Raporu hangi ekip hazırladı?

Suriye’de çatışmaların başladığı 2011 yılından bu yana askeri hastaneye getirilen kişilerin maruz kaldığı şiddet ve ölüme terk edilmişlik uluslararası savaş suçları soruşturma ekibnin raporuyla kanıtlandı.

Peki kanıtlar peşinde koşan ve onları rapor haline getiren uluslar arası savaş suçları soruşturma ekibinde kimler yer alıyor?

Soruşturma ekibinin üyeleri, savaş suçlarına ve uluslararası hukuku ihlal eden diğer suçlara karşı savcılık makamında engin tecrübeleri olan kişiler.

Ekipte yer alan isimlerden Sir Desmond de Silva, Sierra Leone Özel Mahkemesinin Eski Başsavcısı ve bu konuma BM Genel Sekreteri tarafından bizzat atanmıştı. Liberya Cumhurbaşkanı Charles Taylor’ın tutuklama emri, Sir Desmond de Silva tarafından çıkarılmıştı.

Ekipteki bir diğer isim olan Professor David M. Crane ise, Sierra Leone Özel Mahkemesi’nin ilk Başsavcısı.

Crane de bu göreve BM Genel Sekreteri tarafından bizzat atanmış ve Liberya Cumhurbaşkanı Charles Taylor hakkındaki iddianameyi hazırlamıştı.

Ve Prof Sir Geoffrey Nice - o da Eski Yugoslavya Cumhurbaşkanı Miloseviç’i Uluslararası Savaş Suçları mahkemesinden önce yargı önüne çıkaran savcıların başındaki kişi olarak tanınıyor.

Soruşturma ekibi tarafından kod adı ‘Sezar’ olarak belirlenen ilticacı, uzun yıllar askeri polis olarak suç mahalinin fotoğraflanması görevini yerine getirdi. Ancak ülkedeki iç savaşla birlikte görev tanımı da değişti. Artık hem kendisinin, hem de çalışma arkadaşlarının görevi, gözaltına alındıkları yerden askeri hastaneye getirilen cesetleri fotoğraflamak ve belgelemekti.

Gözaltında öldürülenlerin fotoğraflanmasının iki nedeni var. Birincisi; ölen kişinin yakınlarının, cesedi bizzat görme talebi olmaksızın ölüm belgesi düzenlenebilmesi.İkincisi de o kişilerle ilgili verilen ölüm emrinin yerine getirildiğinin bir kanıtı olması.

Çatışmaların başladığı 2011 yılından bu yana da fotoğraflanan cesetlerde, açlık belirtileri, acımasızca dayak, boğma, öldürmeye varan diğer işkence tekniklerinin izlerine rastlandı.

Kod adı Sezar olan kişi de, hem kendisinin hem de çalışma arkadaşlarının fotoğrafladığı yaklaşık 55 bin ceset fotoğrafını kaçırdı.

Ve her bir cesedin 4 ya da 5 fotoğrafı olduğu hesaplanırsa, bu fotoğrafların yaklaşık 11 bin tutukluya ait olduğu ortaya çıktı.

Uzun yıllar uluslar arası davalarda görev yapmış soruşturma ekibi de, Suriye’den ayrılan kişinin, yeni Sezar’ın, güvenilirliğine dair tespitleri yapmakla görevlendirildi. Sezar’ı ve elindeki kanıtları, gösterdikleri gerçekler ışığında oldukça dikkatli bir şekilde sorgulayan ekip, tanığı kendi adına dürüst ve güvenilir bir kaynak olarak değerlendirdi. Tanığın, eğer isteseydi, çok kolayca idamlara tanık olduğunu söylemesi de mümkündü. Ancak tanık bunun yerine, hiçbir idama bizzat şahit olmadığını beyan etti.

Soruşturma ekibi, Birleşik Krallık ve ABD’den Ortadoğu’ya Londra’daki Carter-Ruck Co. Şirketi tarafından kendilerine verilen görevi yerine getirmek üzere seyahat etti. Ortadoğu’ya varışlarından önce hukuki soruşturma ekibi delilleri gördü. Suriye’den iltica eden tanık da 3. Bir ülkede bulunuyordu. Soruşturma ekibi tarafından Sezar olarak kod adı verilen tanıkla 12, 13 ve 18 Ocak 2014 ‘te mülakatlar gerçekleştirildi.

CANLI YAYINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN