Cinsiyet farkı uyku ihtiyacını etkiliyor

Uluslararası Uyku Bilimleri ve Teknolojileri Birliği (ISSTA) Başkanı Prof. Dr. Thomas Penzel, "Kadınların genetik olarak 20-30 dakika daha fazla uykuya ihtiyacı oluyor ancak bunu gerçekleştiremedikleri için kendilerini bir parça yorgun hissedebiliyorlar" dedi.

ISSTA desteğiyle Dokuz Eylül Üniversitesi'nde düzenlenen 3. Uluslararası Uyku Teknolojileri Birliği Toplantısı'na katılan Prof. Dr. Penzel, modern çağ insanı ve uyku sorunu hakkında AA muhabirine açıklamada bulundu.

Penzel, insanların zamanı daha etkili ve verimli kullanmak istediğini, iyi bir çalışma hayatı, sosyal yaşam veya tatil günü için hazır olmaya çalıştığını anlattı.

Daha verimli bir yaşam için günün her dakikasını kullanmaya çabalayan kişinin uykusunun da bu durumdan etkilendiğini ifade eden Thomas Penzel, "Etkili olma çabası uykuya da yansıyor. İstiyoruz ki uykumuz da sağlıklı olsun ve kısa sürsün. Ama bu o kadar basit değil" dedi.

Uyku konusunda daha fazla şey öğrenmek gerektiğine dikkati çeken Penzel, iyi bir uykunun sağlık açısından büyük önem taşıdığını belirtti.

- "Uyku problemi yaşayan insan sayısı artıyor"

Geçmişte insanların uykuya daha fazla zaman ayırabildiğini, gün içinde küçük uyku zamanları yaratabildiğini, "siesta" yapabildiğini dile getiren Penzel, günümüzde ise sürekli çalışan, yetişme ve zaman stresi altındaki insan için aynı imkanın söz konusu olmadığını dile getirdi.

Uyku problemi yaşayan insanların geçmişe göre daha fazla olduğunu ifade eden Thomas Penzel, "Araştırmalar, son 50 yılda geceleri uyku süresinin yaklaşık 1 saat kısaldığını gösteriyor ve bu nedenle uyku problemi yaşayan kişi sayısı da artıyor" dedi.

- Cinsiyet farkı uyku ihtiyacını etkiliyor

Araştırmaların ortaya çıkardığı bir diğer sonucun da cinsiyet farkının uyku süresi ihtiyacı üzerindeki etkisi olduğunu belirten Prof. Dr. Penzel, kadınların erkeklerden 20-30 dakika daha fazla uykuya gereksinimi olduğunu söyledi.

Zamanı verimli kullanma çabası nedeniyle birçok kadının ihtiyacı olan uykuyu alamadığını ifade eden Penzel, yeterli uyuyamayan kadının da gün içinde bir parça yorgun olduğunu kaydetti.

Kadınların erkeklerden daha uzun uyuma ihtiyacını "genetik" olarak açıklayan Prof. Dr. Penzel, "Bunun nedenini bugün tam olarak bilemiyoruz" dedi.

- Yaşa göre de uyku saatleri farklı

Uyku ihtiyacının cinsiyetin yanı sıra yaşa bağlı olarak da değiştiğini ifade eden Penzel, 3 aylık bir bebeğin 16 saat uyuması gerekirken 1-2 yaşlarında bu sürenin 12 saate indiğini anlattı.

İdeal uyku zamanının 20 yaşına kadar giderek kısaldığını dile getiren Thomas Penzel, "ergenlik döneminin" ise bu genellemenin dışında olduğunu, bu dönemde insanların daha uzun süreli uyuması gerektiğini kaydetti.

Bir çocuk için 10 yaşındayken 8-10 saat uykunun yeterli olabileceğini aktaran Penzel, "Ergenlik döneminde ise bu süre daha uzun olabiliyor. Bu nedenle ergenlik dönemindeki birçok öğrenci derslerde uykulu olabiliyor" diye konuştu.

- "Uyku ve çalışma ortamlarını ayırın" uyarısı

İdeal uyku süresinin kişiden kişiye değişebildiğini, bazı insanlar için 5 saatin yeterli olabileceğini, uzun uykuya ihtiyacı olanlarda bu sürenin 10 saate çıkabileceğini kaydeden Penzel, "7-8 saatte uykusunu alan da var, 5 saat ya da 10 saat uyuyan da. Bu durum, kişilere göre değişiyor. Son derece önemli olan şey ise kişisel uyku süresini bulabilmektir. En uygun olanı tatil günlerinde kişisel uyku süresini ortaya çıkarmaktır" diye konuştu.

Cep telefonuyla yatağa gitmenin, yatakta uzun süre televizyon seyretmenin, yemek yemenin veya çalışmanın uyku üzerinde olumsuz etkisi olduğuna da dikkati çeken Penzel, "Uyku ve çalışma ortamlarını ayırmalıyız" uyarısında bulundu.

AA