Hafif Sağanak Yağışlı 21.6ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Kültür-Sanat
20.05.2016 09:28

'Karagöz'e ölüm yok'

Karagöz geleneğinin 86 yaşındaki ustası Orhan Kurt, "Karagöz sanatının geleceğinden endişem yok, gençler ilgileniyor. Karagöz'e ölüm yok" dedi.

'Karagöz'e ölüm yok'
Karagöz geleneğinin 86 yaşındaki ustası Orhan Kurt, "Karagöz sanatının geleceğinden endişem yok, gençler ilgileniyor. Karagöz'e ölüm yok" dedi.
 
Karagöz geleneğinin usta sanatçısı Orhan Kurt, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Karagöz ile 1936 yılında subay olan babasının yüzbaşı arkadaşı Niyazi Bey'in evlerinin bahçesinde Karagöz oynatması üzerine tanıştığını ve o günden itibaren Niyazi Bey'e yardım ederek öğrenmeye başladığını anlattı.
 
Kurt, 1950 yılına kadar kendi edindiği bilgilerle Karagöz oynattığına dikkati çekerek, şunları söyledi:
 
"Sultanahmet'te oturuyordum. Birgün bir sokaktan yokuş yukarı tırmanırken bir evden tanbur sesi duydum. Oturdum dinledim, sonra kapı açıldı, dağ gibi bir adamla karşılaştım. Bana, 'Ne yapıyorsun sen burada?' dedi. 'Ben de biraz çalarım, dinliyorum' deyince içeri davet etti. O çaldı amatör, ben çaldım profesyonel, çünkü tanbur eğitimi almışım yıllarca. Adam baktı ondan iyi çalıyorum, 'Ben Karagöz yaparım' dedi, 'Ben de yaparım' dedim. Bir getirdi ki yaptığı Karagöz'ler dilim tutuldu. Meğer üstadı azam Ragıp Tuğtekin'miş, büyük ustaymış."
 
Tuğtekin ile tanıştıktan sonra 22 yıl ona çıraklık yaptığını aktaran Kurt, müzikte ilk hocasının da Şükrü Derya Bey olduğunu, tanbur çalmanın yanı sıra hanendelik yaptığını ve yaklaşık 22 bin eser bildiğini kaydetti.
 
"Ekranlarda Karagöz'ün en kötü örneğini görüyorum"
 
Kurt, özellikle Ramazan aylarında televizyon kanallarında yer alan Karagöz çalışmalarını gözlemlediğine değinerek, şu yorumu yaptı:
 
"Ekranlarda şu an Karagöz'ün en kötü örneğini görüyorum, beğenmiyorum. Ben öyle oynamam, bildiğim gibi oynarım. Karagöz oynatmak ses ister, müzik bilgisi, edebiyat bilgisi ister. Teatral olmayı bileceksin, toplum bilgisini yalamış yutmuş olacaksın. Bir de artistlik ister. Psikolojiyi ve insanı iyi tanımak, ona değer vermek lazım. Bütün bunları kompoze etmeyi bilmek gerekiyor."
 
"Sanatımın karşılığını aldım"
 
Kurt, "Türkiye'de kıymetim bilindi diye düşünüyorum, çok mutluyum." düşüncesini paylaşarak, "Sanatımın karşılığını hep aldım, çok mutluyum" dedi.
 
Orhan Kurt'un, Mehmet Lütfi Şen'in küratörlüğünde düzenlenen "Gölgenin Tasarımı" sergisi, 27 Mayıs'a kadar Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi'nde görülebilecek. AA
 
Sıradaki Haber
Türk filmi 'Albüm'e Cannes'da eleştirmenlerden ödül
Yükleniyor lütfen bekleyiniz