Çok Bulutlu 22ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Yaşam
15.02.2018 11:02

Biri kafese, biri meze tabağına giriyor

Doğa savaşçıları, ülkemizde ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde Saka ve Pulya kuşları için yıllardan beri amansız bir mücadele veriyor.

Biri kafese, biri meze tabağına giriyor

Türkiye ve Kıbrıs'taki doğa savaşçıları iki kuş türünün geleceği için oldukça fazla çaba harcıyor. Bu türlerden biri ülkemizde yaygın olarak görülen bilimsel adı Carduelis Carduelis olan Saka, diğeri ise KKTC’de ve Güney Kıbrıs’ta avlanması ve yenilmesinin önüne geçilmeye çalışılan Pulya.

Saka yüzyıllardır renkleri ve ötümü ile doğal ortamından koparılıp kafeslerde besleniyor. Türkiye’nin Akdeniz bölgesinde de nadirde olsa görülen Pulya ise , özellikle adaya özgü meze olan “kuş turşusu” yapılmak için yakalanıyor.

Avrupa Birliği (AB) baskısı ve yüksek para cezaları nedeni ile Güney Kıbrıslı meraklıların ve lokanta sahiplerinin KKTC tarafından Euro ile temin etmeye çalıştığı Pulya her sene adaya göçmen olarak geliyor. Malesef ki bu küçük kuşların en az 250 bini masalara meze oluyor.

Pulyalar AB yasağına rağmen 2014 yılına kadar avlanmaya devam etti. İngiliz Üs Bölgesi Dhekelia'da binlerce yakalanınca 2014’te kamuoyunda artan tepkiler üzerine Prens Charles bölgeyi ziyaret edip avlanmayı katliam olarak nitelendirerek acil eylem çağrısı yapmıştı.

Kıbrısta iki toplumda Pulya için mücadele eden çevre uzmanları ise  yasak avlanmanın sürmesini yüksek fiyatla alıcı bulmasına bağlıyor.

Biri kafese, biri meze tabağına giriyor

Sakalar kafese

Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ekiplerinin kaçak avcılığa karşı sürekli mücadele verdiği sakalar ispinozgillerden. Başlıca besinleri incir, ayçiçeği, devedikeni tohumu. Küçük sürüler halinde dolaşan bu kuşlar, temiz su kaynaklarının kirlenmesi, kara hindibağ ve deve dikeni tohumların azalması ve ticaretinin artması yüzünden hızla yok oluyor.

Biri kafese, biri meze tabağına giriyor

Renklerin çümbüşü olarak adlandırılan sakaların gaga dibinden gözün arka ucuna kadar yayılan kırmızılığı yalnız gaga ile göz arasındaki koyu esmer bir bant kesiyor. Gözün gerisindeki yanları beyaz, tepe ve boyun yanları siyah. Kanatların ortası boyunca, gövdeye doğru sarı renkli geniş bir bant uzanıyor. Kanatların beyaz lekeli arka kenarları dışında kalan öbür bölümleri siyah, sırt kahverengi, kuyruk sokumu beyazımsı. Siyah kuyruk tüylerinin uçlarında da beyaz lekeler bulunuyor. Gençlerde kanat ve kuyruk tüyleri erişkinlerinki gibi. Ama diğer bölümler grimsi kahverengi ve koyu çizgili. Yerli sakaların uzunluğu 12–13 cm, kasım ayı sakalarının uzunluğu 15 cm ve kömürcü sakalarının uzunluğu ise 11 cm civarında.

İyi ötümü olanlar Türkiye'de bile 3 bin  TL'ye kadar alıcı bulabiliyor.

Biri kafese, biri meze tabağına giriyor

Pulya meze tabağına

KKTC ve adaya göçmen olarak gelen yaklaşık 2,5 milyon küçük ötücü kuş olan Pulya yüzyıllardan beri ada halkının yemeyi sevdiği bir türdür.

AB nin yasaklamasından sonra kaçak olarak yakalanan ve  el altından turşusu kurulan Pulyalar için adadaki çevreciler ve özellikle Kuzey Kıbrıs Kuşlarını Koruma Derneği (KUŞKOR), Rum kesiminde ise BirdLifeCyprus tarafından yaşatılmaları için amansız bir mücedele veriliyor.Kıbrıs’a ilkbaharda gelen karabaşlı ötleğenin Sylvia Atricapilla yani halk arasındaki adı ile Pulyanın avlanması kanunlarla yasak olmasına karşın kaçak olarak avlanmaya devam ediliyor.

Biri kafese, biri meze tabağına giriyor

Pulya kuşunun turşusu, 1550’li yıllarda dünyaya ihraç edilirmiş. En son Rum kesiminde, Paralimni bölgesindeki bir evde, 805 tane ölü ve temizlenmiş Pulya kuşu ele geçirilmişti. Raporlara göre avlanma sayıları 250 bin veya üstünde.

Biri kafese, biri meze tabağına giriyor

Kaçak avlanma sonucu Prens Charles İngiliz üs bölgesine gitmişti

KUŞKOR üyesi olan Hacettepe Üniversitesi Biyoloji mezunu Damla Beton  yasağa rağmen Pulyaların avlanmaların  sürdüğünü, adanın bu konuda sicilinin kötü olduğunu belirterek “ Hatta Rum kesimi içindeki İngiliz üs bölgesinde bile kaçak avcılık olunca AB’de çok tepki aldı. Konu üs bölgesinde geçince Prens Charles katliam olarak niteledi ve avının önlenmesi için acil eylem planı çağrısı yaptı ve  2014’te  Kıbrıs’ta  bölgeyi ziyaret etti. Av kesinlikle yasak ama fiyatı Euro ile olduğu için kaçak avcılar için cazip oluyor.” dedi.

Kaynak: DHA

Sıradaki Haber
İmam Hatip öğrencilerinden örnek davranış
Yükleniyor lütfen bekleyiniz