Dünyanın çeşitli bölgelerinde görenleri şaşırtan ilginç mimariye sahip binalar, bulundukları şehrin tanıtımına da katkı sağlıyor.
1
Dünyanın çeşitli bölgelerinde görenleri şaşırtan ilginç mimariye sahip binalar, bulundukları şehrin tanıtımına da katkı sağlıyor. Bu binalardan biri de New York Manhattan`da yer alan Flatiron Binası. Bina mimar Daniel Burnham ve Frederick Dinkelberg tarafından tasarlanmış. Yapımı 1902 yılında tamamlanan bina ütüye benzediği için, İngilizcede bu anlama gelen Flatiron olarak adlandırılmış. Flatiron binası, yapım tarihinde çelik iskelet kullanılarak yapılan ilk binadır. Çeliğin bu binada kullanılmasındaki uzmanlık ise yerden itibaren tepeye doğru 25 derecelik bir açı ile daralmasıdır. Ayrıca binanın son katı olan yirmiikinci kat, Yunan sütunu şeklinde üç bölümden oluşmakta. (Arşiv)
2
Dünyanın çeşitli bölgelerinde görenleri şaşırtan ilginç mimariye sahip binalar, bulundukları şehrin tanıtımına da katkı sağlıyor. Bu binalardan biri de Çin`in Fujian kentindeki Suiwa Yüksek Teknoloji Elektronik Endüstrileri firmasına ait bina DNA spiralinden esinlenerek tasarlanmış yapı. 22 katı bulunan 99.7 metre yüksekliğindeki burgu binanın tasarımı Şangay Mimari Tasarım ve Araştırma Enstitüsüne ait. (Arşiv)
3
Dünyanın çeşitli bölgelerinde görenleri şaşırtan ilginç mimariye sahip binalar, bulundukları şehrin tanıtımına da katkı sağlıyor. Bu binalardan biri de Liziba İstasyonu. İstasyon, dağlık şehir olarak bilinen Çongçing`in karmaşık arazi yapısı nedeniyle 19 katlı bir binanın altı ve sekizinci katları arasında yer alıyor. 2004 yılında faaliyete geçen istasyonun inşasında gürültü azaltma ekipmanı kurulduğu için tren geçişi sırasında ses seviyesi 60 desibelin altında kalıyor. (Arşiv)
4
Dünyanın çeşitli bölgelerinde görenleri şaşırtan ilginç mimariye sahip binalar, bulundukları şehrin tanıtımına da katkı sağlıyor. Bu binalardan biri de 1958 yılında Brüksel`deki Expo`58 Dünya Fuarı`na renk katması için inşa edilen Atomium. Atomium`un tasarımı Belçikalı mühendis André Waterkeyn`a ait. Atomium, 102 metre yüksekliğinde. Birbirine demir çubuklarla bağlı olan toplam 9 küreden meydana gelmiş. Her küre 18 metre çapında. En tepedeki küre bir restauranta, diğer 3 küre özel gün ve aktiviteler için kullanmak isteyenlere ve 1 küre de okul etkinlikleri için çocuklara ayrılmış. (Arşiv)
5
Dünyanın çeşitli bölgelerinde görenleri şaşırtan ilginç mimariye sahip binalar, bulundukları şehrin tanıtımına da katkı sağlıyor. Bu binalardan biri de Çin’in Guangdong eyaletine bağlı Zhuhai kentinde, deniz kabuğu şeklindeki opera binası. ‘’Zhuhai Opera House” yaklaşık 50 bin metrekarelik alana inşa edilmiş olup içinde bin 550 kişilik bir konser salonu, tiyatro salonu, lobi, bir salon ve bir sahne barındırıyor. (Arşiv)
6
Dünyanın çeşitli bölgelerinde görenleri şaşırtan ilginç mimariye sahip binalar, bulundukları şehrin tanıtımına da katkı sağlıyor. Bu binalardan biri de Çin’in Sichuan eyaletine bağlı Chongqing kentinde bulunan tasarımıyla bir labirenti andıran bina. Yapı 13 kattan oluşmakta ve her katta 26 daire yer almakta. Bina Chongqing kentinde yerleşim alanı olarak kullanılmakta. (Arşiv)
7
Dünyanın çeşitli bölgelerinde görenleri şaşırtan ilginç mimariye sahip binalar, bulundukları şehrin tanıtımına da katkı sağlıyor. Bu binalardan biri de Barselona’da bir zamanlar şehrin varlıklı ailelerinin yaşadığı Eixample Bölgesi‘nde yer alan art nouveau (modernist) stili 8 katlı La Pedrera (Taş ocağı) ismiyle de tanınan yapı “Casa Mila”. Bina, Katalan Mimar Antoni Gaudi tarafından 1900’lü yılların başında şehrin varlıklı isimlerinden Pere Mila ve ailesi için yapılmış. İki dairesel avlu etrafında sonsuzluk sembolu, yan yatmış 8 şeklinde inşa edilen Casa Mila, şekilli bacalara sahip çatısı, avluları, ön cephesi ile hiçbir keskin kenara sahip olmayan, dalgalı bir forma sahip. (Arşiv)
8
