Çok Bulutlu 26ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Çevre
TRT Haber 15.11.2022 13:30

Çevresel tedbirler ticareti de değiştiriyor

Ülkeler çevre adına adımlar attıkça yenilenebilir enerji ekipmanları gibi çevresel ürünlerin ticareti hızlanıyor. Bu ürünleri üretebilen ve ticaretini yönetebilen ülkeler ön plana çıkarken, diğer ülkeler ‘enerji dönüşümünde dışa bağımlılık’ endişelerini dile getiriyor.

okuma süresi
Okuma süresi
Çevresel tedbirler ticareti de değiştiriyor
[Fotoğraf: Getty]

Çevre ve ticaret arasında güçlü bir ilişki var. Düşük karbonlu ekonomiye geçiş hızlandıkça bu ilişki kuvvetleniyor ve dış ticarete de yansıyor. SEFİA (Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği) Kurucu Direktörü Bengisu Özenç ile çevre ve ticaret ilişkisini konuştuk.

Çevresel tedbirler ticareti de değiştiriyor

Neler çevresel ürün kapsamına giriyor?

SEFİA tarafından hazırlanan, “Çevresel Ürünlerin Ticareti Raporu: Dünyada ve Türkiye'de Çevresel Ürünler” başlıklı raporda, nelerin çevresel ürün olarak niteleneceği noktasında genel bir fikir birliği olmadığı, bu konuda farklı listeler olduğu aktarılıyor.

Raporda kullanılan Birleşik Çevresel Ürünler Listesi (OECD-CLEG) önceki çalışmalardan faydalanarak 248 çevresel ürün belirliyor. Özenç, bu listelerin günün şartlarına göre güncellenmesi gerektiği görüşünde.

Çevresel tedbirler ticareti de değiştiriyor

Çevre ve ticaret: Karbon vergisi

Çevre adına atılan adımlar sadece çevresel ürünlerin ticaretini değil, bütün ticareti etkiliyor. Bunun bir örneği Avrupa Birliği’nin getirdiği sınırda karbon düzenlemesi.

Bugüne kadar Avrupa’nın önemli miktarda emisyon azaltımı sağladığını, bunu yaparken emisyon kaynağı pek çok sektörü kendi sınırlarının dışına çıkardığını konuşuyoruz. Özenç, “Çimento, demir çelik gibi ağır sanayi üretimlerini birliğin dışına çıkardı. Azaltımın büyük oranda bu gibi üretim faaliyetlerinin kendi sınırlarının dışında gerçekleşmesi nedeniyle sağlandığını görüyorduk. Onun için bu emisyon azaltımı hep şüpheyle karşılanıyordu” diye anlatıyor.

Emisyon kaynaklarını sınırdan dışarı çıkarmak sorunu çözmeye yetmedi. Avrupa Yeşil Mutabakatı ile karbon kaçağına önlem almak için düzenlemelere gidildi. Birlik, ithalat ürünlerinin emisyon değerlerine bakarak sınırda yeni bir karbon fiyatlaması getirdi. Özenç, bu durumun Türkiye gibi Avrupa’ya karbon yoğun sektörlerden ihracat yapan ülkeleri etkileyeceğini söylüyor.

Çevresel tedbirler ticareti de değiştiriyor

Enerji dönüşümünde dışa bağımlılık tehlikesi

Yenilenebilir enerji santrallerinin sayısı artıyor, birçok ülke bu alanda yatırım yapıyor. Bu geçişi uzun vadede, güvenli bir şekilde sağlayabilmek bir noktada bu santralleri kurmak için gereken ekipmanların tedarikine dayanıyor. Bu yüzden yenilenebilir enerji ekipmanları tedarik zincirinin çeşitlendirilmesi gerektiği gündemde. Özellikle güneş enerjisinde…

DPA’da (Alman Basın Ajansı) yer alan bir haberde, Almanya'daki güneş enerjisi sektörünün Çin'den ithalat olmadan yönetilemeyeceği endişesi dile getiriliyor. Uluslararası Enerji Ajansı'nın yayınladığı bir raporda Çin’in payına dikkat çekiliyor ve “Net sıfır emisyona güvenli bir geçiş sağlamak için dünyanın daha çeşitli güneş paneli tedarik zincirlerine ihtiyacı var” deniyor.

Özenç ile bu durumun enerji dönüşümünde dışa bağımlılık olarak tanımlanabileceğini konuşuyoruz. Avrupa’da yenilenebilir enerjiye geçişin hızlandığını ekliyor:

“Bir daha petrol, doğalgaz ya da kömüre bağımlılığın getireceği bir riskle karşılaşmaları ve bunu atlatabilmeleri mümkün olmayacak ama yenilenebilir için de sanayi alt yapısı buna hazır olmalı. Çin’in küresel güneş enerjisi ekipman talebinin yüzde 70’ini karşıladığı yönünde bir analiz vardı. Bu bağımlılığın da elbette kırılması gerekiyor. Bu da tehlikeli şu anlık.”

Çevresel tedbirler ticareti de değiştiriyor

Hızlı hareket eden kazanıyor

Yenilenebilir enerji ekipmanları gibi çevresel ürünleri üretebilmek, ticari güç demek. Türkiye’de bu gücün potansiyeli yüksek. Özenç de bu konuya değiniyor ve şöyle devam ediyor.

“Burada hızlı hareket eden kazanıyor aslında. Kendi etrafında bir ekonomi yaratmış oluyor. Yani kendi bölgesine hitap ediyor. Türkiye’nin ticari olarak hitap ettiği coğrafyada güneşten elektrik elde edilmesiyle ilgili potansiyel çok yüksek. O açıdan Türkiye’nin önemli bir hacim yaratması da mümkün.

Coğrafi olarak yakınlık önemli bir avantaj. Üstüne ticaretin hacminin büyüklüğü, o potansiyel önemli bir avantaj. Türkiye bunların hepsini değerlendirebilir. Türkiye’nin güneş enerjisinde Afrika ülkeleriyle iyi ticari ilişkileri olduğunu, orada yatırımları olduğunu biliyoruz. Bunların hepsinin daha koordine bir şekilde ele alınması gerekiyor.”

Türkiye ne durumda?

T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın sağladığı verilere göre, 2014-2022 dönemi için yenilenebilir enerji sektöründe kullanılan ekipmanları üretebilen 116’nın üzerinde imalatçı bulunuyor. Alt bileşen üreticileri ile bu rakam 450’nin üzerine çıkıyor. Türkiye’de hidroelektrik, rüzgar, güneş, jeotermal ve biyokütle enerjisi santrali için ekipmanlar üretilebiliyor.

Türkiye’nin yenilenebilir enerji ekipmanları imalatındaki durumunu sorduğumuz T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, TRT Haber’e yaptığı yazılı açıklamasında şunları kaydetti:

“Milli Enerji ve Maden Politikası kapsamında Bakanlık olarak amacımız enerji kaynağı türlerine göre tüm santral ekipmanlarının imalatının yurt içinde gerçekleştirilmesi ve ülkemizin enerji sektörüne yön veren ülkeler konumuna gelmesini sağlamaktır.”

Grafik: Nursel Cobuloğlu

Sıradaki Haber
Independenta faciasının üzerinden 43 yıl geçti
Yükleniyor lütfen bekleyiniz