Cumhurbaşkanı Gül'den Görev Süresi Açıklaması

Görev süresiyle ilgili öngörülebilirliğin çok önemli olduğunu, bunu birkaç yıl önce de söylediğini ifade eden Gül, görev süresinin 5 yıl mı, 7 yıl mı olduğuna ilişkin tartışmaların hiçbirine girmediğini belirtti ve ''Cumhurbaşkanı olarak görev süremle ilgili bir şey söylemem'' dedi.

Gül, şöyle devam etti:

''Yapılan tartışmalar bazen o noktaya geliyor ki, beni siyasetin bir parçası gibi görüp konuşanlar çok oluyor. Halbuki ben cumhurbaşkanı olduktan sonra siyasetin içinden gelmiş, Başbakanlık, Dışişleri Bakanlığı yapmış, parti kurucusu olmuş bir kişi olmama rağmen cumhurbaşkanlığını, siyasetin dışında
tutmak için olağanüstü bir çaba gösterdim. Bunu kamuoyu ve sizler takdir edeceksiniz. Ben bunu gösterirken, herkesin de bu dikkati göstermesini isterim makam açısından. Bu konuyla ilgili karar neyse bunun da bir an önce netleşmesini çok arzu ederim çünkü yakışık almayan bir durum ortaya çıkıyor.
Benim prensibim şu oldu; hangi görevi yapıyorsam, o görevi hakkıyla yapmak... Onun dışında hiçbir şey düşünmedim. Bugün de cumhurbaşkanı olarak, cumhurbaşkanlığı gibi çok sorumlu ve onurlu bir görevi hakkıyla yapmanın dışında bir şey düşünmedim, düşünmüyorum da. Daha da açık söyleyeyim, siyasetle ilgili herhangi bir hesabım da yok. bunun da bilinmesini isterim.''

"Emekliliğe İnanmam, Beklenti İçinde Değilim"

Cumhurbaşkanlığından sonra kariyerinin nasıl devam edeceğinin merak edildiğinin sorulması üzerine Gül, hayatta emekliliğe inanmadığını söyledi.

İnsanın ne iş yaptığının ayrı konu olduğunu dile getiren Gül, ''Tekrar söylüyorum, siyasi bir beklenti ve hesap içinde değilim. Zihnimi meşgul eden böyle bir konu söz konusu değil'' dedi.

Gül, ''5 yıl olsa devam etmek ister misiniz, 7 yıl olsa yeterlilik görür müsünüz?'' sorusunu, ''Buna birazcık girmeye başlarsam arkası çok gelir'' diye yanıtladı.

Siyasette her kademede bulunduğunu ve cumhurbaşkanı konumuna geldiğini vurgulayan Gül, ''Benim bundan sonra yapacağım şeyler gayet belli. Siyaseti yaptım ve geldim'' dedi.

1915 Olaylarına İlişkin Yasa Tasarısı

Ve Fransız Meclisi'nden geçen soykırımın inkarını cezalandıran yasa tasarısı...

Gül, "Beni asıl kızdaran ve öfkelendiren, kendisi o yönde düşünebilir tabi, başka türlü inananı cezalandıracağım demek kabul edilebilir birşey değil. Bu bir zamanlar dünya dönüyor diyenleri cezalandırmaya benzeyen birşeydir" dedi.

Düzenlemenin seçime yönelik yapıldığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Gül, tasarının senotadan geçmeyeceği umudunu taşıdığını söyledi.

Sarkozy Yanınıza Gelse Ne Yaparsınız?

"Yarın bir toplantıda Sarkozy yanınıza gelse ne dersiniz sorsuna Cumhurbaşkanı Gül, "O beni görmemezlikten geldi ben de onu görmem" dedi.

Cumhurbaşkanı, Balkanlar, Kafkaslar ve dünyanın pek çok bölgesinde milyonlarca Türkün kayıp olduğunu, geçmişin acılarını deşmemek, yeni nesilleri düşmanca duygularla yetiştirmemek için bu konuların çok ihmal edildiğini söyledi.

Gül, "Balkanlarda 400-500 sene Türk şehirleri kaç tane Avrupa başkenti var. Bu gün baktığınızda tek tük şehirler var. Peki ordaki nüfus ne oldu Türk nüfusu. Bütün bunlar ya savaşlarda yok oldular, ya yollarda yok oldular milyonlarca insanımız kayboldu" diye konuştu.

Suriye ile İlişkiler

Cumhurbaşkanı, Suriye ile dost bir ülke iken neden şimdi büyük bir krizin eşiğinde olduğumuz yönündeki eleştirileri de şu sözlerle cevapladı.

"Türkiye ile Suriye'nin yakınlaşması Suriye'nin dönüşümünü sağlar diye düşündük ve samimiyetle inandık biz. Sayın Cumhurbaşkanı Esad ile görüştüğümüzde de bunları çok konuştuk bu konuları. Ve o da hep ülkesini değiştirmek istediğini ve Türkiye'den çok şeyler öğrendiğini ve öğrenmek istediğini söyledi. Bu bizi ümitlendiriyordu ama malesef gelinen nokta hiç ümit verici değil."

Demokratik Açılım

Cumhurbaşkanına, son dönemde terör örgütüne yönelik operasyonların Demokratik Açılım sürecini baltaladığı yönündeki eleştiriler de soruldu.

Cumhurbaşkanının cevabı net oldu:

"Türkiye'deki bu demokratik açılımlar eğer bunları terörün tehdidi ile yapıldığı zannına kapılıyorsanız tarihi bir yanılgı içerisindesiniz dedim. Bu devletin şefkatidir, haklının yanında durduğunun göstergesidir. Ama malesef buna inandılar ve terörü artırdılar ve şehir merkezinde yapmaya başladılar. Eğer terör örgütü benim silahım, benim bileğim daha güçlü derse, ona kimin güçlü olduğunu göstermek gerekiyor. Devletin gücünün önünde kimse duramaz."