Parçalı Bulutlu 19.4ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Dünya
TRT Haber 25.05.2021 11:17

4 soruda Mali'deki darbe

Batı Afrika ülkesi Mali, Fransa işgalinden kurtulduğundan bu yana uzun bir süredir siyasi ve askeri istikrarsızlığın pençesinden kurtulamıyor. Son 1 yıl içinde ikinci darbenin gerçekleştiği ülkede yaşananları 4 soruda derledik.

4 soruda Mali'deki darbe
[Batı Afrika ülkesi Mali'de 1 yıl içinde 2'nci askeri darbe yaşandı. Fotoğraf: AA]

Batı Afrika ülkesi Mali, diğer bölge ülkeleri gibi uzun yıllar Fransız sömürgesinde yaşamak zorunda kaldı. Ülke ancak 1960 yılında Fransa'dan bağımsızlığını kazanabildi. Mali, o günden bugüne tam anlamıyla istikrara kavuşmuş değil.

Yönetimin genelde askeri darbelerle el değiştirdiği ülkede, son 1 senede 2'nci askeri darbe oldu.

Harita: TRT Haber[Harita: TRT Haber]

İşte 4 soruda Mali'de yaşananlar...

1- Mali’de siyasi istikrarsızlık ne zaman başladı?

1960’ta Fransa’dan bağımsızlığını kazanan Mali, bugüne kadar birçok istikrarsızlık dönemi ve darbeye sahne oldu. Bağımsızlıktan başlayan tek parti iktidarı 1991’de askeri bir darbeyle sonuçlanırken, 2012’de ülkenin kuzeyinde başlayan isyancı çatışmalar yeni bir darbenin ayak sesleriydi.

Nihayetinde, 2012'nin mart ayında gerçekleşen askeri darbe ile ülkede uzun süreli bir istikrarsızlık dönemi başladı. Bölgede etkin rol oynamak isteyen Fransa da 2013 yılından bu yana Mali’de çeşitli gruplarla mücadele bahanesiyle asker bulunduruyor.

Ülkede son olarak ise geçtiğimiz yıl başkent Bamako'ya 15 kilometre mesafede bulunan ve 2012'de dönemin Cumhurbaşkanı Amadou Toumani Toure'nin devrilmesinde de önemli rol oynayan Kati garnizonunda askeri hareketlilik başlamış, Cumhurbaşkanı İbrahim Boubacar Keita alıkonularak istifa ettirilmişti.

Mali’deki yeni süreç de böyle başladı.

2- Şu anda neler oluyor?

18 Ağustos 2020’de ayaklanan bir grup asker, Cumhurbaşkanı İbrahim Boubacar Keita'yı alıkoyarak, zorla istifa ettirdi. Daha sonra ise askeri cunta Halkın Kurtuluşu Ulusal Konseyini (CNSP) kurdu. CNSP, ülkenin sivil yönetime geçiş sürecini 18 ay olarak tanımladı.

Buna göre, 18 ayın sonunda seçimler düzenlenecek, geçiş sürecinin cumhurbaşkanı sivil ya da asker olabilecek ve cuntanın belirlediği isimler tarafından seçilecekti.

Bir süre sonra Geçiş Konseyi Başkanı olarak Bah Ndaw ve Başbakan olarak Moctar Ouane atandı. Asker kökenli olan yeni yöneticiler, CNSP tarafından seçilmişti.

Öte yandan askeri darbenin önde gelen isimleri de bakanlıklara atandı. Sadio Camara Savunma Bakanlığına, Modibo Kone ise Güvenlik ve Sivillleri Koruma Bakanlığına getirildi.

Geçiş dönemi için süreç ilerlerken, dün Mali’de yine askeri hareketlilik yaşanmaya başladı.

Zaten askerlerin yönetiminde olan ülkede neler olduğu daha sonra anlaşıldı. Kaynaklara göre, Sadio Camara ve Modibo Kone, kabinede yapılacak bir değişiklikle görevlerinden alınacaktı.

Bu durumu öğrendikleri için darbe girişiminde bulundular.

Siyasi istikrarsızlığın pençesindeki ülkede, söz konusu 2 bakanın neden görevden alınmak istediğine yönelik herhangi bir bilgi yok.

Halihazırda Geçiş Konseyi Başkanı Bah Ndaw ve Başbakan Moctar Ouane, askerler tarafından alıkonulmuş durumda.

3- Fransa’nın Mali’deki istikrarsızlıkta rolü ne?

Fransa, Mali’nin de parçası olduğu Sahel bölgesindeki en önemli yabancı aktör konumunda.

Sahel bölgesindeki askeri ve güvenlik operasyonlarına yıllık 700 milyon euro harcayan Fransa, çoğu Mali, Nijer ve Burkina Faso’da olmak üzere bölgede 4 bin 500 asker bulunduruyor.

Fransa Başkanı Emmanuel Macron ile Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, Fransa'nın Barkhane Operasyonu üslerinden birini ziyaret ederken... Mayıs 2017. Fotoğraf: Reuters[Fransa Başkanı Emmanuel Macron ile Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, Fransa'nın Barkhane Operasyonu üslerinden birini ziyaret ederken... Mayıs 2017. Fotoğraf: Reuters]

Paris yönetimi, 2013 yılında Mali’de radikal örgütlere karşı yürüttüğü Serval Operasyonu'ndan sonra 2014’te askeri operasyonlarını genişleterek Burkina Faso, Mali ve Nijer başta olmak üzere tüm Sahel bölgesini kapsayan Barkhane Operasyonu'yla bölgedeki askeri varlığını konsolide etmişti.

Fransa, sadece askeri değil ekonomik ve diplomatik alanlarda da bölgede büyük etkiye sahip.

4- Kim, ne tepki verdi?

Mali'deki olaylara ilk tepki Birleşmiş Milletlerden (BM) geldi. Hem BM Genel Sekreteri Antonio Guterres hem de BM Mali Çok Boyutlu Entegre İstikrar Misyonu (MINUSMA), Mali’de askeri cuntaya gözaltına aldıkları Geçiş Konseyi Başkanı Bah Ndaw ve Başbakan Moctar Ouane’yi koşulsuz olarak derhal serbest bırakma çağrısı yaptı.


Açıklamalar, Guterres ve MINUSMA'nın sosyal medya platformu Twitter'daki hesaplarından paylaşıldı.

Afrika Birliği ve Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğundan kınama

Afrika Birliği (AfB) ve Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu da (CEDEAO) Mali’de devam eden darbe girişimini kınadı.

CEDEAO'nun sosyal medya platformu Twitter'daki hesabından yayımlanan ortak bildiride, iki kuruluşun Mali’de devam eden darbe girişimini şiddetle kınadığı aktarıldı.


Bildiride, gözaltına alınarak Kati askeri karargahına götürülen Geçiş Konseyi Başkanı Bah Ndaw ve Başbakan Moctar Ouane'nin derhal ve koşulsuz serbest bırakılması çağrısı yer aldı.

Mali'deki olaylarla ilgi son açıklama ise Avrupa Birliği'nden (AB) geldi. AB, alıkonulan Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın bir an önce bırakılması çağrısı yaparak, yaşanan gelişmeleri kınadı.

Sıradaki Haber
NATO, AB'nin Belarus ile ilgili yaptırım kararlarını memnuniyetle karşıladı
Yükleniyor lütfen bekleyiniz