Açık 15.9ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Dünya
AA 30.09.2015 11:32

Rusya'nın vetoları Suriye krizine çözümde engel

Krizin başından bu yana BM Güvenlik Konseyi'ne sunulan dört Suriye tasarısını veto eden Rusya'nın bu yaklaşımını değiştirmesi beklenmiyor.

Rusya'nın vetoları Suriye krizine çözümde engel

Rusya'nın, Birleşmiş Milletler'deki (BM) tasarıları reddetmek de dahil 5 yıldır yürüttüğü Suriye politikası, ülkedeki krizin aşılmasına herhangi bir fayda sağlamazken, Amerikalı uzmanlar Moskova'nın yaklaşımında değişiklik beklemiyor.

BM'nin rakamlarına göre, beşinci yılına giren Suriye'deki iç savaşta 250 bini aşkın kişi hayatını kaybetti, 4 milyon civarında Suriyeli de çareyi komşu ülkelere sığınmakta buldu. Çatışmalar nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kalan kişi sayısı 7 milyonu, insani yardıma muhtaç kişilerin sayısı ise 12 milyonu aşmış durumda.

Son dönemde artan Avrupa'ya Suriyeli sığınmacı akını nedeniyle iyice dillendirilmeye başlanan krizin diplomatik yollarla çözülmesinde ise BM'nin önemli rol oynama şansı varken, burada Rusya'nın tutumu kilit rol oynuyor.

Krizin başından beri Esed'e desteğinden ödün vermeyen Rusya, BM'de bugüne kadar, Suriye'yi kan gölüne çeviren, insanlık trajedisinin yaşandığı savaşın diplomatik çözümünü tıkamaya yönelik politika izleyerek savaşa uluslararası toplumun müdahalesini engelleyecek adımlar attı.

- Rusya'nın veto hakkı BM'nin işlemesini engelledi

Sorunun başından bu yana da BM Güvenlik Konseyi'ne sunulan, Esed rejimini eleştiren ve hükümete yaptırımı öngören dört Suriye tasarısını veto eden Rusya, bu noktada Çin ile işbirliğine de gitti. Konsey'de bu dört tasarı 13 lehte oya karşın Rusya ve Çin tarafından veto edildi.

İlk üç tasarı, Esed rejimine sivillerin yaşadığı bölgelere ağır silahlarla saldırmaması ve insan hakları ihlallerinden vazgeçme çağrıları içerirken, Mayıs 2014'teki son tasarı Suriye'de işlenen savaş suçlarının Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne taşınmasını öngörüyordu.

Rusya ve Çin'in, hangi taraftan olursa olsun savaş suçlularının cezalandırılması talebini içeren tasarıyı bile veto etmesi uluslararası toplum tarafından tepki gördü.

Konuyla ilgili birçok başka tasarı ve başkanlık bildirisi de bu iki ülkenin veto tehdidi nedeniyle Konsey'e getirilemedi.

Bu durum da BM'nin Suriye'deki krizle ilgili yapıcı ve somut adımlar atmasını ve kurum olarak bu konuda işlevsel olabilmesini engelledi.

- Rejime destek de sürdü

Suriye'deki krize insani yardım konusunda en sonlarda yer alan Rusya, kendi halkını varil bombalarıyla vuran Esed rejiminden desteğini de eksiltmedi.

Son günlerde özellikle Washington'u rahatsız edecek şekilde Suriye'deki askeri varlığını artıran Rusya, Esed'e iktidarda tutunabilme hissini kazandıran bu eylemleri nedeniyle uluslararası arenada yine tepki aldı.

Bu noktada Moskova'nın Suriye diplomasisindeki temel parametrelerinden birinin, Esed'i yeniden meşru muhatap haline getirmek olduğu belirtiliyor.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Suriye meselesinin çözümünde Esed'in de yer alacağı bir süreci savunuyor ve "meşru hükümeti desteklediğini" sık sık tekrar ediyor. Geçen günlerde CBS televizyonundaki mülakatında Putin'in, "Suriye'deki krize, etkili hükümet yapılarını güçlendirmekten ve onlara terörizmle mücadelede yardım etmekten başka çözüm yok. Bunun yanında, onları, reformlar yapmaya ve rasyonel muhalefetle olumlu diyaloğa girmeye de teşvik etmek gerekli" ifadesini kullanması da Esed'e desteğini ortaya koyuyor.

