Şimşek Cari Açık ve İşsizlik Rakamlarını Değerlendirdi

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, cari açığın son çeyrekten itibaren azalmasını öngördüklerini belirtti.

Enerjide dışa bağımlılık gibi yapısal sorunların yanında, Arap Baharı ve Türkiye'deki iç talebin gereğinden fazla olması gibi etkilerin de cari açığı etkilediğini söyleyen Maliye Bakanı, Avrupa'daki borç krizinin derinleşerek resesyona dönüşmesinin de risk oluşturduğunu kaydetti.

İç talebin biraz daha makul seviyelere inmesi ve bu çerçevede cari açığın son çeyrekten itibaren 12 aylık rakamlar bazında, önce istikrara kavuşması, sonra da daralmasını öngördüklerini belirten Şimşek, "Son çeyrekten itibaren bir miktar daralmasını bekliyoruz ama,  o rakamlar ne zaman çıkar? Kasım ayı rakamlarında görürsünüz. Kasım ayı rakamları da gelecek senenin başında çıkar. Türkiye'nin iç talebi çok güçlü. Türkiye Avrupa'dan çok çok daha hızlı büyüyor. Ticari ortaklarımıza göre çok daha hızlı büyüyoruz." dedi.

Bu anlamda dış ticaret açığımızın artmasının makul olduğunu söyleyen Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü: "İkinci olarak, bütün bu global ekonomiye ilişkin kaygılara rağmen bir türlü 100 doların altına inmedi. Dolayısıyla bunun da katkısı büyük. Bir tek burda risk olarak ne karşımıza çıkıyor? AB'nin resesyona girmesi. Bu da önemli bir risktir. AB'de bir daralmanın yaşanma riski oldukça büyümüş durumdadır."

İşsizlik rakamları düşüşünü, Ağustos ayında da devam ettirdi. 

Ağustos ayında işsizlik yüzde 9 virgül 2 oldu.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, istihdam yaratmada gelinen noktayı büyük başarı olarak değerlendirdi, Avrupa ve Amerika'daki olumsuz tabloya dikkat çekti.

"İşsizlikteki Düşüş Büyük Başarı."  

"Mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlik oranı eğer bugün 9,6 oranına düştüyse, bu çok önemli bir mesafe katetdiğimiz anlamına geliyor." diyen Şimşek şöyle devam etti: "Ekonominin iş istihdam yaratmaya devam ettiğini gösteriyor. Bu da çok sürpriz değil."  

Şimşek sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye'nin istihdamdaki başarısını gerçekten ölçmek için, işgücündeki katılım oranındaki katılıma rağmen bu işsizlik oranındaki düşüş. Amerika'da, Avrupa'da işgücüne katılım oranı düşerken işsizlik yükseldi ve inmiyor, inmekte zorlanıyor. Türkiye'de bu gerçek anlamda istihdamın yaratıldığını ve ekonomideki bu performansın nispeten kalıcı olduğunun altını çiziyor."