Açık 12.9ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Gündem
17.03.2014 16:34

"19 kişi tespit edildi"

Başbakan Yardımcısı Atalay, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

"19 kişi tespit edildi"

Özel bir televizyon programına konuk olan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay gündeme ilişkin soruları açıkladı.

AK Parti'nin oy oranının sorulması üzerine Atalay, "Son araştırmada bizim yerel seçim ile genel seçim trendimiz birleşti. Yüzde 49.2 yerel seçim, yüzde 49.7 genel seçim. Bir anlamda yüzde 50. Önümüze çıkan bu" cevabını verdi.

"Bu saatten sonra çok ciddi aşağı veya yukarı oynama olabilir mi?" sorusunu, Atalay, "Bu işi yürütenler, sosyologlar, siyaset bilimciler, kamuoyu araştırması uzmanları şöyle bakarız; son bir haftaya kadar tedbirliyiz. Çok sürpriz gelişmeler olmazsa bir hafta kala biz genelde seçim sonucumuzu tahmin ederek açıklarız. Geçen seçimde öyle olmuştu. Şu anda iki araştırma daha gelecek. O iki araştırmayla, bu trend önemli. Trende bakarız, hepsini değerlendirerek bir tahminde bulunuruz ve onu da sizlere açıklarız. Ve o genelde de tutar" diye yanıtladı.

KONUŞMASININ İÇERİĞİNE BAKTIM

"Fethullah Gülen'in bugün bir gazetede yayımlanan röportajı hakkında ne düşünüyorsunuz?" sorusu üzerine Atalay, "Bugünkü konuşmanın içeriğine de baktım. 28 Şubat sürecinde hangi çabaları göstermişler vesaire. Yani hem Türkiye için hem İslam dünyası için çok çetin bir ortam yaşıyoruz. Baktığınızda tabi artık bir dini otorite veya bir grubun dini lideri yok. Bu günkü gazeteyi de söylüyorum, bundan önceki o lanet seansını, daha önce yapılanları, telefon konuşmalarını, hepsini bir araya getirdiğimizde ortada bir siyasi liderlik var artık. Onlar her ne kadar öyle deseler de orada, kendilerinin şu anda yaptıkları" yanıtını verdi.

Bu yapının şu anda Kırıkkale'de broşür dağıttığını tespit ettiklerini belirten Atalay, şöyle devam etti:

"Hepimize hakaret, yalan, iftira... Şimdi bu yeni değil. Benim şahsımla ilgili o kadar hakaretler oldu ki. Yalan, iftira bütün bunları yaptıktan sonra çıkıp öyle şey yapmak... Aynı gazeteye ben bugün baktım, o vesileyle gazetenin diğer yazarlarına da baktım. Çok fazla doğrusu bakmıyorum, fırsatım da olmuyor. O yazı dışında, konuşma dışında her tarafı nefret ve hakaret dolu. Kime? Başbakana, AK Parti'ye, hükümetimize... Şimdi şöyle diyor: 'bir dini kesime, hiçbir dönem bu kadar hakaret olmamış' falan. Bu kadar Türkiye'yi değiştiren, dini özgürlükler, ibadet özgürlüğü, kıyafet özgürlüğü, devletin bütün okullarında dini eğitimin geliştiği, Türkiye'nin çok güzel, açık, berrak kendi dinini hangi kesimden olursa olsun yaşadığı bir ortamda, dini hizmet verdiğini deklare eden, bu yönde olduğu ifade edilen bir cemaat, böyle bir iktidara savaş açıyor, komplo kuruyor, darbe teşebbüsü, 17 Aralık'ı, 25 Aralık'ı yapıyor. Sanki istihbarat örgütü gibi zaten, herkesle, hepimizle ilgili iftiralar yayınlıyor, ses tapeleri, montajlar, görüntüler vesaire... Şu anda CHP ile ittifak içinde. Nerede CHP'ye oy verilir? CHP Genel Başkanı'na veriler veriyorlar, 'aman şunları kullanın' diye. Böyle bir politika yürütüyor. Orada, bugünkü gazetedeki söylemle, yürüyen çok farklı. Onun için o güvenilirlik artık kalmadı. Yani mitinglerin dili biraz da bunu söylüyor. Dikkat edin dün İzmir'de Konak'tan Narlıdere'ye kadar insan seli her taraf. Bu normal değil. İzmirli rahatına da düşkündür, öyle mitinge falan kolay gitmez. Liderlerin artık hepsinin ekranda görünür olduğu, iletişimin arttığı bir dönem. Bu kadar insan gidiyor."

