Açık 3.8ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Dünya
TRT Haber 29.02.2020 10:45

Esed rejimi ve destekçilerinin hedefindeki kent: İdlib

Uzun yıllardır Suriye'nin çeşitli bölgelerinden kaçan milyonlarca sivile ev sahipliği yapan İdlib, Esed rejimi ve destekçilerinin neden hedefinde? Sizler için derledik...

okuma süresi
Okuma süresi

Türkiye’nin en uzun sınırının batı ucu İdlib. Suriye’de Beşşar Esed rejimine karşı başlayan protestoların ilk adreslerinden olan kent, rejimin silah kullanmaya başlamasıyla birlikte silahlı muhalefet için önemli noktalardan biri haline geldi.

Zeytin ağaçlarının kapladığı, geniş düzlüklere sahip İdlib, Rusya ve İran’ın destek verdiği Esed rejiminden kaçan siviller için sığınma yeri olurken, son kertede muhaliflerin elinde kalan son şehir olma özelliği taşıyor.

Yüzbinlerle ifade edilen kent nüfusu Şam, Hama ve diğer kentlerden kaçan sivillerin gelmesiyle milyonlara ulaştı.

Çok zor şartlarda yaşamaya çalışan Suriyeliler, Türkiye, Rusya ve İran arasında varılan Astana anlaşmaları ve Soçi Mutabakatı ile çatışmasızlık bölgesi içerisinde, çatışmaların dışında kalmayı umuyordu ancak öyle olmadı.

Rus uçaklarının havadan, İran destekli teröristlerin de karadan destek verdiği Esed rejimi, İdlib’de sivilleri hedef almayı durdurmadı. Öyle ki, bu saldırılarda yüzlerce sivil hayatını kaybetti, yüzbinlerce kişi de ikinci defa göç etmek zorunda kaldı, tekrar yollara düştü.

Peki, Suriye krizinin başlamasında bugüne kadar milyonlarca Suriyeliye ev sahipliği yapan İdlib Çatışmasızlık Bölgesi neden Esed ve destekçilerinin hedefinde?

4 başlıkta derledik...

1- İnsansızlaştır-ele geçir

Uluslararası gözlemciler, Esed rejimi ve destekçilerinin Astana anlaşmaları ve Soçi Mutabakatı’na rağmen İdlib’i yoğun şekilde bombalama amacının halkı göçe zorlamak olduğunu ifade ediyor.

Rejimin eline geçtikten sonra hayalet şehre dönen Maarat el-Numan ilçesi. Fotoğraf: AA[Rejimin eline geçtikten sonra hayalet şehre dönen Maarat el-Numan ilçesi. Fotoğraf: AA]

Esed rejiminin en büyük destekçilerinden Rusya’nın, Çeçenistan’ıın Grozni kentinde uyguladığı stratejiyi İdlib’de de uygulamak istediği bir sır değil. Sivillerin kenti terk etmesi için helikopterler ve savaş uçakları ile kent gelişigüzel bombalanıyor.

Kentte neredeyse her gün ya top sesi ya da sessizce başlayıp yükselen bir sesle patlayan hava borbardımanı duyuluyor.

Neredeyse rutin haline gelen bu saldırılar ya bir aileyi toptan yok ediyor ya da aile fertlerinden birini alıp götürüyor.

İdlib’in güney ilçeleri Maaret el Numan ve Han Şeyhun, Esed güçleri tarafından haftalarca bombalandıktan sonra ele geçirildi. Ancak kentten çekilen fotoğraflar, neredeyse hiçbir canlının yaşamadığı, terk edilmiş bir harabe görüntüsü veriyordu. 

2- Demografiyi değiştirmek

Suriye’de iç savaşın getirdiği en önemli değişikliklerden birisi, hiç şüphesiz kentlerin değişen demografik yapısı.

Rejimin en büyük destekçilerinden İran, Afganistan ve Pakistan’dan Şii milisleri ülkeye getirdi. Rejim saflarında savaşan bu milisler, evlerini terk etmek zorunda kalan Suriyelilerin evlerine yerleştirilmeye başlandı.

Fotoğraf: AA[Fotoğraf: AA]

Öyle ki, Lübnan’a göç edip daha sonra evine dönen insanlar, evlerinin ya yıkıldığını ya da başkaları tarafından sahiplenildiğini gördü.

