“Biz eski günlere dönmek gibi bir niyet içinde değiliz”

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, bir düğün salonunda düzenlenen AK Parti Kayapınar İlçe Teşkilatı Danışma Meclisi Toplantısı'nda yaptığı konuşmasında, Çözüm Süreci'nin istismar edildiğini belirterek, sürecin ruhuna yakışmayan birçok eyleme tanık olduklarını söyledi.

Çözüm Süreci'nin başlatıldığı 2013'te 'silahlı unsurlar yurtdışına çıkacak ve siyaset hakim olacak' dediklerini hatırlatan Yılmaz, "Birileri, örgüt sistemli, yaygın bir şekilde Çözüm Süreci'ni kötüye kullandı, istismar etti. Bu süreçte iş adamlarından haraç istendi, seçilmiş insanlara baskı yapılarak, istifa ettirilmeye çalışıldı. Şantiyelere saldırıldı, yollar kesildi. Farklı yapılanma gayretleri oldu. Bütün bunlar Çözüm Süreci'nin ruhuyla, özüyle, amacıyla bağdaşmayan, sürecin istismarına dönük eylemlerdi" diye konuştu.

Yılmaz, Suruç'taki terör saldırısının ardından Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun mecliste grubu bulunan partilere hep birlikte teröre karşı ortak bir deklarasyonla karşı çıkma çağrısı yaptığını anımsattı. Cevdet Yılmaz, sadece CHP'den olumlu yanıt geldiğini, diğer partilerin bu ortak deklarasyona imza atmadığını hatırlattı.

"Eski Türkiye'yi özleyen onlardır"

Suruç'taki terör saldırısı bahane edilerek, terörün ülke geneline yayılmaya çalışıldığına dikkati çeken Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Polislerimiz Ceylanpınar'da kelimenin tam anlamıyla hain bir şekilde şehit edildi. Diyarbakır'da vatandaşa hizmet eden trafik polisine tuzak kuruldu. Askerimiz, polisimiz, vatandaşımız birçok şehidimiz oldu. Bunlara karşı her türlü tedbiri alıyoruz, almaya devam edeceğiz. Vatandaşımızın emniyetini sonuna kadar sağlamanın derdindeyiz. Bizim amacımız bu. Biz eski günlere dönmek gibi bir niyet içinde değiliz. Tam aksine terör örgütü, terör yapanlar eski günlere dönmek niyetinde. Eski Türkiye'yi özleyen onlardır, AK Parti hükümetleri değil. AK Parti bu kadar demokratik adımı atmış bir hükümet olarak, bu kadar riskleri göze alıp bu süreçleri başlatmış bir anlayış olarak, demokratikleşmeye elbette devam edecektir ama bir taraftan da elinde silah olanla da anladığı dilden ve yöntemle mücadele etmeye devam edileceğiz. Bütün temennimiz, inşallah en kısa sürede bu silahlar ortadan kalkar. Biz elbette insanların ölmesinden büyük üzüntü duyuyoruz."

"İlkesel tavır sergilememiz lazım"

Terörün kalkınmanın, demokrasinin ve özgürlüklerin düşmanı olduğunu, terörün olduğu yerde yoksulluğun ve işsizliğin olup, yatırımın olmayacağına ve ticari faaliyetlerin zarar göreceğine işaret eden Yılmaz, "Buna karşı görüşümüz ne olursa olsun, hangi partiye oy vermiş olursak olalım teröre karşı ortak bir tavır sergilemek durumundayız. Hangi gerekçeyle olursa olsun, kime karşı yapılırsa yapılsın terörü lanetlememiz lazım. İlkesel bir tavır takınmamız lazım. Başka türlü biz bu topluma hizmet edemeyiz. Bu topluma ihanet etmiş oluruz" ifadelerini kullandı.

Bakan Yılmaz, terör saldırıları nedeniyle bölgede, ticari ve ekonomik faaliyetlerinin yanı sıra toplumun huzurunun da kaçtığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"İşte bunun müsebbibi bu terör eylemlerini yapanlardı. Onlar silahlarını bırakıp terörden vazgeçmedikleri sürece toplum maalesef birtakım bedelleri ödemek durumunda kalıyor. Bu toplum adına birtakım işler yaptığını söyleyenlerin yıllar yılıdır bu topluma verdikleri zararı hepimizin görmesi lazım ve yüksek sesle ifade etmesi lazım. Başka türlü biz buradan çıkamayız. Bütün siyasi partilerin, sivil toplumun, medyanın, iş dünyasının, akademik dünyanın herkesin bu mücadeleye katkıda bulunması lazım. Terörü dışlamadığımız, lanetlemediğimiz sürece, 'ama, fakat, vesaire' gibi kelimeler kullanmadan, net, ilkesel bir şekilde teröre karşı koymadığımız sürece bu çağın hastalığı maalesef bizi de etkilemeye devam edecek."

Atatürk Barajı'ndan sonra Türkiye'nin en büyük ikinci sulama projesi olan Silvan Barajı'nın, terörün hedefi haline geldiğini hatırlatan Yılmaz, "Çünkü bunlar bir bataklık istiyorlar. 'İşsizlik sorunu çözülmesin, yoksulluk devam etsin' diyorlar. 'Diyarbakır kalkınırsa, gelişirse, refah artarsa istedikleri bir ortamı bulamayız' diye çekiniyorlar. Bunu görmemiz lazım. Ne yaparsa yapsınlar biz tedbirlerimizi alıp bu projelerimizi devam ettiriyoruz, ettireceğiz. Belli zararlar veriyorlar bunu da görmek lazım ama biz ısrarla, sabırla bu projelerimizi hayata geçirmeye devam edeceğiz. Bu yatırımların hepsi gençlerimiz, çocuklarımız için. Her yıl Diyarbakır'da 40 binin üzerinde bebek doğuyor. Bu çocuklarımız için bu yatırımlarımızı yapıyoruz. İnşallah bu ortamımız çok farklı olacak ben buna yürekten inanıyorum. Diyarbakır hem bölgemizin hem Orta Doğu'nun yükselen bir yıldızı olacak" değerlendirmesinde bulundu.

AK Parti İstanbul İl Başkanlığına yapılan silahlı saldırı

Yılmaz, AK Parti İstanbul İl Başkanlığına yapılan saldırıyı da kınayarak, saldırıda yaralan kişiye şifa diledi.

Saldırının, demokrasi ve sivil siyasete yapıldığına işaret eden Yılmaz, "Hangi parti olursa olsun bir partiye saldıran bütün partilere saldırmış gibidir. Buna karşı da bütün partileri tepki göstermeye davet ediyorum. Biz başka partilere saldırı olduğu zaman her zaman tepki gösterdik, lanetledik. 'O saldırılar bize yapılmış' dedik. Diğer partilerden de aynı tavrı bekliyoruz. Demokrasiyi, sivil siyaseti başka türlü güçlendiremeyiz" diye konuştu.

(AA)