Avrupa'nın ortasında 1990'larda yaşanan en kanlı savaşın 20'inci yıldönümü.
Savaşı yaşayanlar için, yaralar halâ taze.
Bosna’lı Zlatka;’’O sabah her şey sessizdi. Su almak için gidiyorduk. Bir anda patlama oldu. Her tarafı toz kapladı. Oğlumu yerde yatarken son kez gördüm. Daha sonra iki kızmı oldu, ancak hâlâ o sokakta insanların yüzünde oğlumu arıyorum’’ diye anlatıyor hislerini.
Ahmiça, Saraybosna, Srebrenica, Mostar savaşın en yoğun yaşanıldığı yerler.
Başkent Saraybosna, 43 hafta Sırplarca kuşatıldı, halkı yalnız ve aç bırakılmaya çalışıldı. Keskin nişancılar, sokaklarda insanları avladı. Hedeflerinde, özellikle çocuklar vardı. Evlerinin önünde oynayan, yiyecek kuyruğunda bekleyen, çocuk parklarındaki, kreşlerdeki, okullardaki çocukların üzerine ateş açıldı. Saraybosna'da öldürülen 11 bin kişiden bin 500'ü çocuktu.
Kent sakinleri, kuşatmayı kırmak için 960 metrelik tünel kazdı. Tünel 2 buçuk yıl boyunca Saraybosnalıların dış dünya ile tek bağlantısı oldu. Günde 3 bin kişi bu tünelden geçti.
Bosna-Hersek'te en ağır kayıplar biri de Srebrenica'da verildi. Birleşmiş Milletler tarafından güvenli bölge ilan edilmesine karşın, Sırplar, Hollandalı askerlerin gözleri önünde, çocuk büyük demeden kentin bütün Boşnak erkeklerini öldürdü. Soykırıma varan suç olarak tanımlanan katliamda, 8 bin Boşnak hayatını kaybetti.
6 Nisan 1992 tarihli bağımsızlık ilanı ile, Sırpların, sadece kendilerinin çoğunlukta olduğu bir bölge oluşturmak için yürüttüğü etnik temizlik uygulamasına, NATO, 1994'te 'dur' demek üzere harekete geçti.
Savaş, 1995'te Dayton'da Bosna-Hersek, Sırbistan ve Hırvatistan Devlet Başkanları'nın imza koyduğu antlaşma ile sona erdi. Bugün için Bosna'da savaş suçu işleyenler Lahey'de yargılanıyor. Ülkedeki kazılarda ise, yeni toplu mezarlar ortaya çıkarılıyor.
Bağımsızlık ilanının 20'inci yıldönümünde ise, yine ölenler anılıyor. Başkent Saraybosna'da, ölen her kişi için kent meydanına bir sandalye konuldu, 11 bin 541 sandalye, savaşa kurban verilen, oğulları, babaları, ablaları temsil etti.
Acılar taze, ülkedeki siyasi ve etnik gerilim de bitmiş değil. Dayton'la kurulan yeni Bosna-Hersek devletinde, savaşın üzerinden geçen 20 yıla karşın, Hırvatlarla Boşnaklar çocuklarını aynı okullara göndermeye çekiniyor.
Bundan 20 yıl önce etnik gruplar arasında evlilikler yaygınken, bugün gençler aynı kafede bile oturmuyor.
Siyasi cephede ise, Boşnak-Hırvat ve Sırplar arasında ikiye bölünen ülkedeki zayıf merkezi hükümet yapısı, krizleri körüklüyor.