AA muhabirinin TÜİK verilerinden derlediği bilgiye göre, kasım ayında tüketici güven endeksi bir önceki aya göre yüzde 22,9 artışla tüm zamanların en hızlı yükselişini gösterdi. Tüketici güven endeksi kasımda 77,1 ile yaklaşık 1,5 yılın en yükseğine ulaştı. Ekim ayında endeks 62,8 düzeyindeydi.
Tüketicilerin kişisel mali durumları, genel ekonomiye ilişkin mevcut durum değerlendirmeleri, gelecek dönem beklentileri ile yakın gelecekteki harcama ve tasarruf eğilimlerinin ölçülmesini amaçlayan tüketici güven endeksi, 2004 yılından bu yana her ay düzenli olarak açıklanıyor.
Küresel ekonomi ve finansal koşullara ilişkin belirsizliklerin tavan yaptığı 2015 yılında, Türkiye'de özellikle gerçekleştirilen iki genel seçim arasındaki siyasi belirsizlik, terör olayları ve yakın coğrafyadaki jeopolitik risklerin etkisiyle tüketici güveni 6,5 yılın en düşük seviyelerini görmüştü. Bu yılın eylül ayında tüketici güven endeksi 58,5 ile 2009 ocak ayından bu yana gördüğü en düşük seviyesine gerilemişti.
7 Haziran seçimleri sonrasında hiçbir partinin tek başına hükümeti kuracak çoğunluğu elde edememesi ve sonrasında koalisyon görüşmelerinin sonuçsuz kalması tüketicileri ve iş dünyasını daha ihtiyatlı davranmaya yöneltti. Böylece hem tüketim hem de yatırım planları ötelendi. 1 Kasım seçiminde AK Parti'nin tek başına güçlü bir hükümet kuracak çoğunluğu elde etmesi ekonomik ve siyasi alanda istikrarın yeniden canlanmasını sağladı.
Erken seçimin ardından 2 haftalık süreçte 4 bin 314 hane ile yapılan görüşmede elde edilen sonuçlar, tüketicilerin gelecek 12 aylık süreçte siyasi istikrar nedeniyle ekonomiye olan güvenin yükseldiğine işaret ediyor.
Küresel finans krizinin etkilerinin en sert görüldüğü 2008 yılında tüketici güven endeksi gerilemiş ve ABD Merkez Bankası'nın (Fed) parasal genişleme adımlarını artmasıyla 2009 başından itibaren yükselişe geçti. Tüketici güven endeksi 2009 Nisan'da bir önceki aya göre yüzde 9,7 yükselişle, verinin açıklandığı süreçteki en yüksek 2. artışı göstermişti.
Analistler, seçimden tek başına iktidar kuracak çoğunluğun çıkmasının başta tüketiciler olmak üzere hem iş dünyası hem de yabancı yatırımcılar açısından istikrar anlamına geldiğini belirtiyor.
Tüketicilerin önünü göremediği zaman ilk olarak tüketim harcamalarını kıstığını ya da ertelediğini ifade eden analistler, yerli ve yabancı yatırımcıların ise güvenilir yatırım ortamlarının oluşmadığı durumlarda daha güvenilir piyasalara yöneldiğini kaydediyor.
Analistler, seçimin ardından siyasi istikrarın ekonomik istikrarı da beraberinde getireceğine dikkati çekerek, yatırım ortamının iyileşeceği beklentisi ile hem tüketicilerin hem de yatırımcıların gelecek 12 aylık süreçte ertelenmiş tüketim ve yatırımlarını hayata geçireceklerini öngörüyor.
AA
14.3ºC
Ankara
