"Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, MIKTA (Meksika-Endonezya-Güney Kore-Türkiye-Avustralya) Oluşumu'nun Gayriresmi Dışişleri Bakanları Toplantısı'na katıldı.
Meksika'nın başkenti Mexico City'de gerçekleştirilen toplantı Meksika Dışişleri Bakanı Jose Antonio Kuribrena'nın ev sahipliğinde tarihi Chapultepec Castle'da yapıldı.
Toplantıya Davutoğlu'nun yanı sıra Endonezya Dışişleri Bakanı Marty Natalegawa, Güney Kore Dışişleri Bakanı Yun Byung-se ve Avustralya Dışişleri Bakanı Julie Bishop iştirak etti. Açılış oturumunda basın mensuplarının görüntü almasına izin verilirken, gün içindeki oturumlar basına kapalı gerçekleşti. Bakanlar ayrıca gün sonunda aile fotoğrafı çektirdi.
Davutoğlu, toplantı kapsamında diğer ülkelerin dışişleri bakanları ile de ikili görüşmeler yaptı. Toplantı sonrası basın mensuplarına açıklamada bulunan Davutoğlu, çok verimli görüşmeler gerçekleştirdiğini kaydetti.
Bir seneyi aşkın süredir ön hazırlıkları gerçekleştirilen yeni bir forum oluşturma çabasının ilk toplantısını yaptıklarını ifade eden Davutoğlu, oluşumu oluşturan ülkelerin benzerliklerine dikkati çekti.
Davutoğlu, ülkelerin hepsinin G20 üyesi, bölgesinde önemli güç olarak algılanan, Birleşmiş Milletler mevcut sisteminin reforme edilmesini düşünen ve son 10 yılda yükselişleriyle dikkati çeken ülkeler olduğunu hatırlattı.
Oluşumun herhangi bir topluluğun alternatifi olmadığının altını çizen Davutoğlu, "Herhangi bir topluluğa ya da gruba alternatif olmaması, herhangi bir şekilde kimse tarafından tehdit olarak algılanmaması, esnek bir yapıya sahip olması ancak kendi içinde bir sinerji oluşturacak şekilde de düzenli toplantılar silsilesine kavuşması gibi bazı temel ilkelerde mutabık kaldık" dedi.
"YILDA 3 KEZ BİR ARAYA GELECEĞİZ"
Davutoğlu, MIKTA içindeki ülkelerin ilişkilerinin geliştirilmesi, yükselen ekonomilerinin birbirine destek olacak şekilde ticaret liberasyonuna gitmesi, birbirini destekleyecek şekilde vize serbestliğini planlamaları, serbest ticaret anlaşmalarını birbirleriyle tamamlamalarının yanı sıra özellikle de coğrafi uzaklıklar da göz önüne alındığında sivil havacılık yönünde sürekli ve daimi uçuşları yapmasını gündeme getirdiklerini anlattı.
Oluşum ülkeleri arasındaki ticaret hacmine değinen Davutoğlu, 2002 yılında MIKTA üyesi ülkelerle Türkiye'nin toplam ticaretinin 2 milyar dolar civarındayken, şimdi 11 milyar dolar civarında olduğunu dile getirdi.
"Bu bölgesel bir işbirliği örgütü değil" diyen Davutoğlu, ancak bölgesel konularda birbirlerinin kanaatlerini almak ve sağlıklı istişare yapabilmek için bundan sonra da sorunların ortak istişaresi konusunda ortak mutabakata vardıklarını söyledi.
Küresel yönetişim konusunda BM sistemi ve G20, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) gibi küresel ekonomik yapıların içinde ortak bir tavır belirleme hususunda da fikir birliğine ulaştıklarını anlatan Davutoğlu, görüşmelerde ayrıca çevre, göç, siber güvenlik konularını da ele aldıkları bilgisini verdi.
Davutoğlu, oluşumun bundan sonra da çalışmalarını sürdüreceğini kaydetti. Ortak çalışma grupları kuracakları bilgisini paylaşan Davutoğlu, "BM Genel Kurulu'na kadar eylem planı üzerinde çalışacağız. Daha sonra da G20 Zirvesi'nde liderlerin de bulunduğu ortamda bu yapılanmayı ve bu noktada atılacak adımları liderler düzeyinde ele almayı planlıyoruz. Bundan sonra da her sene bir ülkede devam edeceğiz. G20 zirveleri, BM Genel Kurul toplantıları marjında ve bir kere de üye ülkenin ev sahipliğinde olmak üzere yılda 3 kez bir araya geleceğiz. Dolayısıyla bu da Türkiye'nin küresel inisiyatiflerinden biri haline dönüşmüş oldu" diye konuştu.
"UZUN BİR SUNUŞLA SURİYE'DEKİ İNSANİ TRAJEDİYİ ANLATTIM"
Davutoğlu, uluslararası ve bölgesel sorular bağlamında da meslektaşlarını Suriye, İran ve Ukrayna konularında bilgilendirdiğini söyledi. Davutoğlu, "Dışişleri bakanları da bu konularda kanaatlerini ifade ettiler ve tümü Suriye konusunda Türkiye'nin takip etmekte olduğu politikaya destek verdiler. Özellikle insani yardımlar ve mülteciler konusunda Türkiye'nin yapmış olduğu çalışmaları takdirle karşıladılar. Uzun bir sunuşla Suriye'de yaşanan insani trajediyi anlattım" dedi.
Davutoğlu, Türkiye'nin BM Güvenlik Konseyi geçici adaylığı konusunu da görüştüklerine değindi. Oluşum ülkelerinin prensipte desteklerinin söz konusu olduğunu belirten Davutoğlu, "İran konusu ele alındığında, 2010'da Brezilya ile gerçekleştirdiğimiz Tahran deklarasyonunun uygulanamamasında nasıl bir fırsat kaçırılmış olduğunu da vurguladılar. Dolayısıyla Türkiye'nin BM sistemine mutlaka en etkin şekilde katılımının çevre problemleri itibarıyla da önemli olduğunu ifade ettiler, hatta bir dışişleri bakanı ikili görüşmemizde Türkiye'nin sürekli orada olması gerektiğini zikretti" açıklamasında bulundu.
GÜNÜBİRLİK DOMİNİK CUMHURİYETİ VE HAİTİ'Yİ ZİYARET EDECEK
davutoğlu, toplantı sonrasında Mexico City'de, 1910 yılında yaptırılan ve "Osmanlı Saati" olarak bilinen tarihi saat kulesine gitti. Ülkenin Osmanlı izlerini taşıyan tek yapıtı olarak yükselen saat kulesi ziyaretinin ardından Davutoğlu, havalimanına geçerek Dominik Cumhuriyeti'ne hareket etti.
Davutoğlu, gün içinde Dominik Cumhuriyeti'nin yanı sıra Haiti'yi de ziyaret ederek, her iki ülkede de üst düzey yetkililerle bir araya gelecek.
Kaynak: AA
17ºC
Ankara
