Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca haklarında "örgüt kurma" ve "hükümeti ortadan kaldırmaya ve görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" iddiasıyla yürütülen soruşturma kapsamında tutuklama talebiyle yakalama kararı bulunan ve yurt dışına kaçtığı belirlenen eski savcılar Zekeriya Öz ve Celal Kara'nın iadesi için Adalet Bakanlığına müzekkere yazılacak.
Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından haklarında tutuklama talebiyle yakalama kararı çıkarılan şüpheliler Zekeriya Öz, Celal Kara ve Mehmet Yüzgeç'in yakalanması için başlatılan çalışmalar devam ediyor.
Çalışmalar kapsamında, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının, Öz ve Kara'nın Gürcistan'dan iadesi için Adalet Bakanlığına müzekkere yazacağı belirtildi. Müzekkerenin Adalet Bakanlığı tarafından Dışişleri Bakanlığına gönderileceği ve Gürcistan ile olan suçlu ve hükümlülerin iadesi konusundaki anlaşma doğrultusunda girişimlerde bulunulacağı öğrenildi.
Telefonunu evde bırakmış
Zekeriya Öz ve Celal Kara'yla aynı gerekçeyle hakkında tutuklama talebiyle yakalama kararı çıkarılan Mehmet Yüzgeç'in de karardan sonra telefonlarını bırakarak evden ayrıldığı, ancak yurt dışına çıkıp çıkmadığı konusunda somut bir bilgiye henüz ulaşılamadığı kaydedildi.
İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünce, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının talimatı doğrultusunda, Yüzgeç'in teknik ve fiziki takibinin yapılarak yakalanması amacıyla çalışma yürütüldüğü belirtildi.
Soruşturmanın geçmişi
Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) 2. Dairesi, 12 Mayıs'ta savcılar Zekeriya Öz, Celal Kara, ve Mehmet Yüzgeç'in meslekten ihracına karar vermişti.
Söz konusu eski savcılarla ilgili HSYK başmüfettişlerince hazırlanan soruşturma dosyası, dün Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığına sunulmuştu.
Dosyayı inceleyen Bakırköy Cumhuriyet Başsavcıvekili Ömer Faruk Aydıner, şüphelilerin "Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak" ile "Cebir, şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya, görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" suçlarını işlediklerine dair kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin oluştuğunu, savcılarla ilgili "örgüt kurma" suçlamalarının yer aldığını belirterek, gereğinin yapılması için Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesinden bu kişilerin tutuklanma amacıyla yakalanmalarına karar verilmesini talep etmişti.
Talepleri ve delilleri değerlendiren mahkeme de eski savcılar Öz, Kara ve Yüzgeç ile ilgili tutuklanmaları amacıyla yakalama kararı çıkarılmasına oy birliğiyle karar vermiş ve dosyayla ilgili gizlilik kararı almıştı.
Çıkarılan yakalama kararı sonrasında İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğüne, Öz, Kara ve Yüzgeç'in bulunarak, Bakırköy Adliyesi'ne sevk edilmeleri için yazı yazılmıştı.
Bu arada, Artvin Valisi Kemal Cirit, bugün yaptığı açıklamada Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından haklarında "örgüt kurma" ve "hükümeti ortadan kaldırmaya ve görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" iddiasıyla soruşturma yürütülen eski savcılar Zekeriya Öz ile Celal Kara'nın Gürcistan üzerinden Ermenistan'a geçtiklerinin tespit edildiğini bildirmişti.
Artvin Valisi Cirit gazetecilerin sorularını yanıtladı
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından haklarında "örgüt kurma" iddiasıyla soruşturma yürütülen ve yurtdışına çıktıkları belirlenen eski savcılar Zekeriya Öz ile Celal Kara'nın aynı renkte kıyafet ve şapka giydikleri, benzer valiz taşıdıkları bildirildi.
Artvin Valisi Kemal Cirit, bir toplantıya katılmak için geldiği Trabzon'daki tarihi Cephanelik'te, haklarında "örgüt kurma" iddiasıyla soruşturma yürütülen eski savcılar Zekeriya Öz ile Celal Kara'nın Sarp Sınır Kapısı'ndan yurtdışına çıkışına ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Cirit, Sarp Sınır Kapısı'nın Türkiye'nin en yoğun olan kullanılan kapılarından birisi olduğunu, sadece dün 27 bin kişinin bu kapıdan giriş çıkış yaptığını belirterek, Sarp Sınır Kapısı'nın kara hudut kapıları arasında Türkiye'de giriş çıkış yoğunluğu açısından birinci sırada olduğunu anımsattı.
