Parçalı Bulutlu 15.4ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Magazin
03.10.2013 17:12

Doğal Plato: Setİstanbul

İstanbul yönetmenler için doğal bir plato özelliği taşıyor.

Doğal Plato: Setİstanbul

İstanbul yönetmenler için adeta doğal bir plato özelliği taşıyor. Farklı medeniyetlerin kesişme noktası olan İstanbul, tarihi zenginliklerinin yanı sıra, eşsiz doğal güzelliklere de sahip bir şehir.

TRT Haber Dijital Dergisi'nde İstanbul'un özellikle bu yönüne dikkat çekilen bir dosya haber yer aldı. Ezgi Sütçü'nün "Doğal Plato: Setİstanbul" başlığıyla hazırladığı haberde İstanbul'un özellikle yönetmenlerin en çok tercih ettiği tarihi güzelliklere dikkat çekiliyor. 

İşte o haber...

İstanbul'da yaşamak her gün kendi filminin başrolünde oynamak gibidir biraz da... Evden çıkarsınız ve sizin için hazırlanmış sürprizlerden habersiz kimi zaman umutlu kimi zaman kırgın kimliğinize bürünür, güne başlarsınız... Aksiyon, dram, romantik komedi bazen de korku türündeki filmlere taş çıkaracak tecrübelerinize bir yenisini daha eklersiniz... Duygular evrensel, İstanbul büyüleyici olunca yönetmenlere de bu anları ölümsüzleştirmek düşer. Beyoğlu'ndan başladığımız yolculuğumuzda İstanbul'da çekilen filmlerin ve dizilerin izini sürdük...

BEYOĞLU:

16. yüzyılda içinde tek tük yapıların yer aldığı bahçelerden oluşan Beyoğlu, o zamanın adıyla Pera, bugün her kesimden insanı bir araya getiren, İstanbul'a kan pompalayan en güzel ilçelerden biri. Tiyatroların, sinemaların, sanat galerilerinin, okulların, büyük otellerin, konsoloslukların, pasajların merkezinde film çekmek İstanbul'u anlamaya çalışmanın da bir yolu. Fatih Akın'ın Köprüyü Geçmek belgeseli, Reha Erdem'in yönettiği Kaç Para Kaç, Sinan Çetin'in Komser Şekspir'i ve biraz daha geçmişe gidecek olursak Şerif Gören imzalı Beyoğlu'nun Arka Yakası içinden Beyoğlu geçen filmlerden birkaçı. Günümüze kıyasla tenhalığıyla dikkat çeken Taksim Meydanı’yla Metin Erksan’ın ‘Şoför Nebahat’ini de unutmayalım tabii.

ASLIHAN PASAJI:

Galatasaray Lisesi'nin tam karşısındaki sokakta, bir girişi Balık Pazarı’nda diğeri Meşrutiyet Caddesi’nde iki katlı bir pasaj... Kitap okumaktan hoşlananlar için en doğru adres; çünkü hem yeni kitapları bulabileceğiniz hem de yıllanmış eserlerle karşılaşabileceğiniz bir yer burası. Beyoğlu Rapsodisi'nde de sıkça bahsedilen pasajı en çok Çağan Irmak'ın yönetmenliğindeki Issız Adam filminden hatırlayacaksınız...

GALATA KULESİ:

İstanbul'un en önemli sembollerinden biri olan Galata Kulesi ilk kez Fener Kulesi olarak inşa ediliyor. 4. Murat zamanında Hezarfen Ahmet Çelebi, tahtadan yaptırdığı kanatlarıyla Galata Kulesi'nden uçuş tecrübesini gerçekleştiriyor ki Avrupa da bu uçuşu yakından takip ediyor. Galata Kulesi'nin büyük bir kısmı 3. Selim döneminde yanıyor. Sonrasında onarılan kule, bugün gördüğümüz şeklini 1967 yılında alıyor. Ara sokaklarda birden karşımıza çıkan Galata Kulesi son dönemde beyazperdede beklenen filmlere de ev sahipliği yapıyor. Tuna Kiremitçi'nin aynı adlı romanında Hakan Ketche yönetmenliğinde izleyeceğimiz ''Bu İşte Bir Yalnızlık Var'' ve Çağan Irmak'ın son projesi ''Tamam mıyız?'' Galata'ya misafir oluyor.

GALATA KÖPRÜSÜ:

Yeni İstanbul’u Harbiye, Beyoğlu, Karaköy’ü; eski İstanbul’la Sultanahmet, Fatih, Eminönü’yle bağlayan Galata Köprüsü ‘’iki kültürü birbirine bağlayan köprü’’ özelliğini taşır. Tasarım olarak başka köprülerden farklı özellikler göstermese de, Galata Köprüsü, kültürel değeri nedeniyle pek çok edebiyatçı ve ressama konu olur. Yönetmenler içinse adeta doğal plato haline gelir. Yılmaz Erdoğan’ın yönetmen koltuğunda oturduğu, helikopter ile yapılan çekimlerde İstanbul’u kuşbakışı izlediğimiz Organize İşler ve Ümit Ünal’ın senaryosunu yazdığı Anlat İstanbul dışında Galata Köprüsü pek çok reklam filmine ve klipe de ev sahipliği yapar. Bu kliplerden Sezen Aksu’nun ‘’Adı Ben de Saklı’’ adlı eseri köprünün hakkını verir. 

