Çok Bulutlu 13.3ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Gündem
09.12.2013 18:53

BÇG'nin illegal olduğunu düşünmüyorum

13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, sanıklar savunmalarına devam etti.

BÇG'nin illegal olduğunu düşünmüyorum

28 Şubat Davası sanığı emekli Tümgeneral Yücel Özsır, "Ben 16-17 sene önceki yazıların hiçbirini hatırlamıyorum. Batı Çalışma Grubu'nun (BÇG) illegal olduğunu düşünmüyorum, emir verilseydi onun içine de girer çalışırdım" dedi.

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, sanıklar savunmalarını yapmaya devam etti.

1995-1997 yılları arasında, tümgeneral rütbesiyle Hava Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı görevini yürüttüğünü belirten Özsır, 7 Nisan 1997 tarihli "İrtica Konusunda Alınacak Tedbirler" başlıklı belge gerekçe gösterilerek tutuklandığını iddia etti.

Mahkeme dosyasında bulunan 7 Nisan 1997 tarihli belgenin gerçek olmadığını, bu nedenle de delil niteliği taşımadığını savunun Özsır, şunları ifade etti:

"Bana ve aile efradıma, yakınlarıma, silah arkadaşlarıma böyle bir acı ve ızdırabı çektirenlere hakımı helal etmiyorum ve Allah'a havale ediyorum. Bu toplantıya katıldığım için tutuklanmam Anayasaya ve yasalara aykırıdır. İddianamede, sanıkların lehine olan delillere yer verilmemiştir. Suç isnatlarının benimle alakası yoktur ve suçun şahsiliği prensibi açıkça gözardı edilmiştir."

Özsır, 18 Aralık 1995 tarihli, "iç tehdit ve yıkıcı-bölücü faaliyetlere karşı koyma" konulu emrin, belli bir grubu hedef almadığını, 600 bin kişinin üzerinde bir topluluğa, 'isteyen istediğini yapsın' demenin kaos yaratacağını söyledi. Özsır, "Askerlik mesleğinin töleransa tahammülü yoktur. En ufak disiplin zaafiyeti personel, melzeme ve teçhizat kaybına yol açar" dedi.

"Sicil amirleri yüksek vermiş"

Savunmasını tamamlamasının ardından Özsır'ın, sorgusuna geçildi.

Üye Hakim Hakan Oruç'un, "1990'lı yılların başında uygulanan 'Bulut' isimli projeyle, askeri personelin takibe alındığı, sorgulandığı ve yalan makinesine bağlandığı yönünde bilgiler var. Projenin 1992'de sonlandırlıdığı belirtiliyor. Hava kuvvetlerinde 1995'ten sonra bu projeler uygulandı mı?" sorusuna, Özsır, "1989-1991'de Eskişehir'de görevliydim ve böyle bir proje uygulandığını biliyordum. Ancak bu proje sonradan iptal edildi ve uygulanmadı" yanıtını verdi.

Cumhuriyet Savcısı Kamel Çetin'in, "Atılmayı hak eden personel için yeterli delillerin sicil amirleri tarafından oluşturulmas isteniyor. Atılacak kadar suç işlemişse, neden delil oluşturulmasına ihtiyaç duyuluyor?" sorusu üzerine Özsır, şunları söyledi:

"700 bine yakın orduda, 40 bin civarında sicil amiri var. MİT ve emniyet raporlarıyla, sakıncalı sınıfına alınan personelin sicil amirleri tarafından personele çok yüksek siciller verildiği görüldü. Yani personelin durumuyla, sicili arasında uyumsuzluk var. Bu, bununla alakalı verilmiş bir emir."

"Tehlikeli yayınlar var"

Kemal Çetin'in, "Personelin bir ideolojiye sahip olmasından aşırı derecede korkuluyor. Dini yaşamını ön plana çıkarmış kişilerin kaynanasına, annesine, herşeyine dikkat ediliyor. Personelin bir ideolojiye sahip olması suç işlemediği halde tehlikeli görülüyor? Çağdaş diye değerlendirilen personelin de farklı bir ideolojiye sahip olduğu değerlendirilemez mi?" sorusuna, Özsır, "Sadece irticayla ilgili değil,1970 ile 1973 yılları arasında 300'e yakın komünizmi benimsemiş kişi ordudan atıldı" karşılığını verdi.

