Çok Bulutlu 19.5ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Yaşam
TRT Haber 28.01.2022 11:36

Ege depremleri mercek altında

Son haftalarda Ege Denizi’nde sıkça yaşanan sarsıntılar endişe yaratıyor. Kuzey Ege’deki farklı tektonik zonların sürekli deprem üretmesinin olağan olduğunu söyleyen uzmanlara göre sarsıntıların Marmara depremini tetiklemesi mümkün görünmüyor.

Ege depremleri mercek altında

Ege Denizi’nde art arda meydana gelen depremler tedirginliğe sebep oluyor. Akıllara ilk gelen ise, bu depremlerin ardından daha büyük sarsıntıların yaşanma ihtimali… Konuyla ilgili pek çok değerlendirme yapılıyor. Kimi değerlendirmelere göre bu sarsıntılar olağan; kimilerine göre ise beklenen Marmara depreminin ayak sesleri.

Deprem ülkesi Türkiye’de hemen her gün irili ufaklı çok sayıda yer sarsıntısı kayıtlara geçiyor. Bu sarsıntılar ne anlama geliyor? Özellikle Ege Denizi’nde yaşanan sarsıntılar bir işaret mi? Ege depremleri Marmara'yı tetikler mi? Kocaeli Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şerif Barış, TRT Haber’e anlattı.

Ege depremleri mercek altında

Tektonik hareketler deprem üretiyor

Türkiye’nin Yunanistan’ın da dahil olduğu Alp-Himalaya aktif tektonik kuşağı üzerinde yer aldığını söyleyen Prof. Dr. Barış, “Bu tektonik zon dünyanın en aktif, en hareketli zonlarından birisi. Teknotik hareketlerin olduğu yerlerde sık sık deprem olur” diyor.

Gelelim Ege’de art arda yaşanan depremlere… “Kuzey Ege’de farklı tektonik zonlar var. Bunlar sürekli deprem üretiyor” vurgusu yapan Prof. Dr. Barış, sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Kuzey Anadolu fay zonu Alp-Himalaya kuşağındaki ülkelerde belirli başka fay zonlarıyla beraber, deprem etkinliğini sürdürmekte. Yunanistan’da, Kuzey Ege’de ve Güney Ege’de farklı tektonik rejimler, farklı tektonik sistemler var. Bunlar sürekli hareket halinde gerilme biriktiriyor. Bu gerilmeler de depremlerle sonuçlanmak durumunda. Orta büyüklükteki depremlerin olması gayet normal.”

Fotoğraf: AA Arşiv/ Merkez üssü Ege Denizi'nin Seferihisar açıkları olan 6,6 büyüklüğündeki depremin ardından pek çok ev kullanılamaz hale geldi.[Fotoğraf: AA Arşiv/ Merkez üssü Ege Denizi'nin Seferihisar açıkları olan 6,6 büyüklüğündeki depremin ardından pek çok ev kullanılamaz hale geldi.]

Bu depremler öncü mü?

Prof. Dr. Barış, bu noktada akıllara gelen “Bu depremler öncü mü?” sorusuna da açıklık getiriyor:

“Dünyada ve Türkiye’de orta büyüklükteki depremlerden sonra büyük deprem olma olasılığı biraz daha düşüktür. Türkiye’de bugüne kadar olan büyük depremlerin hemen hemen yüzde 90’ından fazlasının öncü deprem etkinliği yoktur. Birdenbire büyük bir deprem olarak meydana gelir. Öncü depremler, insanların küçük hissettiği depremler değildir. Orta büyüklükte -4, 4,5 hatta 5 gibi- bir deprem olması, onun arkasından bir hafta, 15 gün sonra aynı bölgede daha büyük bir deprem olması gerekir. 1995 Dinar, 2019 Elazığ depremleri öncü deprem aktivitesi gösterip meydana gelmişti. Ama biz öncü depremi, ondan daha büyük bir deprem olduktan sonra fark ederiz.”

Fotoğraf: AA Arşiv/ Merkez üssü Ege Denizi'nin Seferihisar açıkları olan 6,6 büyüklüğündeki depremin ardından enkazda arama kurtarma çalışmaları.[Fotoğraf: AA Arşiv/ Merkez üssü Ege Denizi'nin Seferihisar açıkları olan 6,6 büyüklüğündeki depremin ardından enkazda arama kurtarma çalışmaları.]

“Ege’deki depremler Marmara’yı etkilemiyor”

Prof. Dr. Barış Ege’de meydana gelen depremlerin, beklenen Marmara depremine bir etkisi olmayacağının altını çiziyor. Bu konuda yapılan tartışmalara şu açıklamayı getiriyor:

“Büyük depremlerden sonra açığa çıkan gerilme, fayın her iki ucuna aktarılır. Dolayısıyla 1999 depreminden sonra fayın doğu ucuna ve batı ucuna gerilme aktarmıştır. O yüzden Düzce depremi üç ay içinde meydana geldi. Kuzey Ege’deki bir deprem 350-400 kilometre uzaklıkta Marmara gibi bir yere gerilme aktaramaz. Gerilme aktarımı özellikle sismologların belirli bir fay boyu, deprem etkinliği, deprem sayıları gibi bilimsel verilerle yapılan bir çalışma sonucunda ortaya çıkar. Deprem olur olmaz, ‘Burayı tetikler, gerilme aktardı, Marmara’yı tetikler’ gibi bir söylem kesinlikle doğru değil.”

“Her yıl 4’ten büyük 60 deprem oluyor”

Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Barış sözlerini, “Her yıl 4'ten büyük ortalama 60 deprem oluyor. Yani ortalama her hafta Türkiye’de orta büyüklükte bir deprem oluyor. Dünyanın birçok levha sınırında aynı anda depremler olmaktadır. Ve bu depremlerin birbirini tetiklemesi gibi bir durum söz konusu değildir. Deprem sırasında ve sonrasında doğru davranışları öğrenirsek korkmamıza gerek yok” şeklinde noktalıyor.

  

Sıradaki Haber
Enerjiyi kullanmakta ‘pasif evler’
Yükleniyor lütfen bekleyiniz