Çok Bulutlu 21.2ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Gündem
AA 19.10.2014 18:27

“Çözüm süreci, bir taviz değildir”

Aktay “Süreç, Türkiye'nin bütün unsurlarıyla birlikte kaynaşması sürecidir" dedi

“Çözüm süreci, bir taviz değildir”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay, Kırıkkale Kültür ve Turizm Müdürlüğü Konferans Salonu'nda düzenlenen AK Parti İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, çözüm sürecinin devlet millet kaynaşmasından başka bir şey olmadığını belirtti.

Çözüm sürecini "birilerine verilmiş taviz, birilerinin önünde boyun eğmek" gibi yansıtmaya çalışanların olduğunu vurgulayan Aktay, şunları söyledi:

"Bizim çözüm sürecinden anladığımız devlet millet kaynaşmasının bir başka aşamasıdır. Devlet kendi vatandaşının ana diline karar veren bir yapı değildir. Bir toplum içerisinde çok farklı diller, kültürler olabilir. Devlet bu farklı kültürlerin kendi aralarında bir harmoni, uyum içerisinde yaşamalarını temin eden bir yapıdır. Devlet bu rolüne geri döndürülmüş oldu. Yoksa ne birilerine taviz vermeye ne de birilerinin heveslerine taviz vermeye niyetimiz olmadı. Hiçbir zaman da vermeyeceğiz. Birileri, çözüm sürecinden başka şeyler anlamış olabilir, başka heveslere kapılmış da olabilir. Bugün öyle anlıyoruz ki gerçekten de birileri böyle heveslere kapılmış durumda. Bu hevesler boşa çıkacaktır. Bu heveslere asıl prim verilmeyecektir."

Çözüm sürecini devam ettireceklerinin altını çizen Aktay, "Çözüm süreci, örgüte (PKK) veya başka şeylere verilmiş bir taviz değildir. Çözüm süreci, Türkiye'nin bütün unsurlarıyla birlikte halkıyla kaynaşması sürecidir" dedi.

Aktay, terör örgütü IŞİD'in Suriye'nin Kobani (Ayn el Arap) kentine yaptığı saldırılar bahane edilerek gerçekleştirilen sokak gösterilerinin, sokak terörünün, iyi niyetlerinin nasıl suistimal edildiğinin göstergesi olduğunu ifade etti.

"Çözüm sürecinden, birilerinin pervasızca ve şımarıkça, bir alan üzerinde hakimiyet kurmasını anlamadık. Anlayanlara da asla izin vermeyeceğiz" diyen Aktay, şöyle devam etti:

"Bizim çözüm sürecinden anladığımız, halkımızın bütün unsurlarının her şeyden önce birbirine saygı göstermesidir. Herkes birbirine saygı gösterecek, devlet de herkese saygı gösterecek. Halkımıza karşı saygı göstermeyen bir kesime, devlet de saygı göstermez. Onlara nasıl davranılması gerekiyorsa öyle davranılır. Başkasının hakkına tecavüz edecek bir özgürlük, özgürlük değildir, o zulümdür. Devlet böyle birinin başka birine zulmetmesine göz yumamaz. O suçtur. Bu suça da ne yazık ki bizim Güney Doğu Anadolu bölgesindeki bazı illerimiz de çok pervasızca ve şımarıkça uyuyor olabilir."

"KOBANİ'YE YARDIM EDEN TEK ÜLKE TÜRKİYE"

Aktay, Kobani'ye yardım eden tek ülkenin Türkiye olduğunu söyledi.

Kobani'de iki grubun birbiriyle çatışmasının olduğunu ve bu çatışma nedeniyle zarar görme ihtimali bulunan halka kucağını, kapılarını, sınırlarını açan ülkenin Türkiye olduğunu hatırlatan Aktay, şunları kaydetti:
"Utanmaz bazı uluslararası medya kuruluşları, 'Türkiye'den Kobani'ye neden müdahale etmiyorsun? Orada insanlık dışı trajediler yaşanıyor' diye bize karşı trajedi simsarlığına başladılar. 185 bin sivil insanın yerini, yurdunu terk etmek zorunda olması elbette ki trajedidir. Biz zaten o trajedide üzerimize düşeni yapıyoruz, kapımızı açıyoruz. Sizler ne yapıyorsunuz? Burada savaş kışkırtmaktan başka ne yapıyorsunuz. İstiyorlar ki Türkiye Kobani'de PKK'nın uzantısı olan PYD'ye yardım için oraya girsin. Bunun için de bize mesaj gönderiyorlar. Ülkedeki Kobani olaylarının anlamı odur. O, bize 'oraya girin' diye bir mesajdı. Biz her şeyden önce bu tarz mesaj alışverişini reddediyoruz. Bu şekilde zorbaca, despotça ulaştırılmış bir mesajı aynen iade ediyoruz."

"BİZİ HANGİ TUZAĞA ÇEKMEYE ÇALIŞIYORSUNUZ?"

Kobani'de birilerinin yerini, yurdunu terk etmesinin acı bir durum olduğunu belirten Aktay, uluslararası medya kuruluşlarına şöyle selendi:

"Şimdiye kadar 300 bin insanın öldüğü Suriye'de gıkınızı çıkarmadınız. İki damla gözyaşı dökmediniz, hiçbir zaman da trajediden bahsetmediniz. Kobani'de bir anda insanlığınız depreşti. Niye acaba? Bizim alnımızda enayi mi yazıyor. Bizi nereye çağırıyorsunuz, nereye davet ediyorsunuz, hangi tuzağa çekmeye çalışıyorsunuz? Biz kaçın kurasıyız, bizi mi kandıracaksınız. İnsanlık mesajının böyle olanın bizi davet ettiği yerden hayır gelir mi? Gelmeyeceğini çok net biliyoruz. Allah'a çok şükür Türkiye'nin başında çok duyarlı, son derece de olaylara vakıf, soğukkanlı ve sağduyulu bir hükümet var. İnsanlık değerlerini hiçbir zaman ihmal etmeyen, insanlık değerlerinin neyi gerektiriyorsa onu yapmaktan hiçbir zaman bir adım, bir milim geri durmayan bir yönetim var başımızda. Bu değerlendirmeleri elbette ki yapıyoruz."

Toplantıya, AK Parti Kırıkkale milletvekilleri Oğuz Kağan Köksal ve Ramazan Can, AK Parti Mardin Milletvekili Gönül Bekin Şahkulubey, AK Parti İl Başkanı Mürsel Akçay ve çok sayıda partili katıldı.
 

Sıradaki Haber
“1982 Anayasası'nı rafa kaldıracağız”
Yükleniyor lütfen bekleyiniz