YENİ CAMİ:

Galata Köprüsü'nden geçtiğinizde sizi karşılayan, bir diğer adıyla Valide Sultan Camii'n temelleri Safiye Sultan'ın emriyle atılıyor. Etrafında Mısır Çarşısı ve Valide Sultan Türbesi bulunan Camii özellikle yabancı yapımlarda dikkat çekiyor. Ben Affleck'e Oscar'ı getiren ''Argo'' filminin ilk görüntülerinde, Mira Nair'in yönetmenliğinde Haluk Bilginer'i de izlediğimiz ''Zoraki Radikal''de, özellikle tarihi yarımadada çekilen filmlerde, Yeni Cami'yi görmek mümkün.

BÜYÜK POSTANE:

İsminden de anlaşılacağı gibi Türkiye'nin en büyük posta binası, Mısır Çarşısı ve Yeni Camii'yi geçtiğinizde bütün ihtişamıyla karşınıza çıkıyor. Şimdiki zamanla bağlarınızı koparıp biraz nostalji yapmak istiyorsanız uğramadan geçmeyin deriz. Zira, Vedat Tek'in 1905 yılında inşasına başladığı eseri, yönetmenlerin gözünden de kaçmıyor. Lütfi Ömer Akad 1952'de çektiği ''Kanun Namına'' ile gerçek bir İstanbul hikayesi anlatıyor ve kamera film boyunca Karaköy, Eminönü, Büyük Postane ve çevresini doyasıya görüntülüyor.

KAPALI ÇARŞI:

Günün her saatinde hareketli ve kalabalık olan ‘’Kapalıçarşı’’ dünyanın en büyük ve en eski kapalı çarşılarından biri. İstanbul’a gelenlerin uğramadan gitmedikleri bu tarihi mekan için, en yoğun olduğu zamanda yarım milyona yakın insan barındırdığı söylenir. Hal böyle olunca Kapalıçarşı, özellikle aksiyon filmlerine mekan arayan yönetmenlerin ve yapımcıların da gözdesi haline gelir. Sinemada 50. yılını dolduran James Bond serisinin son filmi Skyfall’un özellikle çarşının çatısında çekilen motosiklet sahneleri, yine bir kaçırma olayı yüzünden Fransa’dan İstanbul’a gelen Taken2 ekibi, Argo filminde İran’ın pazaryerinde geziyormuş gibi izlediğimiz Ben Affleck, Kapalıçarşıyı bir kez daha Hollywood’a taşır.

AYASOFYA:

Dünyanın en uzun süreyle ibadet yeri olan yapılarından Ayasofya; farklı imparatorluklara şahitlik etmesi, tarihe yön veren olayların gerçekleştiği mekan olması, görkemli mimarisi ile birlikte hala gizli kanalların ortaya çıkmasıyla da bütün dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. Ayasofya’da çekilen filmler şöyle dursun Ayasofya’yı anlatan ‘’Ayasofya’nın Derinliklerinde’’ belgeseli, tarihin kendisi olan bu yapının gizemini çözmeye çalışıyor. Göksel Gülensoy’un yönetmenliğindeki belgesel dünyanın en çok satan yazarlarından Dan Brown’un Cehennem adlı kitabına da konu oluyor.

TOPKAPI SARAYI:

Topkapı Sarayı Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılıyor ve yaklaşık 400 sene boyunca, saray halkı Dolmabahçe Sarayı’na geçene kadar, devletin idare merkezi ve Osmanlı padişahlarının ikamet ettikleri yer oluyor. Bir zamanlar içerisinde dört bine yakın kimsenin yaşadığı saray, 1964 yılında Jules Dussin’in yönettiği Topkapı filminin konusunu oluşturuyor. Filmde uluslararası bir soygun çetesi, Topkapı Sarayı’ndaki hançeri çalmak için hazırladıkları planı uygulamaya koyuyor. Ata Demirer’i başrolde izlediğimiz Gani Müjde imzalı Osmanlı Cumhuriyeti ise çekimleri Topkapı Saray’ında geçen yerli yapımlarımızdan bir tanesi. 

HAYDARPAŞA GARI:

Vapurla Kadıköy’e inmeden önce Haydarpaşa karşılar bizi. 1906 yılında yapımına başlanan gara bir rivayete göre 3. Selim’in paşalarından Haydar Paşa’nın ismi verilmiş. İtalyan taş ustalarının ve Alman ustaların birlikte çalıştığı yapı, mimarisiyle de İstanbul’un en güzel tarihi mekânlarından biri. Anadolu’dan göç ederek İstanbul’a gelen karakterlerin ‘’İstanbul sen mi büyüksün ben mi? ya da İstanbul seni yeneceğim…’’ sözlerini ise artık Haydarpaşa’dan ayrı düşünmek mümkün değil. Semih Evin’in çektiği ve başrolünü İsmail Dümbüllü’nün oynadığı ‘Sihirli Define’, Cengiz Tuncer’in ‘Sevmek Seni’, Halit Refiğ’in ‘Gurbet Kuşları’, Yavuz Özkan’ın ‘Demiryol’u, Fikret Hakan’ın oynadığı bir dönem filmi olan ‘Yalancı’, senaryosunu Turgut Özakman’ın yazdığı, yönetmenliğini Ziya Öztan’ın yaptığı ‘Cumhuriyet’ filmleri, Haydarpaşa’nın Türk sinemasındaki yerini de gözler önüne seriyor.

www.trthaberdd.com | www.twitter.com/TRTHaberDD | www.youtube.com/TRTHaberDD | www.facebook.com/TRTHaberDD

Apple Store: http://bit.ly/U9qhoO
Android Market: http://bit.ly/Xlvh1U
 

Sıradaki Haber
Unkapanı'nın o eski halinden eser yok
Yükleniyor lütfen bekleyiniz