65 yaş ve üstü nüfus aşıyla korunmalı

Türkiye'de 65 yaş ve üzerindeki nüfusun enfeksiyon duyarlılığı nedeniyle ciddi hastalık riski taşıdığı, ancak aşılamayla bunun önüne geçilebileceği belirtildi.

Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları (KLİMİK) Derneği Erişkin Bağışıklama Çalışma Grubu Başkanı, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esin Şenol, yaptığı açıklamada, yaşlılarda aşılamanın, enfeksiyon kaynaklı hastalık ve ölümleri büyük ölçüde önlediğini söyledi.

Şenol, 18-24 Mart Yaşlılar Haftası'nda öne çıkarılması gereken konulardan birinin de yaşlılarda aşılama olduğuna dikkati çekerek, yaşlı bireylerin toplumla bütünleşmesi, günlük yaşamda daha aktif olması ve yaşama tutunmaları açısından aşılamanın büyük önem taşıdığını dile getirdi.

Türkiye Halk Sağlığı Kurumunun sağlıklı yaşlanmayı teşvik eden aşı şemalarıyla aşıların sadece çocuklar için kullanıldığına dair düşüncenin tarih olduğunu belirten Şenol, "Yaşlılarda yüzde 75 oranında hastalık ve ölümlere neden olan enfeksiyon kaynaklı hastalıklarla savaşmanın en etkili yolu yetişkin aşılamasından geçiyor." dedi.

- "Aşı, sağlıklı yaşamın en önemli buluşu"

Prof. Dr. Şenol, güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olmak ve enfeksiyonlardan korunmak için aşılamanın önemine işaret ederek, aşının, modern tıbbın insanoğlunun uzun ve sağlıklı yaşamına katkı sağlayan en önemli buluşu olduğunu ifade etti.

Enfeksiyonların önlenmesi ve güçlü bir aşı programının uygulanmasının uzun ve sağlıklı bir yaşam için kilit çözüm olduğunu belirten Şenol, aşı kültürünün sadece çocuklarla ilişkilendirilmesinin doğru olmadığını söyledi.

Bebekler ve yaşlıları enfeksiyon duyarlılıkları nedeniyle önemli sorunlar yaşaması muhtemel gruplar olarak değerlendirdiklerini aktaran Şenol, aşılanma sürecinin doğumdan ölüme kadar olan bir süreç olduğunu belirtti.

"Grip kaynaklı ölümlerin yüzde 60-80'ini aşıyla önleyebiliyoruz"

Ölümcül hastalıklar arasında dünyada dördüncü, Türkiye'de ise üçüncü sırada olan solunum yolları hastalıklarından grip ve zatürrenin, özellikle 65 yaş üzeri için ciddi ölüm riski oluşturduğuna işaret eden Şenol, şunları aktardı:

"Dünyada her yıl toplam 4 milyon kişi, Avrupa'da ise bir milyon kişi zatürreden ölüyor. Bu ölümlerin en az üçte birinin aşılanmayla önlenebileceğini düşünüyoruz. Yaşlanmak dediğimiz, bağışıklık sisteminden ödün verme sürecine bir de diyabet, kronik akciğer hastalıkları, kronik kalp hastalıkları ve kanserin eklenmesiyle 65 yaş üzeri kişiler grip ve zatürre için risk grubunu oluşturuyor. Türkiye'de toplam 20 milyon kişi bu ve benzeri hastalıklar nedeniyle grip ve zatürreden ölüm riski yüksek hasta grupları arasında. Zatürre kaynaklı ölümlerin yaklaşık yüzde 30'unu, grip kaynaklı ölümlerin de yüzde 60-80'ini aşıyla önleyebiliyoruz."

Prof. Dr. Şenol, Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Kurumu tarafından yürürlüğe alınan "Genişletilmiş Bağışıklama Programı" kapsamında 65 yaş üzerindeki herkese ve 18-64 yaş arasındaki KOAH, astım, diyabet, kronik kalp yetmezliği, kronik böbrek, kanser gibi risk grubundaki hastalara zatürre aşılarının Aile Sağlığı Merkezlerinde ve aşıya erişimin mümkün olduğu hastanelerde ücretsiz yapılmasına karar verilmesinin önemli bir gelişme olduğunu söyledi.

Hekimlerin ve medyanın, yetişkin ve yaşlı nüfusu, aşıların önemi konusunda yönlendirmesi ve bilgilendirmesinin aşılanma oranlarını ciddi anlamda etkilediğini vurgulayan Şenol, aşının yaşlı nüfusu hem maddi hem de manevi zarardan kurtaran bir önlem olduğunu, bu anlamda sağlık ve ekonomi alanları için de oldukça olumlu etkiler doğuracağını kaydetti.