Savcı Çetin'in, "Personelin okuduğu yayınlardan dahi korkulmuş, içeri sokulmamış. Oysa piyasada serbestçe alıp satılan yayınlar. Ben çok aşırıya kaçıldığını düşünüyorum" demesi üzerine Özsır, "Biz, 'şu kitabı okumayacaksınız' diyemeyiz. Tehlikeli yayınlar var, bu yayınların etkisinde kalan personel var. Bazı yayınlarda, bazı şeylerde ifrada kaçılmışmışdır, bunun değerlendirmesini yapacak değilim" dedi.

Çetin'in "Personelin, yıkıcı, bölücü, irticai faaliyetlerde bulunduğu yönünde Yüksek Askeri Şura kararları var. Bunlar için suç duruyurusu gerekmez mi?" sorusuna, Özsır, "Hakkında adli soruşturma yapılanlar da var. Siz sadece terör ve irticaya bakıyorsunuz. Kumar ve içkiye düşkünlük yüzünden de TSK'dan uzaklaştırdığımız var. Bir personelin, dosyasının Yüksek Askeri Şura'ya (YAŞ) gidene kadar 9 ayrı kademede incelemesi yapılıyor. Ama hangi suç adli soruşturmaya tabidir, değildir, onun cevabını veremeyeceğim" yanıtını verdi.

"BÇG'den haberim var"

Müşteki avukatı Emrullah Beytar'ın, "Genelkurmay Başkanlığı'nda Batı Çalışma Grubu (BÇG) yapısının bulunduğundan haberiniz var mı?" sorusuna, Özsır, "Var" yanıtını verdi.

Beytar'ın, "BÇG rapor sistemine benzer bilgi toplamalar sizin istihbarat dairesinde de yapıldı mı?" sorusuna, Özsır, "Yapılmadı, bizim ne personelimiz ne de durumumuz müsait değil. Biz, hedef ülkelerdeki istihbarat faaliyetlerine önem veririz. Hava Kuvvetleri içerisinde böyle bir teşkilatlanmanın içine girmedik" cevabını verdi.

Müşteki avukatı Reşat Petek, "28 şubat darbesiyle ergenekon terör örgütü davasında ortak bazı belgelerin olduğu ifade ediliyor. Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nın, 18 Aralık 1995 tarihli, gizli antetli, sizin tarafınızdan imzalanan, el yazılı bir belgesinden bahsediliyor, bunu kabul ediyor musunuz?" sorusuna, Özsır, "İmza benim imzama benziyor, kabul ediyorum" karşılığını verdi.

"Savcı beyin takdiri"

Petek'in, "Ergenekon soruşturmasında Atatürkçü Düşünce Derneği'nde yasalara uygun arama yapılıyor ve oradaki belgelerle bu el yazısı belgenin aynı olduğu belirtiliyor. Ergenekon silahlı terör örgütü davasında sizin imzanızın olduğu belgenin, 28 Şubat belgeleriyle örtüşmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Özsır, "Savcı beyin takdiri" dedi.

Sanık emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın, "İstihbarat faaliyetlerine ilişkin bazı belgeleri hatırlatıp, BÇG yapılanmasına" ilişkin bir soru sorması üzerine Özsır, "Ben 16-17 sene önceki yazıların hiçbirini hatırlamıyorum. BÇG'nin illegal olduğunu düşünmüyorum, emir verilseydi onun içine de girer çalışırdım" cevabını verdi.

Özsır'ın avukatı Şükrü Gün de "müvekkilinin BÇG toplantılarına katılmadığını, BÇG'nin yakınında, uzağında, sağında, solunda yer almadığını" savunarak, beraatını istedi.

Mahkeme, sanıklardan emekli Korgeneraller Çetin Saner ve Ahmet Atalay Efeer ile emekli Albay Ahmet Ziya Öztoprak ve Yücel Özsır'ın duruşmalardan vareste tutulmalarına karar vererek, duruşmayı yarın saat 10.00'a erteledi. 

Sıradaki Haber
Vize muafiyeti 2 yıl içinde mümkün olabilir
Yükleniyor lütfen bekleyiniz