Uluslararası raporlara yansıyan bu durum, rejimin göç eden Suriyelilerin evlerine geri dönmesine izin vermek istemediği sonucunun çıkarılmasına neden oldu.

İşte, rejimin bombalayarak evlerinden kaçmalarını sağladığı, daha sonra da evlerine Şii milisleri yerleştirdiği gerçeği göz önünde bulundurulunca, İdlib’de de halkı kuzeye doğru göç etmeye zorlama amacını taşıdığı izlenimi ediniliyor.

4- Ticaret yollarına hakim olmak

İdlib ve çevresinin taşıdığı diğer önem ise, Lazkiye ile Halep’i birbirine bağlayan M4 karayolu ve Halep, Hama, Humus ve Şam’ı birbirine bağlayan M5 karayolunu kontrol ediyor olması. Rejim güçlerinin geçtiğimiz günlerde ele geçirdiği ve Türkiye’nin de 7’si asker, 1’i sivil 8 şehit verdiği Serakib ilçesi de 2 karayolunun birleştiği noktada bulunuyor.

Rejimin denize açılan kapısı, Akdeniz kıyısındaki kenti Lazkiye ile iç bölgelerdeki kentleri birbirine bağlamak ve neredeyse bitmiş durumda olan ekonomiyi canlandırmak da rejim ve destekçilerinin önemli hedefleri arasında.

Öte yandan, başkent Şam ile Halep’i bağlayan diğer önemli bir ticaret yolu da saldırıların ana amaçlarından birini oluşturuyor.

3- Gözlem noktaları

Türkiye, Suriye içerisinde sivillerin can güvenliğini sağlamak ve çatışmasızlık ortamını temin için İdlib çatışmasızlık bölgesi çevresine 12 gözlem noktası kurdu.

Bu gözlem noktalarının önemi, Türk karar alıcıları tarafından defaatle vurgulanmış ve kesinlikle boşaltılmayacakları ifade edilmişti.

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), Esed rejiminin saldırılarını artırması ile birlikte bu noktaları askeri olarak güçlendirdiği gibi, herhangi bir saldırı olması durumunda da sert karşılık verileceğini duyurdu.

Esed rejimi ve destekçilerinin hedefindeki kent: İdlib

Peki, gözlem noktaları nerelerde bulunuyor?

1- 13 Ekim 2017 Dana ilçesindeki Salva köyü - 1 no’lu gözlem noktası

2- 23 Ekim 2017 Daret İzze ilçesindeki Samaan Kalesi (Takle) köyü - 2 no’lu

3- 19 Kasım 2017 Daret İzze ilçesindeki Akil Dağı - 3 no’lu

4- 5 Şubat 2018 El Hader ilçesine bağlı Tel Eys köyü - 6 no’lu

5- 9 Şubat 2018 Serakib ilçesine bağlı Tel Tukan köyü - 7 no’lu

6- 15 Şubat 2018 Marret el Numan ilçesine bağlı Sırman köyü - 8 no’lu

7- 17 Mart 2018 Halep batı kırsalındaki Anadan (Tel Tamura) - 4 no’lu

8- 3 Nisan 2018 İdlib'in güneybatısında Zeytinlik bölgesi - 12 no’lu

9- 7 Nisan 2018 Hama kırsalındaki Morik (Tel es Savvan) - 9 no’lu

10- 9 Mayıs 2018 Halep'in batı kırsalındaki Raşidin bölgesi - 5 no’lu

11- 14 Mayıs 2018 - İdlib'in güney kırsalındaki Zaviye bölgesi - 10 no’lu

12-16 Mayıs 2018 - İdlib'in güneybatı kırsalında Cisr eş Şuğur ilçesine bağlı İştabrak köyü- 11 no’lu

Esed rejimi ve destekçilerinin ana hedeflerinin biri de, sivil halkı korumayı amaçlayan ve Astana Anlaşmaları ve Soçi Mutabakatı ile bölgede bulunan Türk Gözlem Noktaları.

Rejim ve destekçileri, bu noktaları milyonlarca sivilin göç ettirilmesi ve geniş çaplı bir katliam yapmanın önünde engel görüyor.

Daha önce Halep, Dera ve diğer bölgelerde İran destekli teröristler ile Rusya'nın hava desteğiyle binlerce sivili katleden rejim, İdlib'de karşısında Türk ordusunu buldu.

Sıradaki Haber
Çin'de yeni tip koronavirüsten 2 yabancı öldü
Yükleniyor lütfen bekleyiniz