1207-1273 yılları arasında yaşamış şâir, düşünce adamı ve mutasavvıf Mevlâna, eserleri ve yaşam tarzıyla yüzyıllardır pek çok kişiye bir yol gösterici oluyor.
Asıl adı Muhammed Celâleddin'di. Mevlâna ve Rumi isimleri O'na, ömrünün büyük bir kısmını geçirdiği ve türbesinin de bulunduğu Konya’da verildi. Gençliğinden beri verdiği derslerden dolayı ‘Efendimiz’ anlamına gelen Mevlâna ismiyle anılan Mevlâna Celâleddin’e, ‘Anadolulu’ anlamındaki Rumi adının verilmesi de uzun yıllar Konya’da yaşamasından kaynaklanıyor. Ölümü, sevdiğine yani Allah'ına kavuşmak olarak kabul eden Mevlâna, ölüm gününe, ‘düğün günü’ anlamına gelen "Şeb-i Arus" diyor, dostlarına da ölümünün ardından ‘ah-ah, vah-vah edip ağlamayın’ diyerek vasiyet ediyordu.
Bu vasiyet, yüzyıllardır yerine getiriliyor. Mevlâna, bu yıl da 7 Aralık’tan, ‘Şeb-i Arus’ günü olan 17 Aralık’a kadar çeşitli etkinliklerle anılıyor..
‘Ölümümüzden sonra mezarımızı yerde aramayınız! Bizim mezarımız âriflerin gönüllerindedir.’ diyen Mevlâna’yı konuşmak için Mutasavvıf -Yazar Cemâlnur Sargut ile buluştuk.
2 MİLYON 46 BİN KİŞİ ZİYARET ETTİ
-Önce bir bilgiyi paylaşarak başlayalım. Konya’daki Mevlâna Müzesi geçen yıl Topkapı Sarayı ve Ayasofya’dan sonra Türkiye’deki en çok ziyaret edilen üçüncü müze olmuş. 2 milyon 46 bin kişi burayı ziyaret etmiş. Bu ilgiyi nasıl değerlendiriyorsunuz?
-Efendim, İslam’ın hoşgörü anlayışı gerçek Müslüman olan insan-ı kâmillerde çok güzel gözüküyor. Hz. Mevlâna bence Peygamber Efendimiz’den sonra İslam’ı en iyi anlatan mürşid-i kâmillerden bir tanesi. Dinleri, inançları, meşrepleri, mezhepleri ayırmadan gerçek İslam’a davet eden bir sultan. Zira İslam davetle vazifelidir. O yüzden çok haklılar insanlar, az bile bence.
-Mevlâna’ya bu ilgiyi gösterenler arasında Müslüman olmayanlar da var. Bu durumun nedenlerini açar mısınız?
-Çünkü gerçek İslam her türlü inancı içinde toplayan ve muazzam tevhit anlayışıdır. İslam Allah’a teslim olmak, Allah’ın selamını almak demektir. İnsan-i kâmiller yani Peygamber Efendimiz’in vârisleri, davet ümmeti olduğumuz için her tür insana ümit verirler, Allah ile ilişkisini düzeltirler. Bunun için her hangi bir dine müntesip olması ya da bir inancı anlaması gerekmez. Onlar yaratıcıyla aralarını düzelten bu sultanlara hayranlık besliyorlar ve O’nun yoluna girmek istiyorlar, O’na benzemeye çalışıyorlar. İkincisi, felsefe mutlaka ana ilimlerden bir tanesi ama söylediğini yaşayan felsefeci bulmak çok zor. Yani huzurlu, mutlu, hâlinden memnun felsefeci. Hem akıllı olacak, hem idrak sahibi olacak, hem her şeyden memnun olma sanatını elde edecek. Son noktada kâmil insan bu derecede oluyor. Mevlâna bunların başında geldiği için insan kendi huzuru için huzurlu bir yere yanaşmak, O’nun öğretilerinden faydalanmak ihtiyacı duyuyor.
Devamı için;
www.twitter.com/TRTHaberDD | www.facebook.com/TRTHaberDD
25.8ºC
Ankara