ARTIK GELİŞME ALANI BİTMİŞTİR

Röportajdaki "Kumpas lafı bir ayak oyunuydu, kendi yaptıklarını cemaate fatura etmeye kalktılar. İzah edilemeyen her şeyi cemaate yıkmak gibi refleks var" ifadelerinin hatırlatılması üzerine Atalay, "Bütün bunları millet çok iyi takip ediyor ve Başbakanımızın ifadesiyle bu bir örgüt. Emniyet teşkilatı içinde, yargıda vesaire halen devam ediyor. Pek çok şey yapıyorlar, güvenilirliği kalmadı. Ve toplumda artık gelişme alanı bitmiştir" dedi.

Paralel yapıya ilişkin çok soruşturmanın olacağını belirten Atalay, şunları kaydetti:

"Şu anda hem istihbarat teşkilatı, emniyet teşkilatı, hem MİT, hem Ulaştırma Bakanlığı, TİB, hem Adalet Bakanlığı... O milyonlarca dinleme kararlarını hangi hakimler böyle incelemeden verdiler? Bu kadar insanımızın hayatına nasıl girdiler? İnsanımızı adeta dinlenme hastası haline getirdiler. Ve insanın özeline bu kadar indiler. Hepimizin çoluk çocuğuna kadar, ev ortamımıza kadar böyle sinsice girdiler, oralardaki mahremiyetleri ihlal ettiler. Devletin en dinlenemez kriptolu telefonlarını, en mahrem konularının, devlet sırlarının konuşulduğu kriptolu telefonları dinlediler. Bunlar casusluk şeyinde. Şu anda çok geniş bir çalışma var. Dün CHP'nin Genel Başkanı da bizim adımızı kullanarak yalan yanlış bilgi veriyor. Bizim söylediğimiz, Başbakanın konutuyla, böcek konusuyla ilgili tespit edildi, şu anda 19 kişi değişik illerde, yurt dışında olanlar da var. Bunların emniyet teşkilatıyla ilişkilerinin kesilmesi için idari işlem sürüyor, ondan sonra da dava başlayacak. Ama ayrıca bunun dışında pek çok yerde çalışma var. O yüz binlerce dinleme kararını, hiçbir gerekçe olmadan veren hakimler de dahil, bunlar masaya yatırılacak. Bütün birimlerde özellikle 2011'in ikinci yarısından itibaren, 2012 ve 2013'te çok fecaat şeyler yapılmış. Dinlemeler, sorumsuzca dinleme kararları, yani kişilerin bu kadar korumasız, en mahrem konularına falan girilmesi... Bunlar affedilir şeyler değil. Bunun ne dinle ne diyanetle ne ciddiyetle ne siyasetle ne insanlıkla bağdaşır bir tarafı yok ve bunları yapmışlar. Bu artık bir dini grup olmaktan öte bir korku odağı olmuş. İş adamları, herkes 'acaba benimle ilgili de bir şey var mı?' diye korkmaya başlamış. Ve bunlar bir kısmı için şantaj olarak kullanılmış, kullanılıyor hala. 'Hiçbir dönemde bu kadar baskı, haksızlık yapılmadı' gibi savunmalarla bunun artık topluma izahı yok. Ve toplum bunu çok iyi kavradı. Bu mitingler bunun dili."

AA
 

Sıradaki Haber
Gül devlet töreniyle karşılandı
Yükleniyor lütfen bekleyiniz