'Bebekler ölmesin' diye mücadele ediyoruz'

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, "Suriye meselesi başladığında gereken liderlik sergilenemediği için bugün kangren olmuş bir meseleyle boğuşuyoruz ve en fazla bunun mağduru da maalesef Türkiye olmuştur, yanı başımızda Yunanistan olmuştur. Birlikte 'Bebekler ölmesin' diye mücadele ediyoruz." dedi.

Akdoğan, Dünya İnsani Zirvesinin "Çatışmaları Önlemek ve Bitirmek İçin Politik Liderlik" konulu 1. Yüksek Düzeyli Yuvarlak Masa Toplantısında, Türkiye'nin dünyada en fazla göçmen misafir eden ülke olduğunu anlattı.

Türkiye'de 26 kampın bulunduğunu, 2,8 milyon Suriyelinin, 200 bin Iraklının misafir edildiğini aktaran Akdoğan, Türkiye'nin Suriye'de 10, Kuzey Irak'ta 3 kamp kurduğunu, burada etnik köken, dini mezhep ayrımı yapmadan her türlü mazluma, mağdura sahip çıkmaya çalıştıklarını ifade etti.

Suriye ile en uzun kara sınırının 911 kilometreyle Türkiye'nin olduğunu dile getiren Akdoğan, Türkiye'de 160 bin Suriyeli bebeğin dünyaya geldiğini, 800 bin civarında öğrenim yaşında çocuğun bulunduğunu, bunların 300 bininin okula gidebildiğini dile getirdi.

Türkiye'de 1 milyona yakın istihdam alanı oluşturmak gerektiğini belirten Yalçın Akdoğan, "Biz şu ana kadar çalışma iznini verdik Suriyelilerin. Tam sağlık sigortasına aldık. Yani devlet bütün göçmenlerin her türlü sağlık, eğitim giderini karşılıyor. Ancak bu daha temel bir problem. Dört yıldır insanlar Türkiye'deler. Belki 10 yıl daha kalacaklar. Burada yapısal bir takım tedbirler geliştirilmesi ve ciddi bir dayanışma içine girilmesi gerekiyor." diye konuştu.

Akdoğan, 90 bin nüfuslu Kilis'te 130 bin göçmen bulunduğunu kaydederek, "Burada en ufak bir sosyal sıkıntı yaşanmıyor" dedi.

Akdoğan, terörle mücadelede ve göçmen meselesinde Türkiye ile daha ciddi bir dayanışma sergilenmesi gerektiğinin altını çizerek, şunları söyledi:

"Ortadoğu'da çocuklar ölüyor, çatışmadan, savaşlardan, Afrika'da kuraklıktan, iç çatışmalardan, Akdeniz'de çocuklar, bebekler boğuluyor. Buna karşı nasıl bir dayanışma sergiliyoruz? Sorun ortaya çıktıktan, patladıktan sonra kriz yönetimi yapıyoruz. Asıl yapılması gereken risk yönetimidir, sorunlar ortaya çıkmadan bir liderlik ortaya koyabilmektir. Suriye meselesi başladığında gereken liderlik sergilenemediği için bugün kangren olmuş bir meseleyle boğuşuyoruz ve en fazla bunun mağduru da maalesef Türkiye olmuştur, yanı başımızda Yunanistan olmuştur. Birlikte 'Bebekler ölmesin' diye mücadele ediyoruz."