Çok Bulutlu 22.3ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Kültür-Sanat
05.09.2014 12:13

Arkeologları şaşırtan buluntu

Anadolu'da rastlanmayan, hekatompedos yapısına rastlandığı bildirildi.

Arkeologları şaşırtan buluntu

Yüzey araştırmalarından sonra kapsamlı kazı çalışmalarının başlatıldığı Aspendos Antik Kenti'nde, büyüklüğüyle benzerine bugüne kadar Anadolu'da rastlanmayan, tapınaklarda kült heykellerin bulunduğu hekatompedos yapısına rastlandığı bildirildi.

Antalya'nın Serik ilçesi sınırlarında bulunan 2 bin yıllık Aspendos Antik Tiyatrosu, zaman zaman sanatsal ve kültürel organizasyona ev sahipliği yapıyor. Kente gelen turistlerin en çok ziyaret ettiği tarihi yapılar arasında yer alan antik tiyatronun içinde bulunduğu Aspendos Antik Kenti ise yeterince tanınmıyor. İlk kez 2008 yılında yüzey araştırması olarak başlayan Aspendos Antik Kenti kazıları, Hacettepe Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Veli Köse başkanlığında daha kapsamlı hale getirildi. Kazılar, bu sezon, doğu düzlüğü, dükkan alanları ve Roma bazilikasında devam ediyor.

"Anadolu'da benzeri yok" Doç. Dr. Veli Köse, yaptığı açıklamada, son üç yıllık çalışmaların en önemli buluntusunun jeofizik çalışmalar neticesinde tespit edilen ve halen toprak altında bulunan apsisli bir hekatompedos yapısı (Tapınaklarda kült heykelinin bulunduğu mekanın sütunlarla çevrili olan kısmı) olduğunu bildirdi. Bu büyüklükteki bir yapının benzerine Anadolu'da rastlanmadığını, az da olsa örneklerinin Yunanistan'da bulunduğunu belirten Köse, "Bu buluntu ve 2013 sezonunda agoranın batısında yer alan erken Demir Çağı'na tarihlenen seramik ve pişmiş toprak heykelcikler, Aspendos'un tarihini en az 500-600 yıl daha erkene çekmektedir" dedi. 

"Kent tiyatronun hemen arkasında" Kazıların, Aspendos'un sadece tiyatrosuyla bilinen ününe gölge düşürmeyeceğini ifade eden Köse, çalışmaların, kentin antik yaşantısına ışık tutacağının altını çizdi. Aspendos Tiyatrosu'nun yurt içi ve yurt dışında tanındığını vurgulayan Köse, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bazıları tiyatroya bakarak, burada kazıların bitmiş olduğunu sanıyordu. Herkes sadece tiyatroyu gördüğü için bunu söylüyordu. Tiyatro Aspendos'u ünlendiren bir yapı ancak asıl kent, tiyatronun hemen arka tarafındaki tepenin üzerinde. Meclisi, pazar alanı ve diğer antik şehirlerde görülen abidevi yapılar burada görkemli bir şekilde yer almakta. Aspendos'un hiç bilinmeyen yönlerini ortaya çıkarmayı amaçlıyoruz. Antik kentin yeniden ortaya çıkarılması için çevre düzenleme çalışmaları yapılıyor. Büyük bir bölümü otlar ve çalılıklar altında kalan yapılar yüzeyin temizlenmesiyle ortaya çıktı. Önümüzdeki kazı dönemlerinde buradan çok daha fazla bizleri şaşırtan eserler çıkmasını bekliyoruz."

 Roma bazilikasındaki sütunlar dikkate değer Doç. Dr. Veli Köse, bu yıl kente girişe izin veren doğu kapısının hemen batısında yer alan doğu düzlüğünde çalıştıklarını, altında kanalizasyon kanalı bulunan caddenin doğu kenarında genişletme kazıları yapıldığını ifade etti. İki katlı dükkan olduğu düşünülen komplekste de çalışmalarının sürdüğünü belirten Köse, bu komplekste kuzeyden 7 ve 8. dükkanların kazıldığını kaydetti. Köse, "Henüz kazısı tamamıyla bitirilmese de odaların portikosunda (sundurma) mozaik olduğu tespit edilmiştir. Odalarda bazı bronz sikkeler ve baklava formunda tuğlalara da rastlandı" dedi. Roma bazilikasında da kazıların sürdüğünü anlatan Köse, duvar ve döşeme benzeri kalıntıların, bu alanın geç antik dönemde de kullanılmış olduğuna işaret ettiğini bildirdi. Bu sezonun en önemli buluntularından birinin Roma bazilikasındaki galerilerinden birinde bulunan sütun kaidesi olduğunu belirten Köse, kaidenin süslemesinden dolayı milattan sonra 1. yüzyıl başlarına tarihlenebileceğini söyledi.

Sıradaki Haber
Köşk'ün 91 yıllık serüveni
Yükleniyor lütfen bekleyiniz