Az Bulutlu 17ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Kültür-Sanat
AA 18.01.2015 00:23

"Esas vazifemiz, medeniyetimizi yeniden inşa etmektir"

Meselemiz sadece yollar, hanlar, köprüler inşa etmek, fabrikalar kurmak, havaalanları yapmak değildir

"Esas vazifemiz, medeniyetimizi yeniden inşa etmektir"
Kurtulmuş, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesince Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Sebebin Erdemi Erdem Bayazıt" adlı belgesel filmin galasında yaptığı konuşmada, "Yedi Güzel Adam"a Kahramanmaraş'ın sahip çıktığını, Türkiye'nin bağrına bastığını söyledi.
 
Ülkede 150 yıldır, "İslam mani-i terakki midir, değil midir? Sahip olduğumuz medeniyet değerleri gelişmeye engel midir değil, midir?" cümlesi etrafından mücadeleler verildiğini belirten Kurtulmuş, "mütegallibe" denilen bir kısım zihniyet mensuplarının "Evet engeldir" görüşünü uzun yıllar savunduğunu dile getirdi.
 
Bu zihniyet mensuplarının, "engeldir" demekle kalmayıp bu medeniyetin dirilmesini engelleyecek ne varsa onları da yapmaktan geri durmadığını vurgulayan Kurtulmuş, "Kendi köklerine, kendi inançlarına, kendi değerlerine, kendi şiirlerine, kendi şehirlerine, kendilerine ait ne varsa hepsine karşı durdular. Sadece şekilden ibaret bir modernleşmeyi çağdaşlaşma olarak, Batılılaşma olarak milletin önün koydular. Böyle olunca da kendilerini millete ait hissetmediler. Milletle aralarındaki mesafe giderek açıldı" diye konuştu.
 
Erdem Bayazıt'ın, kendinden menkul bir Erdem Bayazıt olmadığını ifade eden Kurtulmuş, Sezai Karakoç, Nuri Pakdil, Mehmet Akif İnan, Rasim Özdenören, Alaeddin Özdenören, çok genç yaşta hayatını kaybeden Cahit Zarifoğlu'nun da sadece kendisinden menkul insanlar olmadığını bildirdi.
 
Kurtulmuş, Bayazıt'ın, kendisinden önce gelenlerin fikri, siyasi izlerini başka şekilde takip eden büyük bir şahsiyet olduğunu kaydeden Kurtulmuş, "Bizler de çok şükür gençlik ve çocukluk yıllarımızda, Necip Fazıl rahmetliyi ilk izlediğimde konferansını dinlediğimde belki 10-12 yaşlarındaydım, büyük isimlerin hepsini dinlemek ve izlemek imkanına sahip olduk. Hepimize etkileri oldu. Hele de 'Yedi Güzel Adam'ı etrafından toplayan Mavera dergisinin sadece bir edebiyat dergisi olarak değil, bir erdem dergisi olarak da neslimizin üzerinde etkileri unutulmazdır" ifadesini kullandı.
 
"En az 150-200 yıllık derin uykudan uyandık"
 
"Adam yokluğu" dönemlerinde bir büyük adam, ahlak, fikir ve erdem abidesi olarak ortaya çıkan Sezai Karakoç'un "Diriliş" muştusunun herkesin tarihle bağını kuran en önemli meselelerinden biri olduğuna işaret eden Kurtulmuş, Türkiye'de milletin en az 150-200 yıllık derin uykudan uyandığını belirtti.
 
Bu uyanışın kolay olmadığına dikkati çeken Kurtulmuş, her alanda son derece canlı, güçlü ve fedakarca çalışmalarla bunun gerçekleştirildiğini anlattı. Kurtulmuş, şöyle konuştu:
 
"Meselemiz sadece yollar, hanlar, köprüler inşa etmek, fabrikalar kurmak, havaalanları yapmak değildir. Bunları tabii ki yapacağız. Esas vazifemiz, medeniyetimizi yeniden ihya ve inşa etmektir. Medeniyetin inşası ise medeniyet fikrine sahip genç nesillerin üzerinde yükselecek olan ameliyedir. Bu memlekette insanların sadece inançlarını dile getirdiği için ne kadar horlandığı, ne kadar aşağılandığı dönemleri yaşadık. İmam Hatip Liselerinin kapandığı dönemi yaşadık. Başörtüsü yüzünden insanlara zulmedildiği dönemleri yaşadık. Evlerde insanların kitap okuyor diye yakalanıp içeriye atıldıkları dönemleri yaşadık. İnsanlarla inançlarından dolayı alay edildiği dönemleri yaşadık. Çok şükür şimdi bunlar geride kaldı. Köprünün altından çok sular geçti. Şimdi yeni Türkiye dediğimiz şey işte bu dönemin başlangıcıdır. Tarihçi Fernand Braudel, 'Büyük İslam medeniyetinin birinci yürüyüşü Peygamber ve Hulefa-i Raşidin dönemi, ikinci büyük yürüyüşü Selçuklu ve Osmanlı dönemiydi' demişti. Ben de buna bir şey ilave ediyorum. Yeni Türkiye dediğimiz bu şey, aslında büyük medeniyetimizin üçüncü büyük yürüyüşünün başlangıcıdır. Hayırlı uğurlu olsun."
 
Belgesel filmin izletilmesiyle sona eren galaya, AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, Genel Sekreteri Haluk İpek, Kahramanmaraş Milletvekilleri Erdem Bayazıt'ın kızı Sevde Bayazıt Kaçar ile Sıtkı Güvenç'in yanı sıra Kahramanmaraş Valisi Mustafa Hakan Güvençer, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, Nuri Pakdil ve Rasim Özdenören, TRT 1 kanalında yayınlanan "Yedi Güzel Adam" dizisinin bazı oyuncuları, daire müdürleri, belediye başkanları, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
Sıradaki Haber
"Arap Ekranının Hanımefendisi" öldü
Yükleniyor lütfen bekleyiniz