Bölgeye Türk Sahil Güvenlik botlarının gelmesi üzerine Yunan unsurları bölgeyi terk etti.
2
`Anatolian` isimli gemi Çanakkale Boğazı`nda Karanlık Liman bölgesine demirledi. İncelemelerin ardından seyrine izin verilen gemi dün sabahın erken saatlerinde İstanbul, Zeytinburnu Sahili`ne yakın bir alanda demirledi.
3
Ardından, Anatolian isimli gemi 17.00 sıralarında, Haydarpaşa Liman İşletme Müdürlüğü`ne doğru yola çıktı. Bu sırada, gemi sahipleri ve gemideki Cengiz Oruç`un ailesi limana gelerek, Anatolian isimli geminin limana yanaşmasını bekledi. Geminin Haydarpaşa Limanı`na bağlanması ile Oruç ailesinin heyecanlı bekleyişi de son buldu. Anatolian isimli gemide 6 Mısırlı, 4 Somalili, 5 Azerbaycanlı, 3 de Türk`ün olduğu öğrenildi.
4
Gemi Haydarpaşa Limanı`na bağlandıktan sonra pasaport ve gemi kontrollerinin ardından mürettebata iniş izni verildi. Türk olan gemi personelinin İstanbul`da kalacağı, geri kalan personelin bir kısmının ülkelerine döneceği, bir kısmının ise gemide kalacağı öğrenildi.
5
Kurşun kaptan köşküne isabet etti
Yunan Sahil Güvenlik güçlerinin açtığı taciz ateşi sonucunda bir kurşun geminin kaptan köşküne isabet etti. Kaptan köşkünün kapısındaki camdan içeri giren kurşun geminin tavanını deldiği görüldü. Kurşunun kaptan köşküne isabet ettiği sırada gemi personelinin de köşkte olduğu öğrenildi. Çok kez Yunan Sahil Güvenliği tarafından, ateş edildiği gemi personeli tarafından dile getirilirken, şans eseri sadece bir kurşun gemiye isabet etti. Geminin içerisindeyse Somali`de daha önceki yıllarda olduğu öne sürülen bir başka kurşun izine daha rastlandı. O kurşunun da geminin yemekhane bölümündeki cama isabet ettiği görüldü.
6
Anatolian isimli gemi önümüzdeki günlerde Tuzla Tersanesi`ne götürülerek, bakıma gireceği kaydedildi.
7
Saldırıyı anlatan Gemi personeli Cengiz Oruç, "Yunan Sahil Güvenlik Güçleri silah zoruyla gemiyi durdurmaya çalıştılar, fiziki müdahale ile durdurmaya çalıştılar. O şekilde yaklaştıkları için durmayı uygun görmedik. Ateş ettiler, gemiye halat attılar. Bizim sahil güvenliklerin geldiklerini haber aldılar, uzaklaştılar. Karşılaşmadılar ama karşılaşsalardı bir şey olma ihtimali yüksekti. Ona cesaret edeceklerini hiç düşünmedim. `Bizimkilerin gelmesi yakın, bunlar şimdi kaybolurlar` dedim. Dediğim gibi de oldu. Yabancı personelden telaşlananlar oldu ama biz biraz daha sakindik çünkü sonucu biliyorduk. Bizimkilerin birkaç dakika içinde yetişecekleri belliydi, sonucu bildiğimiz için dayanmaya çalıştık" dedi.