Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Donanma Komutanlığı'ndaki eylemlerle ilgili 52'si tutuklu, 12'si firari 86 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Kocaeli 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Kocaeli Kapalı Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda yapılan duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, avukatları ve yakınları katıldı.
Davaya müdahil olan Başbakanlık adına avukat Abdullah Yörük ve TBMM adına avukat Ömer Burak Barış da duruşmada hazır bulundu.
Duruşmayı, AK Parti Kandıra İlçe Başkanı Erol Ölmez ile bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar da takip etti.
Duruşmada, darbe girişiminde Gölcük Donanma Komutanlığı'nda teğmen olarak görev yapan, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanarak itirafçı olan U.K, Yalova Ağır Ceza Mahkemesi salonundan Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla tanık olarak dinlenildi.
Mahrem sorumluyu fotoğraftan tespit etti
Tanık U.K, kaçan darbeciler eski Gölcük Deniz Ana Üs Komutanı Tuğamiral Hayrettin İmren, eski Güney Grup Görevi Komutanı Tuğamiral Nazmi Ekici ve eski Kuzey Görev Grup Komutanı Tuğamiral Ayhan Bay'ı İstanbul'a götüren davanın "mahrem sorumlu" konumundaki sanığı Emrah Çoban'ı, "Levent" kod adıyla tanıdığını söyledi.
U.K, daha önce "Levent" kod adıyla tanıdığı Emrah Çoban'ı, emniyette gösterilen fotoğrafından teşhis ettiğini belirtti.
Deniz astsubay olarak 2010 yılında göreve başladığını ve 2017'de sınavla teğmen olduğunu anlatan U.K, söz konusu yapıya dini gerekçelerle lise yıllarında girdiğini öne sürdü:
"O dönem benimle "Uğur" kod isimli abi konumunda biri ilgileniyordu. Uğur, bana kendisinden üst seviyede abi olduğunu söylediği Emrah Çoban'la tanıştırdı ve bundan sonra bu kişinin benimle ilgileneceğini söyledi. Evlerde haftada 1-2 kez sohbet toplantıları yapıyorduk. Namaz kılıyor, dini ve Fetullah Gülen'in kitaplarını okuyorduk. Himmet adı altında her ay para yardımı alıyorlardı. Kurban parası verdim. Zaman gazetesine abone oldum."
"Kendinizi solcu görüşlü biri gibi gösterin"
"Bu yapıda tam bir gizlilik vardı. Bana dikkat etmem ve kendimi gizlemem konusunda telkinlerde bulunuyorlardı." diyen U.K, şöyle devam etti:
"Bize sürekli, abdest almayın, teyemmüm alın. Açıktan namaz kılmayın, göz ucuyla ima yoluyla kılın şeklinde telkinde bulunuyorlardı. İçki içmeseniz de içiyormuş gibi yapın. Zor durumda kalırsanız, içebiliyorsanız için. Tanımadığınız insanlarla dini konulara girmeyin. Birbirinize veya başka birine 'şakirt' veya 'mübarek' gibi ifadeler kullanmayın. Kendinizi solcu görüşlü biri gibi gösterin. Böyle bir imaj verin. Çoğunluk oruç tutuyorsa siz de tutun ama arada bir 2-3 gün tutmayın, sonra yeniden başlayın diyorlardı.
Mahrem abiler iletişimi ankesörlü sabit hatlardan kuruyordu. 'Gereksiz aramalar yapmayın, sohbet evlerine gelirken aynı yolu kullanmayın, bazen farklı yerlerden gelin, tanınmamanız için gözlük ve şapka takın, evlerde farklı odalarda insanlar görürseniz, onlarla konuşmayın, tanımaya çalışmayın, kendinizi tanıtmayın' diye bizi uyarıyorlardı. Evlerde ayakkabılarımızı bile ortada bırakmıyor, saklıyorduk."
"Askeri birlik ve personel hakkında bilgi istediler"
"Benden askeri birlik ve personel hakkında bilgi istiyorlardı. Örgütte, müdür ve müdür yardımcısı gibi hiyerarşik bir düzen vardı." diyen tanık U.K, kendisine gizlilik konusuna uymadığı takdirde başına işler gelebileceğinin söylendiğini vurguladı.
"Adeta robota dönüştüm"
U.K, adeta robota dönüştüğünü dile getirerek, "Teğmenlik sınavında ve mülakatında bana yardım eden, soruları veren olmadı. Zaten yüksek lisans yapmıştık. Çalışan biriydim. Soruları bana verseler de almazdım. Zaten sınavlarda soruların verildiğini ve yardım edildiğini öğrenince bu yapıdan soğudum. Emek hırsızlığı yapıyorlardı." diye konuştu.
ByLock kullanmadığını, ihtiyaç da duymadığını ileri süren tanık U.K, "Emrah Çoban'ın ByLock kullanıp kullanmadığını bilmiyorum. Ben Donanma Komutanlığı'nda 5 Komodor'a bağlı gemilerde görevliydim. Emrah Çoban'ın bu gemilerde görevli askeri personelle de irtibatı olduğunu düşünüyorum." dedi.
Söz konusu yapının sonradan terör örgütü olduğunu anladığını aktaran U.K, "2015 yılının eylül ayında bu yapıdan tamamen koptum. Çok pişmanım. Bu yüzden devletime yardımcı olmak için örgütle ilgili tüm bildiklerimi anlattım." diyerek ifadesini bitirdi.
Tanık U.K, duruşma salonunda Emrah Çoban'ı teşhis etti. Çoban ise U.K'yi tanımadığını ve ilk kez burada gördüğünü öne sürdü.
Duruşma, diğer tanıkların dinlenilmesiyle devam ediyor.
Kaynak: AA
17.2ºC
Ankara
