165 Yıllık Dostluk

Türkiye ve İrlanda arasında tarihe dayalı öyle bir bağ var ki, unutmak zor.

İrlanda’nın yaşadığı büyük patates kıtlığı…

1845 yılında, yalnızca tarladaki değil ambarlardaki patateslerin de çürümesi sonucu İrlanda, 5 yıl sürecek bir açlık felaketi ile karşı karşıya kaldı.

Tarihçi Tedd Gren; ‘’İrlanda halkı o yıllarda fakirdi, başka yiyecek ithal edilemiyordu ve toplu ölümler başladı. İnsanların ağızları yemyeşildi diye rivayet ediliyor, ölmemek için çimleri yediklerinden...”

Ada’da hala İngiliz ablukası var.

Ve İngilizlerin yardımı son derece sınırlı…

İşte o yıllarda km'lerce uzaklıktaki Osmanlı İmparatorluğu, bu felakete sessiz kalmıyor, aylarca süren bir yolculukla rivayete göre, 5 gemi bu kente geliyor ve İrlandalılara yardım getiriyor.

Rivayete göre, dönemin padişahı Sultan Abdülmecid’in diş doktoru bir İrlandalı.

Tarihçi Tedd Gren; “ İrlandalı doktor ailesinin İrlanda'da yaşadıklarını ve hatta öldüklerini, anlatınca padişah çok üzülür, bir şeyler yapmak ister, 10 bin pound göndermek ister ama Kraliçe Victoia bunu duyunca itiraz eder, çünkü kendi sadece 2 bin pound yardım yapmaktadır, der ki, benden az yardım yapabilirsiniz ve Osmanlı yardımı mecburen 1000 pounda düşürür. Ve bu durumda Padişah Abdülmecid, başka bişeyler yapmalıyım der ve 5 gemi ile yardım göndermeye karar verir.

Şu an için bu anlatılanların tamamının delili yok...

Topkapı Sarayı arşivlerinde bulunan, İrlandalı asilzadelerinSultan Abdülmecid’e gönderdikleri teşekkür mektubu, en güçlü delil...

Bir de dededen toruna anlatılan, "biz Osmanlı bisküvileri ile büyüdük" hikayeleri var...

Drogheta’lılar, 1847 yılında Osmanlı levendlerinin kente geldiklerinde şu an otel olarak kullanılan ama dönemin belediyesi olan bu binada kaldıklarına inanıyorlar…

Bu nedenle bu binaya bir teşekkür levhası da asılmış.

Türk İrlanda Eğitim Ve Kültür Derneği Başkanı İsmail Yılmaz;
"Gemiler buradan gelip yanaşıp, yüklerini bırakıyorlar, daha sonra kendileri şehrin belediye binasında ağırlanıyorlar, ağırlandıktan sonra da gemiler yine bu şekilde tekrar geri dönüyorlar" diye anlattı.

Olaya ilişkin ilginç bir anı da var.

İrlandalı bir ressam olan Sean O’Dwyer bir gece bir rüya görür.

Sean O’dwyer rüyasını şöyle anlatır:

“Rüyamda bir gemi limana yanaşıyordu. Eski bir gemiydi, fark ettim ki, bu o bahsedilen Türk gemisiydi, hemen resmetmek aklıma geldi. Bu ilk çalışmam.”

İrlanda’nın Türk turistlere sunacağı pek çok özelliği var, ama özellikle Drogheda kenti, 1847 yılından kalan bu eşsiz hikaye nedeniyle keşfedilmeyi bekliyor…