Çok Bulutlu 26.4ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Kültür-Sanat

Atatürk fotoğraflarına adanan bir ömür

En büyük Atatürk fotoğrafları koleksiyonerinin tam 5 bin Atatürk fotoğrafı var.

Atatürk fotoğraflarına adanan bir ömür

Türkiye'nin en büyük Atatürk fotoğrafları koleksiyoneri Hanri Benazus, çok sayıda cazip teklif gelmesine rağmen bugüne kadar hiçbir fotoğrafını satmadığını, 5 bin fotoğraflık arşivi için vakıf kurmak istediğini söyledi.

Atatürk'e ait fotoğrafları toplamaya henüz 17 yaşındayken başlayan ve 67 yıllık büyük bir çalışmanın sonunda toplam 5 bin Atatürk fotoğrafını arşivinde bir araya getirmeyi başaran Benazus, İngiltere'nin başkenti Londra'daki fotoğraf arşivini ve koleksiyonerliğini anlattı.
 

FOTOĞRAF YÜZÜNDEN ANNEMDEN DAYAK YİYECEKTİM

Benazus, "Yazları haftalıkla çalışıyordum ve haftalığımla o fotoğrafı aldım. Fotoğraf yüzünden annemden neredeyse dayak yiyecektim çünkü o zaman Türkiye'de yoksulluk var, evden o haftalığı bekliyorlardı. Sonrasında gördüğüm fotoğrafları toplamaya başladım. İş hayatında maddi imkanlarım çoğaldıkça fotoğrafları satın alma gücüm oluştu. Güzel bir koleksiyon oldu" diye konuştu.
Şu anda bütün isteğinin koleksiyondaki fotoğraflar için bir vakıf kurmak olduğunu ifade eden Benazus, son çıkan kanunla vakıflarda gelir garantisi arandığını ancak kendisinin bir gelir kaynağı olmadığını ve Atatürk'ü "bir ticari meta" haline getirmeyi kendine yediremediğini belirtti.

"PAŞADIR EVİ ALIR GİDER, AMA HANIMI BIRAKIN"

Benazus, ABD'den büyük bir heyecanla getirdiği iki fotoğrafın sonraki süreçte kendisine farklı heyecanlar da yaşattığını aktardı. Fotoğrafları büyüten ve bir takımını o zamanki Cumhurbaşkanı Kenan Evren'e gönderen Benazus, sözlerini şöyle sürdürdü: "Aradan bir hafta geçti geçmedi, rahmetli eşim bana telefon açtı. 'Aman burayı paşalar bastı' dedi. 'Hayırdır inşallah' dedim. Telefona o zamanki 4. Ordu Komutanı İsmail Hakkı Akansel çıktı. Akansel, 'Paşanın emri var. Sizde iki fotoğraf varmış, onları hemen ver. Kaç paraysa hemen ver, gideceğiz' dedi. Ben şaşırdım, 'Allah Allah benim satılık fotoğrafım yok. Ama Evren Paşadır, emreder, evi de alıp gider ama ne olur hanımı bırakın' gibi bir espri yaptım. Hoşuna gitti. 'Bize bir iki gün izin verir misin' dedi. Verdim ben de. Aradan 4-5 gün geçti. O zaman Ali Baransel Cumhurbaşkanı'nın basın danışmanıydı. O aradı. 'Evren Paşa çok memnun oldu bu cevabınızdan. Eğer izin verirseniz onun arzusuyla Ankara Halk Evi'nde sergi açar mısınız?' dedi. Sergiyi açtım."

ATATÜRK'ÜN LEBLEBİSİNİ YİYEN ÇOCUK 

7 buçuk yaşındayken Atatürk'le tanışan, aynı masada oturan ve leblebilerini yiyen 84 yaşındaki Benazus, tanışma anını büyük bir heyecanla anlattı. ‘’1937 yılında Nazilli Basma Fabrikası'nı açan Atatürk'ün açılıştan sonra Aydın'ın Ortaklar beldesine geldiğini ve belirten Benazus, ailesini zorla ikna ederek karşılama heyetinde yer alan babasıyla tren garına gittiğini söyledi. Atatürk sohbet ederken ben de babamın elinden kaçıp, onun yanına giden Bnazus, ‘’ Kıvırcık saçlarım vardı. Atatürk hem sohbet etti, hem saçlarımı okşadı. Konuşması bittikten sonra trenine bindirdi beni. Atatürk çocukları çok seviyordu. Trende karşılıklı oturduk. Ona leblebi ve rakı getirdiler. Çocuk aklı rakıyı bilmez ama ben hemen leblebilere göz dikmişim. Atatürk rakısını .çerken ben o ara Atatürk'ün leblebilerini yiyip bitirmişim. Farkına vardı. Bir işaret verdi, garson yerine yeni leblebiler getirdi’’ şeklinde konuştu.

 "TEK BİR ATATÜRK FOTOĞRAFI SATMAM"
 
Türkiye'de 5 bin Atatürk fotoğrafıyla en büyük koleksiyonun kendisine ait olduğunu söyleyen Benazus, "İş hayatımın kritik günlerinde, 1988 yılında bir bankacı bana koleksiyonum karşılığında 20 milyon dolar teklif etti. Ben hiçbir şekilde 'evet' demedim. Ben neyim var, neyim yoksa sattım, o sıkıntıdan çıktım. Söylemesi ayıp, kendim yapıp belediyeye hibe ettiğim huzur evine gittim, orada yaşadım ama hiçbir zaman tek bir Atatürk fotoğrafı satmam. Hiçbir şey de vermem. Bu artık toplumun malı, benim değil. Dolayısıyla benden fotoğraf isteyen de avucunu yalıyor" diye konuştu.
 

Sıradaki Haber
Ankara'da Eski Yeşilçam Filmleri Sergisi
Yükleniyor lütfen bekleyiniz