Az Bulutlu 16ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Dünya
12.08.2011 17:23

Hina Rabbani Har, TRT TÜRK'ün Sorularını Cevapladı...

Pakistan'ın yeni Butto'su olarak tanımlanan Pakistan Dışişleri Bakanı Hina Rabbani Har, TRT TÜRK'ün sorularını cevapladı...

Hina Rabbani Har, TRT TÜRK'ün Sorularını Cevapladı...

İşte Pakistan Dışişleri Bakanı Hina Rabbani Har'la yapılan röportajın ayrıntıları

Bu ayın 14'ünde Pakistan bağımsızlığı kutlayacak. Bağımsızlığa giden yol da kolay olmadı, şuan için de Pakistan zorlu bir dönemden geçiyor. Ülkenizin geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Bence Pakistan inanılmaz büyüklükte bir potansiyele sahip bir ülke. Aynı zamanda gerek önemi ve sahip olduğu güç onu zayıflatan bir unsur haline de geldi. Bizler Pakistan'ın hem Orta Asya hem güney Asya hem de yeni Asya'nın ortasında yer alması nedeniyle çok önemli olduğunu düşünüyoruz ama bu önem zaman zaman bizi aşağı da çekti. Afganistan'daki durum da bizi çok zor duruma soktu, son on yılda Afganistan'da yaşananlar bizi direkt olarak etkiledi. Bu nedenle Pakistan'ın Afganistan'ın geleceğinde önemli bir rolü var o ülkenin barışa ve istikrara kavuşabilmesi Pakistan sayesinde de olacak. Afganistan'da barış ve istikrar tesis edilemezse Pakistan da hiç bir zaman gerçek potansiyelini hayata geçiremez. Eğer işleri yoluna sokabilirsen ben samimi olarak Afganların karar verdiği ve Afganların uygun gördüğü bir çözümün iki ülke için de iyi olacağını düşünüyorum. Bu çözüm ekonomik, askeri ve siyasi de olabilir, yeter ki Afganların karar verebildiği bir ortam oluşsun. Burada Amerika ya da başka batılı ülkelerle yaptığı anlaşmalar da dahil olmak üzere sadece Affanların uygun gördüğü bir çözümün hayata geçmesi gerekiyor. Afganistan Afganlara bırakılırsa tüm bu bölge komşular ve uluslararası toplum onu yönlendirmekten çok arkasında durmaya başlayacaktır.

Şu an itibariyle Afganistan'da istikrarın sağlanması pek olası görünmüyor, ABD'nin de rolünü göz önüne alacak olursak, yakında askerlerini çekecek ve ülkeyi Afganlara bırakacak. ne dersiniz Amerikalılar çekilince Afganistan daha güvenli ve istikrarlı bir ülke mi olacak?

Aslında bu soruya kesin bir cevap vermek zor, çünkü şimdiye kadar sadece elimizde olayların nasıl ve neden olduğu gerçeği var. Bundan sonra herhangi bir ayrılık ya da birleşme sahanın gerçekleri doğrultusunda hayata geçirilmeli.

Pakistan Afganistan'da olup biten her şeyin sahadaki gerçeklere uygun değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyor zaten bu yüzden iki ay sonra yeniden bölgesel bir konferans için liderler İstanbul'da bir araya gelecek. Oyunun bütün önemli oyuncuları Afganistan'ın toprak bütünlüğü ve egemenliğine saygı duymalıdır. Eğer bunlara saygı duyulur ve Afganistan'a bir şans verilirse Afganistan gelişecektir, çünkü şimdiye kadar aldığı destek yeterli değildi.

Pakistan bile, ki bizim ülkemiz kendi ekonomik sorunları yüzünden diğer ülkelere pek yardım yapmaz sadece Afganistan için 350 milyon dolarlık kalkınma yatırımı yaptı. bu nedenle herkesin en başta Afganistan'ın egemenliğine saygı duymayı öğrenmesi lazım. kararlar başka ülke başkentleri tarafından değil Afgan parlamentosu tarafından alınmalıdır.

Egemenlik sözüne özellikle vurgu yaptınız, Pakistan devlet başkanı sayın Zerdari'de bu konuda oldukça ısrarlı, ancak amerikanın insansız hava uçaklarıyla kuzey ve güney Veziristan'a yaptığı saldırılar da devam ediyor, bu konuda neler söylersiniz?

Pakistan'ın bu konudaki duruşu oldukça net. biz bu saldırıların faydadan çok zarar getirdiğine inanıyoruz. Zararlı olmasının yanında bu belayla mücadele etmek için her gün hayatlarından feragat eden Pakistan ordusu, polisi ve vatandaşları için de çok olumsuz etkileri oluyor.

