Başbakan Davutoğlu, Waldorf Astoria Oteli'nde ABD'deki Türk toplumunun temsilcileriyle Kurban Bayramı dolayısıyla bir araya geldi.
ABD'deki Türk vatandaşlarından birlik ve beraberliklerini korumalarını isteyen Davutoğlu, "Aranıza hiçbir şekilde etnik ya da mezhebi ayrımcılık yapanları sokmayınız. Kenetleniniz. Türkiye'deki birlik ve beraberliği buraya da yansıtınız" diye konuştu.
Vatandaşların örgütlenmesinin önemine de dikkati çeken Davutoğlu, Türkiye'den gelen vatandaşların örgütlü oldukları ölçüde güçlü olacaklarını kaydetti. ABD'nin siyasetine, ekonomisine, bilim hayatına ağırlıklarını koymak için topluma entegre olmaları, hem Türkiyeli kimliğini korumaları hem de Amerikan siyaseti ve ekonomisi üzerindeki etkilerini artırmaları gerektiğini söyleyen Davutoğlu, bunlar yapılırken Türkiye'nin görüşlerinin dile getirilmesini istedi ve 24 Nisan dolayısıyla gösterdikleri dayanışma için vatandaşlara teşekkür etti.
Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Türkiye'ye dönük içeride bir terör var ama dışarıda bir başka terör var, algı terörü var. Emin olun algı terörü, içerideki silahlı terör kadar tehlikelidir ve Türkiye'nin geleceğine meydan okumaktadır. Algı teröründen kasıt şu; Türkiye bu kadar fedakarlık yaparken, Türkiye'yi DAEŞ ile işbirliği yapıyor gibi gösterenler Türkiye'ye dönük en büyük terörü yapıyorlar. Algı terörü şu; demokratik seçimlerden geçerek iş başına gelmiş AK Parti hükümetleri hoşuna gitmediği için bu demokratik süreçlerin tümünü yok sayarak bir algı operasyonu yapmak. Cumhurbaşkanımız hakkında algı operasyonu yapmak. Bizim hakkımızda algı operasyonu yapmak. Her seçimde tekrar tekrar milli irade desteğini almış kadrolarla ilgili asılsız iddialarda bulunmak.
Algı terörü şu; Türkiye Filistin'e sahip çıkıyor diye, Suriyeli mültecilere sahip çıkıyor diye, bugünlerde Kudüs'e, Mescid-i Aksa'ya sahip çıkıyor diye Türkiye'nin liderleri hakkında her türlü suçlayıcı ifadelerle, yurtdışındaki bazı lobilerle işbirliği içinde Türkiye hakkında karartıcı yayınlar yapmak. Bunların kimler tarafından yapıldığını siz çok iyi biliyorsunuz. Kimlerin, kimlerle işbirliği yaptığını, kimlerin Türkiye'yi içeride bir terör kıskacı, dışarıda da bir algı terörüyle belli bir çıkmaz sokağa sokmak istediğini siz çok iyi biliyorsunuz.''
''Yıllarca Türkiye'de hayırsever vatandaşların hayırlarıyla beslenenlerin, şimdi Türkiye'yi karalamak için ne tür kampanyaların aleti olduklarını siz çok iyi görüyorsunuz'' ifadesini kullanan Davutoğlu, şunları kaydetti:
''Türkiye hakkında kötü bir haber çıkarabilmek, olumsuz bir algı oluşturabilmek için neler tür çabalar içine girdiklerini siz çok iyi görüyorsunuz. Onun için sizlerden beklentimiz, Ermeni lobisine, Yahudi lobisine, Rum lobisine, birtakım lobilere şimdiye kadar verdiğiniz mücadelenin yanında Türkiye'ye dönük algı terörü oluşturan bütün faaliyetlere karşı da başınızın dik, gururla Türkiye'yi savunmanız. Sizden kendinizi, geldiğiniz ülkeyi savunmanızı istiyorum. Sizden Çanakkale şehitlerinden bu yana yürütülen istiklal ve istikbal mücadelesinde her türlü fedakarlığa katlanan aziz bir milleti savunmanızı istiyoruz."
