Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 2015 yılı bütçesine ilişkin görüşmelerde, milletvekillerinin sorularına ve yöneltilen eleştirilere cevap verdi.
TAŞERON İŞÇİLERLE İLGİLİ ÇÖZÜM YAKIN
Taşeron işçilerin sorunlarını çözmek için önemli adım attıklarını ifade eden Çelik, taşeron işçilik uygulamasının 1936'dan beri uygulandığını, birçok ülkede de tercih edildiğini, burada emeğin konumu ve istismarıyla ilgili uygulamaların ortadan kalkması gerektiğini söyledi.
Çıkarttıkları yasayla taşeron işçilikle ilgili keyfi birçok uygulamayı disipline ettiklerini dile getiren Çelik, Bakanlar Kurulu'nun yayınlayacağı yardımcı işler dışında hizmet alımının önüne geçilmesinin hedeflendiğini kaydetti.
Çelik, taşeron işçi statüsünde kamuda çalıştırılan ve mahkeme tarafından asıl işi yaptıkları kararlaştırılan işçilerin kadroya alınması ya da tazminatının ödenmesi ile ilgili nihai bir noktaya gelindiğini bildirdi.
Taşeronlaşmanın devlete maliyetinin daha fazla olduğu yönündeki tespitlere katıldığını belirten Çelik, "Çünkü 761 bin civarında taşeron var. Bu düzenleme buradaki aksaklıkları giderecek. Belki de o seviyelerde çalışana ihtiyaç olmayacak. Asıl kadrolarda meydana gelecek boşluklar doldurulacak. Hizmet alımında yapılacak elaman sayısı da belirlenecek ve daha az sayıda hizmet alımı olacak" dedi.
KIDEM TAZMİNATI SENDİKALARLA GÖRÜŞÜLÜYOR
Bakanlığın kıdem tazminatının fona devredilmesiyle ilgili bir çalışmasının olup olmadığı yönündeki bir soru üzerine Çelik, şu yanıtı verdi:
"Ben burada emekten yanayım. Siz de söylüyorsunuz yürüyüş yapacaklar diye. Kim yürüyüş yapacak? İşçi. Neden? Tazminatı alamadığı için. Neden? İşyeri kapandığı için. Neden? İşyerinde kaza olduğu için. Şimdi bizim işçimizin tazminatının güvence altına alınması gerekiyor. Sendikalarla benim görüşmem devam ediyor, İşçinin kendi bireysel hesabında eğer bunu garanti alabilirsek bu dönemde bunun çıkmasının çok hayati olduğuna inanıyorum. Neden? İşçi lehine bunu söylüyorum. Aksi takdirde birçok işçinin, yüzde 90'lara varan işçi kesimin, emekçinin bu tazminatı alamadığını her gün muhalefetiyle iktidarıyla yaşamak durumunda değilim. Madem yasa koyucu burası, sağlıklı bir şekilde hiçbir hak kaybına mahal vermeden bu sorunu çözmemiz inancı içerisindeyim."