Batılı basına baktığınız zaman bu insanların mücadelelerinin ilk sayfalarda yer almadığını görüyoruz, asıl gösterilmeye çalışılan Pakistan'ın terörle mücadelede etkin rol oynamadığı yönünde. Oysa Pakistan bunu öncelikle kendi için yapıyor, kimseyi memnun etmek için yapmıyor. Eğer bu gerçek iyice anlaşılırsa daha iyi çalışmak ve mücadele etmek için daha etkin mekanizmalar bulabiliriz. ben kişisel olarak bu kafa yapısının değişmeye başladığını düşünüyorum artık bireysel hareket etmek yerine stratejik çıkarlarımızın kesiştiği hedefler koymaya başlıyoruz, buna ihtiyacımız var. Ve ben Amerika ve Pakistan'ın bu bölgede ortak çıkarlar paylaştığını düşünerek iki ülkenin birlikte bu belayı yenebileceğine inanıyorum. Çünkü son 20 yıldır acı çekenler biziz. Eğer Amerika tek başına hareket etmeye devam eder, kendi yöntemlerini uygulamayı sürdürürse bizi pek te iyi günler beklemiyor olacak.

O zaman Pakistan'ın terörle mücadelede yeteri kadar çalışmadığı yönündeki eleştirileri kabul etmiyorsunuz?

Kesinlikle. Kayıtlar da size bunun böyle olmadığını gösterecektir. Pakistan'ın bir çok bölge ve eyaletinde operasyonlar sürüyor, batı bölgelerindeki asker sayımıza hatırı sayılır bir artış yaptık. Bunların hepsinin maliyeti var hem ekonomik hem de sosyal açıdan bu yüzden bu tip eleştiriler almak çok ta hoşumuza gitmiyor.

Pakistan ve amerikanın ortak stratejik hedefleri olduğunu söylüyorsunuz ancak Osama bin ladin operasyonuyla bu ilişkiler bir hayli gerildi. şuan itibariyle nasıl bir seyir izliyor gerginliği ortadan kaldırabildiniz mi?

Düzelmeye başlıyor. daha önce de söylediğim gibi ortak hedeflerimiz var, ancak her tür işbirliği için özellikle iki ülke arasında yürütülenlerden bahsediyorum, uymanız gereken bir takım kati kurallar vardır. Burada asıl muhatap Pakistan hükumeti ve vatandaşlarıdır, insanlar tarafından destek görmeyen bir politikanın başarılı olması ise imkansız. Ve tabii bunlar aynı zamanda batı'nın doğu'ya uygulamasını istediği demokratik değerlerdir.

İhraç etmeye çalıştığı diyelim...

Demokratik değerlere saygı gösterilmesi gerekiyor, eğer Pakistan parlamentosu bu saldırılara karşı tepki gösteriyorsa alınan kararlara ve uygulamalara saygı duyulması gerekiyor demektir. Aksi taktirde durum değişmeyecektir. Amerika ile ilişkilere gelince eski konumuna oturtmaya çalışıyoruz. hükumetler arasında temas oldukça yoğun son olarak dış işleri bakanı Clinton ile de görüştüm, mesafe kaydettiğimizi söyleyebilirim. sorunu alt etmek için bireyselden çok birlikte çalışmamız gerek. neler yapılması konusunda hem fikiriz ama bunların nasıl yapılması gerektiği konusunda bazı görüş ayrılıklarımız var ki bunun örneğini de hep beraber gördük. tüm bu operasyonlarda zayiatlar veriliyor ve bizler bir Pakistanlının hayatının diğer insanların ki kadar önemli ve değerli olduğunun anlaşılmasını istiyoruz.

Osama Bin Ladin'in Pakistan topraklarında öldürüldüğünü ilk duyduğunuzda neler hissettiniz?

Bunun aslında iki yönü var. Osama bin ladin öldürülmesi herkesi rahatlattı, ancak onun Pakistan topraklarında öldürülmüş olması ve Pakistan güçlerinin de dahil olmadığı bir operasyonla öldürülmüş olması bizleri herkes gibi sevindirmedi tabii ki. Ancak gerçek şu ki, kırmızı çizgiler geçildi ve iki egemen devlet arasında kırmızı çizgilerin geçilmesi kabul edilemez. Birleşmiş milletler bildirgesinde de belirtilen eşitlik ilkesine kesinlikle saygı duyulması gerekiyor, eğer duyulmazda önümüzdeki dönem daha da problemli olacaktır. Ama artık bu gerçeğin idrak edildiğini düşünüyorum özellikle amerikan hükumetinde Pakistan'a karşı daha hassas bir tavır benimseniyor, tabiiki Amerika'da Pakistan'a karşı bir takım düşmanlıklar var aynı düşmanlıklar Pakistan için de geçerli özellikle vatandaşlarımız açısından bu yüzden artık biraz davranışsal değişimlere gidilmesi gerekiyor.

Operasyonla ilgili ne hissettiğinize dönecek olursak, kızdınız mı, hayal kırıklığına mı uğradınız, sinirlendiniz mi?

