Açık 28.5ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Gündem
AA 14.01.2016 14:38

'200 DAİŞ mensubu 48 saat içinde etkisiz hale getirildi'

Başbakan Davutoğlu, Suriye ve Irak'ta DAİŞ mevzilerine yönelik taarruzda bulunulduğunu ve son 48 saat içinde 200'e yakın DAİŞ mensubunun etkisiz hale getirildiğini bildirdi.

'200 DAİŞ mensubu 48 saat içinde etkisiz hale getirildi'

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Suriye ve Irak'ta terör örgütü DAİŞ'e yönelik mevzilerin vurulduğunu bildirdi.

Davutoğlu, 8. Büyükelçiler Konferansı'na katılan büyükçilere Çankaya Köşkü'nde verilen yemekte bir konuşma yaptı.

Konuşmasında Sultanahmet'teki terör saldırısını hatırlatan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Bu alçakça saldırının DAİŞ tarafından yapıldığının tespit edilmesini müteakip, Silahlı Kuvvetlerimize verdiğimiz talimatla o andan bugüne kadar yaklaşık 48 saat içinde DAİŞ mevzilerine Suriye'de ve Irak'ta 500'e yakın kara atışı vasıtasıyla top ve tank atışıyla taarruzda bulunulmuş ve DAİŞ mevzileri, sığınakları hem Başika'da, Irak'ta hem de Suriye'de sınır boyumuzda bütün imkanlarımızla vurulmuş, 200'e yakın DAİŞ mensubu, bunlar tek tek tespit edilen, aralarında bazı sözde bölge yöneticilerinin de olduğu DAİŞ mensubu son 48 saat içinde etkisiz hale getirilmiştir."



"Misliyle cezalandırılacaklar"

Bundan sonra da Türkiye'ye, Türiye'nin misafirlerine yönelecek her tehdidin misliyle mukabele ile cezalandırılacağını vurgulayan Davutoğlu, "DAİŞ terör örgütü, Türkiye sınırlarından tümüyle ayrılıncaya kadar, kısa dönemde bölgemizde ve dünyada mübarek dinimiz İslam'ın adını lekeleyecek davranışları sürdürdükçe de bütün bu etkisini kaybedene kadar en kararlı mücadeleyi göstermeye devam edeceğiz" dedi.

Davutoğlu, "Terörü yapan, Suriye menşeili bir DAİŞ'li diye düşünüp, bütün Suriyeli mültecileri, mağdurları, mazlumları tehdit olarak görürsek, DAİŞ’i yapan, yüce dinimizi istismar eden bir grup olması sebebiyle bütün Müslümanları yerkürede potansiyel tehdit gibi görüp, onları uçaklardan indirmeye kalkarsak, işte o zaman tam da terörün istediği tuzağa düşülmüş olur" diye konuştu.

"Bir kez daha muhasebeye davet ediyorum"

Ahmet Davutoğlu, "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi" olarak kendilerini tanımlayan akademisyenlerin imzaladığı bildiriyle ilgili olarak şunları söyledi:

"Bilmeden imza atmış olanlar varsa, hatta sonuçlarını görmeden imza atmış olanlar varsa onları bir kez daha muhasebeye davet ediyorum. Entelektüel bir iç eleştiriye davet ediyorum. Bu ülkenin vatandaşı olmak hasebiyle bir öz eleştiriye davet ediyorum. Bu öz eleştiri sonrasında eğer son derece açık, kendilerine dürüstlerse, yanlış da olduğunu düşünüyorlarsa, bu metni kabul etmediklerini deklare etmelerini bekliyorum.

Dün gece hayatını kaybeden 5 aylık bebek ve onun annesi, sanki bunlar gaiplerden gelen birileri tarafından öldürüldü, öyle mi? Eşini ve bebeğini kaybeden babanın gözünün içine bakarak, eğer içlerinden gelen sesle, 'Bu ülkede PKK terörü yoktur, bu ülkede sadece devlet katliamı vardır' diyebiliyorlarsa, sadece akademik dünyadan değil, insanlıktan da istifa etmeleri gerekir."

"Onlarla entelektüel tartışma yapmam"

"Kimlik iradeleri üzerinden parçalanan Suriye ve Irak gibi örnekleri gördükten sonra, Türkiye'yi de aynı anafora sokmak isteyen kim olursa olsun, onlarla entelektüel tartışma yapmayacağını" ifade eden Davutoğlu, onlarla Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak sonuna kadar mücadele edeceğini vurguladı.

Davutoğlu, "Gelecek nesillere parçalanmış bir ülke, değişik terör gruplarının parça parça kendi siyasi iradelerini empoze ettikleri bir ülke bırakmamak için son nefesime kadar mücadele ederim. Entellektüel tartışmanın olması gereken yer ayrıdır, bir ülkenin bekası söz konusu olduğunda verilmesi gereken mücadele ayrıdır" diye konuştu.

Paralel Devlet Yapılanması ile mücadele

Başbakan Davutoğlu, "Sizlerden ricam; bu yapıların (Paralel Devlet Yapılanması) Türkiye aleyhine faaliyetlerini bertaraf etmeniz ve Türkiye'nin demokratik sistemine, hukuk düzenine aykırı ve devlet yapısını by-pass eden bu paralel çetelere karşı da aynen diğer terör örgütlerine karşı olduğu gibi en başı dik, kararlı mücadeleyi sürdürmenizdir" dedi.

Davutoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

"Üzülerek ifade ediyorum ki bazı vatandaşlarımız, paralel bir yapılanma içerisinde devletimizin ve milletimizin aleyhine sonuçlar verecek faaliyetlerin mağduru oluyorlar. Bu konuda son 2 yıl içerisinde bir taraftan Türkiye içerisinde bir hukuk mücadelesi yürüyor diğer taraftan da Türkiye içerisinde yürütülen hukuk mücadelesinden ümidini kesen ve burada alanı daralan unsurlar, bu paralel çete unsurları, dünyanın her yerinde Türkiye'nin itibarını yerle bir etmek için çaba sarf ediyor."

"Dünya insani yardım literatürüne yepyeni katkılar sağladık"

Başbakan Davutoğlu, "Sadece Suriye'den gelen göç dalgası için yaptıklarımız ve yapmakta olduklarımız bile dünya insani yardım literatürüne yepyeni katkılar sağladı" ifadelerini kullanarak, "Bugün 1,6 milyar dolar insani yardım, 3,5 milyar dolar resmi kalkınma yardımıyla insani diplomasinin önde gelen aktörlerinden birisi olmayı başardık" şeklinde konuştu.

Suriye krizinin ölçeğinin artmasında Birleşmiş Milletlerin kararsız tutumunun, özellikle de Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin ve P5’in kararsız tutumunun önemli bir etkisi olduğunu belirten Başbakan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Güvenlik Konseyi doğru zamanda doğru adımlar atmış olsaydı emin olunuz, Suriye krizi bu kadar karmaşık bir hal almayacak, Aylan gibi bebeklerin cansız bedenleri sahillere vurmayacak, bu kadar çok insan hayatını kaybetmeyecekti." 

 

AA

Sıradaki Haber
Bakan Soylu Paris'te 'İşin Geleceği' forumuna katılacak
Yükleniyor lütfen bekleyiniz