- Putin'e Avrupa'dan destek

Putin, BM Genel Kurulu Genel Görüşmeleri'nde önceki gün yaptığı konuşmada da Esed'e destek verilmesi talebini yineledi. Putin, "Terörist gruplarla savaşan Irak ve Suriye'ye askeri ve teknik destek sağlıyoruz. Terörizmle yüz yüze savaşan Suriye hükümeti ve ordusuyla işbirliğine gitmemek büyük hatadır. DAEŞ ve diğer terörist örgütlerle sadece Esed'in ordusu ve Kürt milisler gerçekten savaşıyor" dedi.

Putin'in Suriye meselesinin siyasi çözümünde Esed'i de kapsayan geçiş döneminde ısrar etmesi, son günlerde bazı Avrupa ülkelerinden de destek gördü. Almanya ve İngiltere, "geçiş sürecinde Esed'li geçişin olabileceğine" ilişkin mesajlar verdi.

Ancak Obama yönetimi, Esed'in meşruiyetini yitirdiğini belirterek Esed'i içermeyen bir geçişte ısrar etmeyi sürdürüyor. ABD Başkanı Barack Obama, dün BM'deki konuşmasında, "Evet realizm, Suriye'de çatışmanın durması ve DAEŞ'e karşı durmak için bazı ödünler verilmesini dikte eder ancak realizm aynı zamanda Esed'den yeni bir lidere idareli geçişi ve Suriye halkının yeniden inşaya başlayabilmesi için kaosa son verilmesi gerektiğini kabul eden kapsayıcı bir hükümeti de gerektirir. Suriye'deki sorunu çözmek için Rusya ve İran dahil her ülkeyle çalışmaya hazırız. Bu kadar kan dökülmesinden, katliamdan sonra savaş öncesi statükoya geri dönülemeyeceğini de kabul etmemiz lazım" diyerek Esed'i Suriye'nin geleceğinde görmek istemediklerini tekrar vurguladı.

- "Rusya, tasarıları reddetmeyi sürdürecektir"

Amerikalı uzmanlar da Rusya'nın Suriye politikasında yakın zamanda değişiklik beklemenin doğru olmayacağını düşünüyor.

AA muhabirinin sorulanı yanıtlayan John Hopkins Üniversitesi İleri Uluslararası Araştırmalar Okulu'nun Ortadoğu uzmanlarından Daniel Serwer, Esed rejimine destek veren Moskova yönetiminin bu tutumunda değişiklik beklemenin yanlış olacağını vurguladı.

Rusya'nın, Esed aleyhine BM Güvenlik Konseyi'ne getirilecek tasarıları bloke etmeyi sürdüreceğini dikkati çeken Serwer, "Rusya, BM'de rejim aleyhindeki tasarıları veto etmeyi sürdürecektir. Her ne kadar Rus diplomatlar yalanlasa da bana öyle geliyor ki Rusya, kendini Esed'e adamış görünüyor. Moskova, Esed'den sonra gelecek herhangi bir rejimin Rusya'nın iç savaş boyunca yaptıklarından minnet duymayacağını kesinlikle bekliyor" diye konuştu.

Serwer, "Rusya'nın Suriye yaklaşımında herhangi bir değişiklik beklemiyorum. Suriye halkına olanlar Putin'in umurunda değil" ifadesini kullandı.

- "Moskova, stratejik çıkarından vazgeçmeyecek"

Ohio'daki Shawnee Üniversitesi Öğretim Üyesi Amr Al Azm da Rusya'nın en baştan beri sürdürdüğü yaklaşımda farklılığa gitmesini beklemenin yanlış olacağını söyledi.

"Ruslar, Esed'in görevden ayrılmasına neden olacak her türlü girişimi bloke etmeyi sürdürecektir" diyen Azm, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Putin'in politikasında herhangi bir değişiklik yok. Önemli bir dönüm noktası bekleyenlerin, yeni yaklaşım bekleyenlerin eli boş kalacak. Rusya, Esed'in gitmesini istemediği müddetçe gidişatta herhangi bir farklılık yaşanmaz."

Putin'in BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmaya bakıldığında da Moskova'nın çizgisinde değişiklik olmayacağının açıkça görülebileceğini anlatan Azm, "Rusya herhangi bir stratejik çıkarından vazgeçmeyecektir, vazgeçeceklerine dair bir belirti de gözükmüyor. Gidişata bakıldığında da savaşın birkaç yıl daha uzayacağını söyleyebiliriz. Rusya bugüne kadar ne yaptıysa onları yapmaya devam edecektir" değerlendirmesinde bulundu.

AA

Sıradaki Haber
70 yıl sonra idam edilen ilk kadın oldu
Yükleniyor lütfen bekleyiniz