İnanılmaz bir şekilde hayal kırıklığına uğradığımı söylemeliyim. Çünkü biz işbirliği yaptığımızı düşünüyorduk biz daha çok kayıp verdik daha çok fedakarlık yaptık, böyle bir olay size güvenilmeden yapılıyorsa ki Amerika bu konuda kendini ifşa etti ve bundan zarar gördü. amerikanın güven sıkıntısı Pakistan için kat be kat arttı bu meselenin en kısa zamanda üstüne eğilinip halledilmesi gerek. Bundan sonra tarafların ilişkilerine ve bunu nasıl yürüttüklerine gerçekler baz alınarak bakması lazım, eğer karşı tarafı önemsemez ve kırmızı çizgileri geçmeye devam ederseniz bunun da farklı yankıları olacaktır bunu unutmamak lazım.

O zaman Amerika kendini affettirecek mi size?

Böyle demeyelim ama her iki tarafta bu ilişkinin ne kadar önemli olduğunu biliyor diyelim. Birbirimizin pozisyonlarına saygı duymalı ve gerekli siyasi alanı birbirimize sağlamalıyız hele ki bu mücadele Pakistan topraklarında devam ediyorsa. Çünkü halihazırda batı tarafından yapılan açıklamalara, atılan başlıklara bakılınca ortak hedefimizden uzaklaşıyor gibi oluyoruz.

Türkiye'deki temaslarınızı değerlendirecek olursanız neler söylersiniz, Hindistan'ın ardından ikinci ziyaretinizi buraya yaptınız çünkü?

Ziyaretimin ilk ayağı bitti, dün Dışişleri bakanınız ile çok kapsamlı görüşmelerim oldu, bugün de sayın cumhurbaşkanınız ve başbakanınız ile görüşeceğim. ilk ayağın inanılmaz iyi geçtiğini söyleyebilirim sayın Davutoğlunun daveti üzerine geldim benim için önemi çok büyük çünkü herkesin bildiği gibi Türkiye-Pakistan ilişkileri köklü bir geçmişe ve kardeşlik ilişkilerine dayanıyor. ama her şeyden önemlisi bizimki yaşayan bir ilişki, bir çok ilişkiye baktığını zaman tarihsel bir yakınlık görürsünüz ama çok yaşatmazsınız, Türkiye'yle durum farklı. hemen hemen her konuda görüşlerimiz ve sorunlara bakışımız örtüşüyor bu yüzden aramızdaki bağ çok kuvvetli.  Bu yüzden sayın Davutoğlu'yla yaptığımız görüşmelerde siyasi ve diplomatik seviyeyi başka yönlerde de değerlendirmemiz gerektiği konusunda anlaştık. Bu çerçevede yeni ekonomik bağlar, ticaret yatırımlar çoklu ticari anlaşmalar yapılması gerektiğini değerlendirdik ki her iki taraf ta ticareti daha sağlıklı ve kolay yapabilsin. Bu bağlamda kur konusunda da yeni kararlar aldık böylelikle her iki taraf ta gereksiz yere para kaybetmeyecek. Diğer taraftan daha fazla bankanın açılması, iki ülke arasındaki uçuşların daha da sıklaştırılması konularında da anlaştık. Zaten Türk Hava Yolları hali hazırda İslamabad ve Karaçi'ye haftada yedi kere uçuyor, bunlar da arttırılacak. aynı zamanda gül treni üzerinde de çalışıyoruz bu Pakistan'dan çıkıp İran üzerinden Türkiye'ye ulaşacak bir kargo treni. işte tüm bunlar insanlar arası, ticaret arası ve hükumetler arası teması arttıran güzel gelişmeler. ve umarım ticari ilişkilerimizi siyasi ilişkilerimizin seviyesine çıkarmayı başaracağız.

Temaslarınızın daha çok ekonomi üzerine yoğunlaştığı anlaşılıyor, diğer alanlar konusunda neler söyleyeceksiniz, mesela terörle mücadele, turizm ya da kültürel faaliyetler?

Hayır sadece ekonomik değil biz diğer bir çok konuya da eğiliyoruz. Siyasi, diplomatik hatta askeri ve istihbari alanlarda gerçekten tatmin edici bir düzeydeyiz, Türkiye ile her konuda mutabık olduğumuzu söyleyebiliriz, hatta Afganistan konferansları da burada yapılıyor ki biz bundan büyük memnuniyet duyuyoruz. Çünkü Türkiye Afganistan'ı çok iyi anlıyor. Bu yüzden artık zaman ekonomik ilişkileri de belli bir düzeye getirme zamanı. Çünkü bir milyar dolarlık ticaret hacmi ikili ilişkilerin potansiyelini yansıtmaktan çok uzak. Bunların yanında pek tabii kültürel alanda da alışverişlerimiz var mesela Pakistan'da bir Türk üniversitesinin açılması her iki ülkeden öğrencilerin eğitim değişimlerinde bulunması ve bir çok alanda daha işbirliğimiz söz konusu. Tekrar etmem gerekirse bir çok konuda Türkiye'yle aynı yerdeyiz ve bu durumu daha da geliştirmeye kararlıyız.
 

Sıradaki Haber
Breivik Saldırı Sırasında Polisi 10 Kez Aramış
Yükleniyor lütfen bekleyiniz