Tarihi ve kültürel değerleriyle "UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi"ne alınan, efsane aşıklar Ferhat ile Şirin'in yaşadığı topraklar olarak bilinen "Şehzadeler şehri" Amasya, ziyaretçilerine farklı bir ramazan geçirmeyi vadediyor.
Osmanlı şehzadelerinden çoğunun ilk eğitimini aldığı, devlet yönetimini öğrendiği yer olması nedeniyle "Şehzadeler şehri" olarak anılan Amasya, eski ramazan geleneklerinin yaşatıldığı şehirler arasında yer alıyor.
Ramazanın birkaç gününü geçirmek için Amasya'ya gelenler, kentin doğal ve tarihi yerlerini gezerek iftar saatini bekliyor.
Amasya'da ramazan boyunca iftar ve sahur saatlerinde tarihi Harşena Kalesi'ne çıkarak konser veren belediye bandosu, 155 yıllık geleneği devam ettiriyor.
Müzeler şehri Amasya
Kente gelen ziyaretçilerin ilgisini çeken Amasya Müzesi, Amasya'nın 8 bin 500 yıllık tarihine tanıklık etme, Şehzadeler Müzesinde bal mumundan padişah ve şehzadelerin heykellerini görme ve Osmanlı saray hayatı hakkında bilgi edinme imkanı sunuyor.
Şehre gelenler, Harşena Dağı'ndaki Kral Kaya Mezarları ve Kızlar Sarayı'nı ziyaret etme imkanı buluyor.
Efsane aşıklar Ferhat ile Şirin'in yaşadığı topraklar olarak da bilinen Amasya'da belediye tarafından "Ferhat su kanalları"nın olduğu bölgeye yaptırılan, içinde onların maket ve heykellerinin yer aldığı "Ferhat ile Şirin Aşıklar Müzesi", nostaljik vakit geçirmek isteyen ziyaretçilerin tercihleri arasında yer alıyor.
Ziyaretçiler, Halifet Gazi, Halkalı Evliya, Hamdullah Efendi, Kadılar ve Kurtboğan Türbesi, Torumtay ve Şirvanlı İsmail Türbesi gibi dini mekanları da ziyaret etme fırsatına sahip oluyor.
Yöresel yemeklerden iftar menüleri
Yeşilırmak kenarında bulunan tarihi Yalıboyu'ndaki butik oteller ve restoranlarda da ziyaretçilere iftar menüleri sunuluyor.
Kentte yaklaşık 600 yıldır devam eden top atışının ardından Amasya'nın geleneksel lezzetleri çörek, keşkek, yaprak sarması, yağlı katmer, bakla dolması, toyga çorbası ve et yemekleri tadılarak iftar yapılıyor.
Yüksek tepelerdeki şehir manzaralı restoranlarda iftar programları hazırlayan işletmeler, Amasya'ya özgü dev bakır semaverlerde demlenen çayı müşterilerin beğenisine sunuyor.
Amasya halkının en fazla tercih ettiği Sultan 2. Bayezid tarafından 1485'te yaptırılan, içinde külliye ve imaretin de bulunduğu Sultan 2. Bayezid Camisi, teravih namazlarında dolup taşıyor.
"Amasya'da bütün iftar sofraları size açıktır"
Belediye Başkanı Mehmet Sarı, asırlık ramazan gelenekleriyle aslına uygun ramazan etkinlikleri ve yöresel yemekleriyle Amasya'nın ramazanda bir başka güzel olduğunu söyledi.
Kentte eski ramazanların yaşatılmaya çalışıldığını dile getiren Sarı, şunları söyledi:
"Mutasarrıf Ziya Paşa'nın talimatıyla 1860'larda ramazanda iftar ve sahur saatlerini kent sakinlerine duyurmak üzere kullanılmaya başlanan top ateşleniyor, belediye bandomuz iftar ve sahur saatlerinde şehir turu atarak tarihi Harşena Kalesi'ne çıkıyor ve Amasyalılara konser veriyor. Amasya'da bütün iftar sofraları size açıktır, davet beklemenize gerek yoktur. Her iftar sofrasında önünüze bir keşkek ve bir yaprak sarması gelir, bunların tadı da enfestir."
"Nerede o eski ramazanlar"
Amasya'ya gelen ziyaretçilerin şehrin doğasına ve tarihi yapısına hayran kalarak şehirden ayrıldığını vurgulayan Sarı, şunları kaydetti:
"Amasya'da her gün 2 bin vatandaşımızın katıldığı mahalle iftarları yapıyoruz. Yine Gezi Yolu dediğimiz alanda 1 ay boyunca ramazan etkinlikleri oluyor. 'Nerede o eski ramazanlar' diyen herkesi Amasya'ya davet ediyoruz. Amasya, Türkiye'nin en güvenlikli, en samimi, en misafirperver şehirlerinden biridir. Bütün vatandaşlarımızın Amasya'yı görmelerini istiyorum. İçleri rahat şekilde Amasya'ya gelsinler, misafir edelim."
Adana'dan gelen Merve Koç da "Şehirde yaşayan insanlar şehrin tarihi dokusuna uygun olarak samimi insanlar ve eski gelenekleri yaşatıyorlar. Özellikle ramazan ayında geçmişten gelen geleneklerin yaşatıldığını görmek mümkün. Eski nostaljik ramazanları özleyenlerin Amasya'ya gelmesini tavsiye ediyorum" dedi.
Kaynak:AA
22ºC
Ankara
