Ramazan ayında sahura mutlaka kalkılmasını öneren Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Ünlüdağ, “Sahurda peynir, yumurta, yoğurt gibi hem uzun süre tokluk hissi sağlayacak hem de sindirimi kolay hafif besinler tüketilmelidir. Kan şekerini hızla yükselten besinler yerine posa miktarı fazla olan besinler yani kepekli ekmek, çok tahıllı ekmek, çavdar ekmeği, kepekli makarna, kepekli pirinç, sebze, meyve, kuru baklagiller, ceviz, fındık, badem gibi yağlı tohumlar gibi tokluk hissi sağladığı için tercih edilebilir. Sahurda çok tuzlu yiyecekleri tüketmemeye özen gösteriniz. Tüketeceğiniz tuzlu gıdalar susuzluğunuzu arttıracaktır” dedi.
“Ramazan ayında da sıvı ihtiyacının mutlaka karşılanması gerekir"
Yaz aylarında artan su ihtiyacına da dikkat çeken Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Ünlüdağ, sıvı ihtiyacının ihmal edilmemesi gerektiğini belirterek, “Günlük su ihtiyacımız 1,5-2 litre iken, sıcak aylarda bu gereksinim 2-2,5 litreye çıkmaktadır. Ramazan ayında da sıvı ihtiyacının mutlaka karşılanması gerekir. Açlık durumunun uzun süre devam etmesi halsizlik, yorgunluk, baş ağrısı, baş dönmesi, unutkanlık, dalgınlık, dikkatsizlik, uykuya meyil, sinirlilik, hazımsızlık, şişlik, ekşime gibi sorunlara neden olur. Bu durumun önüne geçebilmek için oruçlu olunmayan süreçte yeterli miktarda sıvı alımı yapılmalı ve sahur atlanmamalıdır” diye konuştu.
İftar sonrası hazımsızlığa dikkat
Ramazan ayında gün boyu aç kalındığını ve iftarda birden yemek yemenin olumsuz durumlara neden olacağını hatırlatan Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Ünlüdağ, “İftarda, boş mideye birden yüklenilmemelidir. Yaklaşık 12-14 saat dinlenmeye çekilen mideye aniden yüklenmek, iftar sonrasında hazımsızlık çekilmesine neden olabilir. Bunu önlemek için, orucunuzu şeker içeriği yüksek olan kuru hurma, kuru kayısı gibi kuru meyvelerle açıp, iftar yemeğine hafif bir yemek olan çorba ile başlamak, 15- 20 dakika sonra ise ana yemeğe geçiş yapmak gerekir. Ana yemek tercihlerimiz yağlı, kızartma veya hamur işi gıdalar yerine ızgara, haşlama veya fırın yemeklerini tercih edebilirsiniz. Yemeklerinizi mümkün olduğunca yavaş ve iyi çiğneyerek tüketmeye dikkat ediniz” ifadelerini kaydetti.
İftar sonraki süreçte yapmak yerine yürüyüş yapılması gerektiğini söyleyen Ünlüdağ, “İftardan 1,5-2 saat sonra yapacağınız hafif tempolu bir yürüyüş, besinlerin sindirimine yardımcı olacaktır. Aynı zamanda yavaşlayan metabolizmanızı hızlandıracaktır. İftar ile sahur arasına küçük ara öğünler eklenmeli, böylece bir hem bir defada fazla miktarda yemenin vereceği olumsuzluklar engellenmeli hem de yavaşlayan metabolizmaya destek olunmalıdır” dedi.
19.2ºC
Ankara
