Çok Bulutlu 26.4ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Gündem
05.01.2012 17:28

İddianame Çarpıcı Ayrıntılarla Dolu

Eski Bakan Oktay'ın da bulunduğu 11 şüpheli hakkındaki “Ergenekon davasını etkilemeye teşebbüs” iddianamesinde pek çok çarpıcı ayrıntı var.

İddianame Çarpıcı Ayrıntılarla Dolu

Ergenekon davası ve soruşturmasını etkilemeye teşebbüs iddiasıyla, aralarında eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay'ın da bulunduğu 11 sanık hakkında hazırlanan iddianame, İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. 

Seyfi Oktay'ın “yargı hücresinin 1 numarası” olarak gösterildiği iddianamede, örgütün Ergenekon davasını etkisizleştirmek ve yönetici konumundaki isimleri tahliye ettirmek için çalışmalar yaptığı ileri sürülüyor. 

Teşebbüs Aşamasında Kalmadı

İddianameye göre yargıyı yönlendirme faaliyetleri teşebbüs aşamasında kalmadı. Ergenekon terör örgütü kapsamında faaliyet gösteren yapılanma, hakim ve savcılar üzerinde baskı kurarak bazı sanıkların tahliye edilmesini sağladı. 

Örgütün, tehdit, şantaj ya da 'Yargıtay üyeliği' gibi vaadlerle hakim ve savcıları baskı altına aldığı da bir diğer iddia.

"Söyle Köksal'a Haberal'ı Bıraksın"

Avukat Tülay Bekar'ın örgüt tarafından kendisine verilen görev gereği, dönemin Ergenekon Mahkemesi Başkanı Köksal Şengün ile duygusal yakınlık kurduğu ve Mehmet Haberal'ı serbest bırakması için baskı yaptığı ileri sürülüyor.

Seyfi Oktay'ın Tülay Bekar'la yaptığı telefon konuşması iddianamede geçiyor. Oktay, görüşmede şunları söylüyor:

"Bu yerleri kaybetmemek lazım. Bu bir rejim mücadelesi ve orada düğümleniyor. Böyle önemli kritik yerler için Atatürk gibi davranacak kesin kararlı insanlara ihtiyaç var inanın. Onun o yönüne teşvik etmek lazım yani…"

İddiaya göre, bu görüşmelerin ardından, örgüt istediğini alıyor ve Ergenekon davasına bakan Özel Yetkili İstanbul 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nin eski başkanı Köksal Şengün, tutuklularının aleyhine olan kararlara şerh koymaya başlıyor.

Çapan'dan Oktay'a "Tahliye" Teşekkürü

Davanın tutuklu sanığı Gürbüz Çapan'ın tahliye edilmesinden bir gün sonra Seyfi Oktay'ı arayarak "teşekkür ettiği" belirtiliyor.

Oktay da "Sağol bu kez ilgisiz kalmadık, canım" diye karşılık veriyor.

Hakim Köksal Şengün ve Avukat Tülay Bekar arasında geçen konuşma bir başka gerçeği gün yüzüne çıkardı.

OdaTV'de yayımlanan, polis, hakim ve savcıların buluştuğu iftar yemeği fotoğraflarının, bir hakim tarafından verilmesi teknik takibe takıldı.

Tülay Bekar: Hakim arkadaşlarından biri vermiş fotoğraflarını. ‘Bu nasıl birliktelik’ başlığı ile haber Hürriyet gazetesinde çıkacak.

Köksal Şengün: Orada çekilen resimleri hakim arkadaşımız gazeteciye verdi.

Seyfi Oktay'ın eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'la konuşmaları da teknik takibe takıldı.

Baykal, Oktay'dan anayasa paketi değişikliğinin iptali için bir Anayasa Mahkemesi üyesi ile görüşmesini istiyor. Oktay görüşmelerin ardından Baykal'ı telefonla bilgilendiriyor.

İddianemede şüphelilerine ruh hallerine de yer veriliyor.

"Strese Girdim Bir Deşifre Olursak Çok Kötü"

Bir numaralı sanık Seyfi Oktay, deşifre olma korkusunu ve görüşmelerini temkinli bir şekilde yaptıklarını diğer sanık Ali Hadi Emre ile paylaşıyor.

Oktay, şöyle konuşuyor:

"Strese girdim ya. Bir deşifre olursak çok kötü ya! Öbür konuyu telefonda şey yapmamıza gerek yok. Telefonlar hep dinleniyor. Ben şimdi seni öbür telefondan arayayım."

21 Mart'ta başlayacak mahkemede, şüpheliler, 10 ile 26 buçuk yıl arasında hapis cezası istemiyle yargılanacak.

Sıradaki Haber
Dünden Bugüne MİT
Yükleniyor lütfen bekleyiniz