Davutoğlu, Türkiye'nin bir yandan 7 buçuk milyar dolara yakın kaynakla Suriyelilerin yardımına koştuğunu, diğer yandan da Somali, Myanmar, Kırım ve Uygur Türklerine sahip çıktığını anlatarak, "Bu kollar, bu eller kırılmak isteniyor. Sizden beklentimiz ülkemize dünyanın her yerinde sahip çıkmanız" değerlendirmesini yaptı.
"Demokrasiyi yaşatacağız"
Polise, askere, çocuğa, yaşlıya aynı anda saldıran teröristlerin tek amacının ülkeyi kargaşa içine sokmak, bu terör atmosferi içinde diğer ülkelerde yaşanan acılara benzer acıları Türkiye'de yaşatmak olduğunu dile getiren Davutoğlu, "Ama bilmedikleri, anlamadıkları şu, biz et ve tırnak gibi asırlarca bir arada yaşamış nesillerin torunlarıyız. Aramıza kini, nefreti, fitneyi sokamazlar" dedi.
Böyle kritik bir dönemler her zamankinden daha fazla birliğe ve beraberliğe ihtiyaç duyulduğunu kaydeden Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kesinlikle şundan emin olunuz, Türkiye'yi kim tehdit ederse hak ettiği cevabı alacaktır. Buradan belki bazen yüreğiniz ürpererek izliyorsunuz olayları ama biliniz ki Türkiye'de birbirine kenetlenmiş 78 milyon Türkiye'ye karşı kurulan tuzakları yerle bir etme konusunda kararlıdır. Aynı şekilde demokrasimizi yaşatacağız. 7 Haziran seçimlerinde olduğu gibi şimdi de 1 Kasım seçimlerinde objektif, adil, özgür seçimlerle demokrasiyi ve milli iradeyi egemen kılacağız."
"Oylarınızı kullanın"
Yurtdışındaki vatandaşların da artık oy kullanabildiğini anımsatan Davutoğlu, şöyle devam etti:
"1 Kasım'da da gururla gidip, Türkiye'nin kaderiyle ilgili tercihlerinizi kullanmanızı rica ediyorum. Oylarınızı kullanın. 'Türkiye'nin kaderinde benim de söz hakkım var' diyerek, kime oy verirseniz verin ama mutlaka kullanın. Eminim Türkiye'nin huzuruna, istikrarına ve gelecek nesillerin parlak bir geleceğe sahip olması yönünde oylarınızı kullanacaksınız.
İnşallah, aslında yasa hazırlıklarını da tamamladık, bundan sonra seçilme hakkını da sizlere tanıyacağız. İsteriz ki yurtdışındaki vatandaşlarımızın Türkiye'de temsilcileri olsun. 7 Haziran'da verdiğimiz taahhütleri birer birer yerine getiriyoruz. Ne talep ediyorsa yurt dışındaki vatandaşlarımız bunların yerine getirilmesi için çok yoğun çaba sarf ediyoruz. Annelerimize, yurt içinde yurt dışında, nerede olurlarsa olsun doğum hediyesi veriyoruz. Öğrencilerimize yurt dışı destek bursları sağlıyoruz. Eskiden bunları hayal etmek mümkün değildi. Çünkü bir sente dahi muhtaç bırakılan bir ülke vardı. Bedelli askerlik konusunda, 6 bin eurodan bin euroya indiriyoruz. Türkiye'ye arabayla gelenlerin şartlarını kolaylaştırıyoruz. Yurtdışındaki vatandaşlarımızın hayatlarını kolaylaştırıcı hususlarda gereken adımları attık, atmaya devam edeceğiz."
12.8ºC
Ankara
