"Kimse karşımıza Kürtlükle, Türklükle çıkmasın"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Mardin'in Midyat ve Kızıltepe ilçelerinde idi. Başbakan Erdoğan iki ilçede de toplu açılış törenlerine katıldı.

Başbakan, Mardin'de, terörün çözümüne yönelik çabaları değerlendirdi.

Erdoğan, "Bu süreç bir çözüm sürecidir. Bu süreçte kimse bizim karşımıza Kürtlükle çıkmasın. Türklükle de çıkmasın. Biz her türlü milliyetçiliği ayaklarının altına almış bir iktidarız." dedi.

Başbakan Erdoğan, terörün çözümü konusunda umutların arttığını belirtti.

Başbakan, "Türkiye'nin tamamında çok büyük bir umut atmosferi oluştu. Bu kalabalık bir şeyi haykırıyor. Sizler umudu haykırırken Rize'de de aynı umut haykırılıyor. Sizler umutluysanız Ankara da o kadar umutlu. Bu umudu heba etmeyelim. Süreci heba etmek isteyenlere fırsat tanımayalım. Düşmanları değil anneleri babaları kadınları sevindirelim." şeklinde konuştu.

Son günlerde terör yandaşlarının kepenk kapattırma eylemlerine itibar edilmemesi gerektiğini söyleyen Başbakan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hep beraber teröre karşı çok mücadele edeceğiz. Çok mücadele vereceğiz. Ben inanıyorum ki benim Midyatlı kardeşim cesur. Cesaret sahibi. Birileri kepenkleri indirin dediği zaman o kepenklerini indirmeyecek. Ya... Kusura bakmayın. Siz başka yerlere gidin diyecek. Bizim gönül kapılarımızı, gönül kepenklerimizi kimse indiremeyecek diyecek. İşte buna artık hep birlikte, Midyat'tan bugün Türkiye'ye sesleniyorum. Hep birlikte dur diyeceğiz. Dur... Buna hazır mıyız? Şöyle bir elleri göreyim bakayım. Dur diyen elleri göreyim. Dur diyeceğiz...”

Başbakan Erdoğan, terör meselesinin çözülmesi konusunda kararlı olduklarını ifade etti.

Başbakan, "Hep birlikte silahlar sussun. Fikirler konuşsun, siyaset konuşsun diyeceğiz. Biz milli birlik kardeşlik projemizde bir çözüm süreci içerisinde bir evreye girdik. Silahların susması, silahların artık gömülmesi, kendi ayakları üzeriden duran, kendi iradesi ile hareket edebilen, siyasete fırsat tanınması için bir çözüm süreci başlattık. Biz bu meselenin üzerine kararlılıkla gidiyoruz ve gideceğiz. Biz Allah'ın izni ile bu meseleyi çözeceğiz ve çözüyoruz." dedi.