arayarak Davutoğlu’nun selamlarını ilettiğini söyledi.

Samaras, hedeflerinin Türk-Yunan ilişkilerinin daha da genişletilerek ilerletilmesi ve bu çerçevede iki ülkenin ekonomik ilişkilerinin büyütülmesi olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Bu hedefin başarılması için iki hükümet de istikrarlı biçimde çalışmayı sürdüreceğiz. Hedefimiz kalkınmayı getiren istikrar ve güveni sağlamak. Kalkınma da istikrarı, güveni ve Türkiye ile Yunanistan arasındaki dostluğu güçlendiriyor. İyi komşuluk ilişkileri ve güven gerekli. Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi ikili ilişkilerin ilerletilmesine ve ikili temasların tüm alanlarda sistemli hale getirilmesine büyük oranda katkı sağlıyor."

AA 

Sıradaki Haber
İlk Kültür Bakanı vefat etti
Yükleniyor lütfen bekleyiniz