Çok Bulutlu 16.7ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Türkiye
AA 18.03.2015 14:01

İstanbul Barosu'na açılan "başörtüsü" davası başladı

İstanbul Barosu Başkanı Kocasakal ve 21 avukat hakkında, "görevi kötüye kullanmak" suçundan açılan davanın görülmesine başlandı.

İstanbul Barosu'na açılan "başörtüsü" davası başladı

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal'ın da aralarında bulunduğu 13 sanık ile avukatları katıldı. Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu da tüm sanıkların müdafisi olarak duruşmada yer aldı.

Kimlik tespitinin ardından savunmalara geçileceği sırada söz alan avukat Turgut Kazan, davanın kendisine dün önerildiğini söyleyerek, "Yargıdaki kutuplaşma nedeniyle, heyetin kim olacağı konusunda bir sorgulama yaptım. 12. Ağır Ceza Mahkemesi başkanının ismini sorguladığımda, doğrudan davayı ilgilendiren yazılar yazdığını gördüm. Aksiyon dergisi ve YeniAsya gazetesinde davayı ilgilendiren makaleleri yazan kişinin 12. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Nimet Demir olup olmadığı konusunda görüşmek için adliyeye geldim ancak görüşemedim ve doğrulatamadım" diye konuştu.

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na bu konuyla ilgili yazı yazdığını ve cevap beklediğini anlatan Kazan, mahkeme başkanının tarafsızlığının uygulanması konusunda kendilerine süre verilmesini talep etti. Bu süre içinde mahkemenin yargılama yapmamasını isteyen Kazan, hakimin reddi haklarını kullanmaları için mahkeme başkanının makaleleri yazan kişi olup olmadığının doğrulanması gerektiğini belirtti.

Konuyla ilgili görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, mahkeme heyetinde bulunan hakimlerin tarafsızlığı konusunda kuşkusu olmadığını dile getirdi. Mahkeme, konuyu görüşmek için duruşmaya ara verdi.

Daha sonra ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, "avukat Turgut Kazan'ın mahkeme başkanı hakkındaki yazmış olduğu makalelerden dolayı tarafsızlığını koruyamayacağı gerekçesiyle hakimin reddi talebini bildirmek üzere süre istemesinin kabulüne, mahkeme başkanının yazmış olduğu makalelerden onun tarafsızlığı yönünde algı uyandırmasının verilecek kararın tarafsızlığı konusunda şüphe uyandıracağı gerekçesiyle mahkeme başkanının reddi konumundaki talebin bir üst mahkemece karara bağlanmasına" hükmetti.

Mahkeme, bu konuda dilekçenin sunulması için avukat Kazan'a 10 gün süre vererek, duruşmayı erteledi.

İddianameden

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal ve baro yönetim kurulu üyelerinin de aralarında bulunduğu 21 avukat hakkında, 2 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talebiyle iddianame hazırlandı.

İddianamede, şüphelilerden Kocasakal ile yönetim kurulu üyesi avukatlar Turgay Demirci, Ayşe Füsun Dikmenli, Hasan Kılıç, Mehmet Durakoğlu, Hüseyin Özbek, Ufuk Özkap, Aydeniz Alisbah Tuskan, Süreyya Turan, Özlem Aksungar ve İsmail Altay'ın, Staj Eğitim Merkezi'nin düzenlediği eğitimlere başörtülü katılanlar hakkında, meslek kurallarına aykırı davrandıkları gerekçesiyle uyarılmalarına yönelik yönetim kurulu kararı aldıkları kaydedilen iddianamede, bu şüphelilerin de baskı oluşturarak inanç özgürlüğünü kısıtlayıcı işlemler yaptıkları öne sürülüyor.

İddianamede, tüm şüphelilerin, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 257. maddesine göre hükme bağlanan "görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle kişilerin mağduriyetine neden olmak" suçundan 6 ay ile 2 yıl arasında değişen hapis cezasına çarptırılması isteniyor.

(AA)

.

Sıradaki Haber
'Parti yönetim kurullarında sonuçlanır'
Yükleniyor lütfen bekleyiniz