Kültürel diplomasimiz değerlendirildi

Güney Kaliforniya Üniversitesi (USC) Annenberg İletişim ve Gazetecilik Akademisi'ne bağlı Kamu Diplomasisi Merkezi (CPD) tarafından düzenlenen "Kültürel Diplomaside Yeni Dönem" konulu konferansta, Türkiye'nin kültürel diplomasi politikaları değerlendirildi.

Bu yıl onuncusu düzenlenen konferansta, Türkiye'nin yanı sıra gelişen ekonomilerden Çin, Rusya, Hindistan, Endonezya, Meksika ve Nijerya'daki kültürel diplomasi çalışmaları ele alındı.

Konferansta bir sunum yapan Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Senem Çevik, Türkiye'nin kültürel diplomasisinin devlet ve devlet dışı aktörler tarafından yürütüldüğünü belirterek, 2010 yılında kurulan Başbakanlık Kamu Diplomasisi Koordinatörlüğü'nün Türkiye'de kamu diplomasisi stratejilerinin kurumsallaşması yönünde ilk adım olduğunu söyledi.

Çevik, "Türkiye'de kamusal alanda başlıca kültür diplomasisi aktörleri 30'dan fazla kültür merkezi ile faaliyet gösteren Yunus Emre Enstitüsü ve Türkiye Bursları projesidir. Bunun yanı sıra Dışişleri Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı, TİKA ve AFAD da kültürel diplomasi konusunda faaliyet göstermektedir" dedi.

Kültürel diplomaside devlet dışı aktör olarak, bugün tüm dünyada 100'ün üzerinde ülkeye ihraç edilen Türk dizilerinin önemine değinen Çevik, dizilerin Türkiye için ciddi bir ekonomik gelir kaynağı haline geldiğini kaydetti.

Çevik, özellikle Türkiye'nin yakın coğrafyasında izlenme rekoru kıran dizilerin, bu coğrafyalardaki gençler ve kadınlar üzerindeki olası etkilerinin yakından incelenmesi gerektiğini dile getirerek, ''Görüldüğü kadarıyla bu diziler sosyolojik bir değişimi uzun vadede tetikleme kapasitesine sahip. Diziler gibi popüler kültür ürünleri, toplumları izlenme oranlarıyla doğru orantılı bir şekilde etkileyebilmektedir" ifadesini kullandı.

Konferansın ''Yumuşak Güç Olarak Çin'in Globalleşmesi'' başlığıyla Çin'in ele alındığı bölümde ise Amerikan Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Rhonda Zaharna, ABD ve Avrupa'da hızla yayılan Konfüçyüs Enstitülerinin yeni olmasına karşın gösterdiği hızlı gelişme ve başarısının ardında Çin diplomasisinin tarihten bu yana öncelikle kültür yoluyla yürütülmesinin olduğunu söyledi.

"Film Yoluyla Diyalog" başlığı taşıyan son bölümde konuşan Los Angeles Türk Film Festivali (LATFF) kurucu ortağı ve uluslararası ilişkiler sorumlusu YaseminYılmaz, festivalin sadece gösterilen filmlerle sınırlı olmadığına dikkati çekerek, ''Türkiye'den önemli yönetmen ve sanatçıları konuk ederek, Amerikan izleyicisinin Türk film sektörünü daha yakından tanımasını sağlıyoruz. Konukları sadece film sektörümüz değil aynı zamanda ülkemiz ve kültürümüz hakkında da bilgilendiren bir tecrübe bu" diye konuştu.

Konferansta ayrıca, Los Angeles'ta gerçekleştirilen Polonya, Nijerya ve Meksika film festivallerinin sunumlarına da yer verildi.