"Tiflis üzerinden Erivan'a geçiş yaptıklarını tespit ettik"
Kara ve Öz'ün aynı kapıdan yurtdışına çıkış yaptığını belirten Cirit, "İlgili şahıslar haklarında herhangi bir yurtdışına çıkış yasağı olmaksızın, kendileri ile ilgili bir yakalama kararı olmaksızın yaklaşık 13-14 saat kadar öncesinden Sarp sınır kapımızdan çıkış yapmışlardır. Biz bunu daha sonra tespit ettik. Gürcistan ile sınır komşusuyuz şu an itibarıyla Gürcistan'a geçtiler fakat orada kalmadılar. Biz gittikleri yerlerle ilgili değerlendirmeleri yapıyoruz. Tiflis üzerinden Erivan'a geçiş yaptıklarını tespit ettik, yine takip ediyoruz" diye konuştu.
Cirit, Kara ve Öz'ün Gürcistan'a kimlikle, Ermenistan'a da pasaportla geçtiklerinin anımsatılması üzerine "Bu kişilerin Erivan'a geçiş yapabilmeleri için mutlaka pasaport kullanmaları lazım. Gürcistan ile aramızdaki dostluk ilişkileri nedeniyle bizde kimlikle geçiş uygulaması mevcut. Sarp Sınır Kapısı'na gelirken herhangi bir havayolu kullanmadılar, Trabzon Havalimanı dahil olmak kaydıyla. Karayolu ile Artvin'e gelmişler ve oradan da yaya olarak çıkış yapılmış durumda. MOBESE kayıtlarından biz araştırmalarımız devam ettiriyoruz. Bir tespitimiz olursa basınla paylaşacağız. Elimizde incelediğimiz bir görüntü var" ifadelerini kullandı.
"Öz'ün yanında kendi soyadına uygun bir hanımefendi de var"
Kara ve Öz'ün yurtdışına çıkarken yakalanmamak için bir önlem alıp almadıkları da sorulan Cirit, şunları kaydetti:
"Kara ve Öz, yurtdışına çıkarken rahat kıyafetleri tercih ettiler. Hatta aynı renkleri, hatta aynı valiz boyutlarını, hatta benzer şapkaları tercih ettiklerini, görüntülerden izleyip gördük. Yarım saat arayla çıkış yaptılar. Yurtdışına çıkış zamanları açısından araya biraz mesafe koymalarının kendileri açısından bir anlamı olduğunu ifade ediyorum. Ayrı araçlarla ya da birlikte geldiklerine dair elimizde bilgi yok. Öz'ün yanında kendi soyadına uygun bir hanımefendi de var. O da yurtdışına çıkmış, kendisine eşlik etti. Celal Kara ise yalnız çıktı"
Vali Cirit, "Kara ve Öz'ün yurt dışına çıkışlarında kendilerine yardımcı olan şüpheli kişi ya da bir araç olup olmadığı" şeklindeki soruyu ise "Bundan sonraki süreçle ilgili değerlendirmemizi yapıyoruz. Sarp Sınır Kapısı'na kimliğini alan ve yargısal anlamda da bir sorunu olmayan tüm vatandaşlarımız rahatlıkla giriş çıkış yapabilirler, bunda bir sıkıntımız yok. Biz oldukça yoğun çalışan bir kapıyız. Bu kapıda zaman zaman yargılanan suçluları ya da aranan şahısları yakalamaktayız. Geçen hafta da aynı kapıda Cumhuriyet tarihinde bir seferde en çok yakalama olan sigara kaçakçılığını ortaya çıkardık" değerlendirmesinde bulundu.
"Kara ve Öz'ün yurtdışına çıkışı engellenebilir miydi?"
Cirit, Kara ve Öz'ün haklarında herhangi bir yurtdışına çıkış yasağı olmadan ya da yakalama kararı bulunmadan çıkışlarının engellenip engellenemeyeceği yönündeki soruya da "İlgili şahısların yurt dışına çıkışını engellemek mümkün olmazdı. Bizim onları engelleyebilmemiz için karşı ülke tarafından bize daha önce deport edilmiş olmaları, orada daha önce işlediği bir suç olması ya da haklarında bizde bir mahkeme kararı olması gerekirdi ama devlet memuru ise zaten yurtdışına çıkışlar izinlidir. O tabi idari kısmı ilgilendirir. O konuda da bizim Sarp Sınır Kapısı'nda bir işlem yapmamız söz konusu değil. Normal vatandaşlarımız gibi, herkes gibi onlarda geçebilirler" cevabını verdi.
Kara ve Öz'ün yurtdışına çıkışında görevlilerin herhangi bir ihmali olup olmadığı da sorulan Cirit, "Kara ve Öz hakkında şu anda adli aşama Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü bir konudur. O konuda herhangi bir açıklama yapmam söz konusu olamaz ama idari anlamda biz her konuya bakarız, buradan geçen normal bir vatandaşımız olduğunda da 'idari anlamda ne vardı' diye bakarız. Şu an için sizlerle paylaşabileceğim bir durum söz konusu değil. Ben de sabah saatlerinde Sarp Sınır Kapısı'na inceleme ve denetimlerde bulundum ve arkadaşlarımıza gerekli ikaz ve uyarıları yaptım" dedi.
(AA)
12.2ºC
Ankara
