Demokrasiye Müdahale Davası'yla birleştirilen İnternet Andıcı Davası'na Silivri'de devam edildi.
Yargılamaya, sanık avukatlarının açıklamaları damgasını vurdu.
Duruşmada, dava dosyasının askeri mahkemeye gönderilmesi talebi reddedildi.
Hükumet aleyhinde kara propaganda yapmak amacıyla, Genelkurmay bünyesinde kurulduğu belirtilen internet sitelerine ilişkin olarak 22 sanık hakkında, silahlı terör örgütü kurmak ve hükumeti ortadan kaldırmaya teşebbüs iddiasıyla dava açılmıştı.
Dava, aralarında fiili ve hukuki irtibat bulunduğu gerekçesiyle, Emekli Albay Dursun Çiçek'in de sanıkları arasında yer aldığı Demokrasiye Müdahale Planı Davası'yla birleştirilmişti.
Birleştirilen davanın görülmesine Silivri'de devam edildi.
Tutuklu Albay Hulusi Gülbahar'ın avukatı Ramazan Bulut, "TSK'nin üst düzey eski yöneticileri jakoben bir yöntemle hareket etmişlerdir" dedi ve sözü 27 Nisan Bildirisi'ne getirdi.
Albay Gülbahar'ın Avukatından İlginç Açıklama
"Sizce 27 Nisan bildirisi, dünya klasiklerine girecek bir edebiyat metni miydi? TSK’nın siyasete müdahalesi ortadaydı. Bu bildiri bile daha yeni kaldırıldı. Bu yaklaşım ve fikri ortadan kaldırmak buradaki sanıklar üzerinden olamaz."
Avukat İlker Başbuğ'u İşaret Etti
Avukat Ramazan Bulut, sanıklardan Hasan Iğsız'ın ''internet andıcı'' olarak anılan belgeyi komutana arzettiğini belirterek, dönemin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'u işaret etti.
Avukat Bulut, Hasan Iğsız'ın bu konuda inisiyatif almadığını ve son kararı vermediğini iddia ederek, "Bu nasıl bir örgüt lideri ki bir yerlerden emir alıyor ama emir aldığı kişi örgütün lideri değil'' diye konuştu.
Sanık avukatları,ayrıca, dosyanın askeri mahkemeye gönderilmesini istedi.
Mahkeme, talebi, oybirliğiyle reddetti.