Dünyanın çeşitli bölgelerinde görenleri şaşırtan ilginç mimariye sahip binalar, bulundukları şehrin tanıtımına da katkı sağlıyor. Bu binalardan biri de Rio de Janeiro’nun Niterói bölgesinde, Oscar Niemeyer tarafından tasarlanan Niterói Çağdaş Sanat Müzesi. Müze, Brezilya’nın en ikonik yapılarından biri olarak nitelendirilmekte. Guanabara Körfezi’nin kıyısına yerleştirilen ikonik müzenin yapımı 1996 yılında tamamlanmış. Müze binasının içerisine giriş, bu meydandan çıkan 98 metre uzunluğundaki bir rampa ile sağlanmakta. Havada asılı duruyormuşcasına tasarlan yapının toplam 50 metre çapında, 2000 metre kare genişliğindeki dairesel gövdesi, 2.7 metre çapında olan merkezi silindir destek ile taşınmakta. (Arşiv)
9
Dünyanın çeşitli bölgelerinde görenleri şaşırtan ilginç mimariye sahip binalar, bulundukları şehrin tanıtımına da katkı sağlıyor. Bu binalardan biri de gerçek bir piyano ve viyolonselin 50 katı boyutunda inşa edilen The Piano House. 2007 yılında An-Hui kentinin Huainan bölgesinde yer alan yerel bir kolejin müzik öğrencilerine çalışma yeri olarak müzik severler tarafından yapılmış yapı, güçlendirilmiş camdan yapılmış şeffaf bir viyolonsel ve bir piyanodan oluşuyor olup, piyano evine ulaşmak için önce viyolonselin içerisinde yer alan merdivenleri kullanmak gerekmekte. Piyano’nun alt kısmında yer alan 2 farklı konser salonu sanatsal organizasyonlara ev sahipliği yaparken, üst katlardaki müzik odaları ise öğrenciler için uygulama sınıfı olarak hizmet vermekte. (Arşiv)
10
Dünyanın çeşitli bölgelerinde görenleri şaşırtan ilginç mimariye sahip binalar, bulundukları şehrin tanıtımına da katkı sağlıyor. Bu binalardan biri de Vietnam`ın doğu kıyısındaki Da Nang şehrinin arkasında Ba Na Tepeleri arasına inşa edilen Golden Bridge yani Altın Köprü. Köprü, taştan yapılmış devasa iki elin avucunda duruyor. Deniz seviyesinden yaklaşık 1.400 metre yüksekliğe kurulan 150 metre uzunluğundaki köprü, TA Landscape Architecture şirketi tarafından tasarlandı ve 2018 yılının haziran ayında kullanıma açıldı. (Arşiv)
11
Dünyanın çeşitli bölgelerinde görenleri şaşırtan ilginç mimariye sahip binalar, bulundukları şehrin tanıtımına da katkı sağlıyor. Bu binalardan biri de Çin`in başkenti Pekin`de bulunan Ulusal Gösteri Sanatları Merkezi. 2001-2007 yılları arasında Fransız mimar Paul Andreu tarafından inşa edilen yapı titanyum cam elipsoit kubbe biçiminde ve yapay bir göl ile çevrili. Bina 5,452 kişilik kapasiteye sahip. Yaklaşık 150 bin metrekarelik yüzey alanı, 213 metrelik tepe noktasına sahip olan yapı, gün ışığından yararlanılabilmesi düşünülerek tasarlanmış. İç kısmı, akşam saatlerinde dışarıdan görülebilen merkez, büyük sanat gösterilerine ev sahipliği yapıyor. (Arşiv)
12
Dünyanın çeşitli bölgelerinde görenleri şaşırtan ilginç mimariye sahip binalar, bulundukları şehrin tanıtımına da katkı sağlıyor. Bu binalardan biri de Brasilia Katedrali. Yapı, Brezilya’nın başkenti Brasilia’da yer alan ve Oscar Niemeyer tarafından tasarlanmış hiperbölik şekle sahip betonarme bir katedral. Bu hiperbolik betonarme yapının çatısı cam ile kaplı. Yapı 21 Mayıs 1970 günü kullanıma açılmış. Çapı 70 metre olan katedralin dış kısmında farklı ve ilginç şekillerde 16 adet betondan sütun bulunmakta. (Arşiv)
13
Dünyanın çeşitli bölgelerinde görenleri şaşırtan ilginç mimariye sahip binalar, bulundukları şehrin tanıtımına da katkı sağlıyor. Bu binalardan biri de Avusturya’nın başkenti Viyana’da 1971’de inşa edilen çöp fabrikası. Fabrika, şehirde bulunan evlerin büyük bir kısmına çöplerin ayrıştırılarak yakılması sonucunda elde edilen enerjiyle, ısı ve sıcak su sağlıyor. Fabrikada çıkan bir yangın nedeniyle 1986’da dış cephesi tamamen yanan binayı sanatçı Friedensreich Hundertwasser yeniden tasarlamış. 1987’de teknik, ekoloji ve sanatı bir çöp fabrikasında buluşturan Hundertwasser, Japonya gibi ülkelerin daha sonra alıntılayacağı bir sanat eseri meydana getirmiş. (Arşiv)
Yükleniyor lütfen bekleyiniz
SIRADAKİ GALERİ
ABD yaptırımlarına rağmen İran sokağı ilk günlerde rahat