Batı medyasına sert tepki gösterdi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 19. TESK Olağan Genel Kurul toplantısında konuştu. 

TESK üyelerine ülkenin kalkınmasına yaptıkları katkıdan dolayı teşekkür eden Erdoğan, "Bizim kültürümüzde esnaf sadece alan satan ticaret yapan kişi değildir" dedi.

Esnafın aynı zamanda mahallenin ağabeyi olduğunu belirten Erdoğan, "Kültürün, dilin, geleneğin muhafızıdır. Adaletin teminatıdır. En önemlisi esnaf güvenirliğin, dürüstlüğün simgesidir" ifadeleri kullandı.

Esnafın bu vasıfları ile Anadolu ve Trakya'yı şekillendirdiğini belirten Erdoğan, "Esnaf gerektiğinde silah tutmuş vatanını korumuştur, gerektiğinde polise, savcıya intikal etmeden adaletin tecelli etmesini sağlamıştır" diye konuştu.

ESNAF HER YENİ GÜNE HEYECANLA UYANIR

10 Ağustos tarihinde milletin ilk kez doğrudan cumhurbaşkanını seçtiğini belirten Erdoğan, bugün 12. Cumhurbaşkanı olarak ilk kez bu tarzda bir toplantıda kürsüden katılımcılara hitap ettiğini, yarın da TÜSİAD İstişare kurulunda Türkiye ekonomisini değerlendirileceğini ifade etti.

Erdoğan, "Esnaf her yeni güne yeni bir heyecanla, umutla uyanır, dükkanını Besmele ile dua ile açar, akşam da kanaat içinde kazandığını şükrederek dükkanını kapatır. Akşam esnaf için muhasebe zamanıdır. Bizim esnaf sadece kendi hesabını yapmaz, ülkesi için ne yaptığının muhasebesini yapar" şeklinde konuştu.

YENİ TÜRKİYE UNUTULANLARIN TEKRAR HATIRLANDIĞI TÜRKİYE'DİR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında Yeni Türkiye'nin ne olduğunu da anlattı. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından Yeni Türkiye vurgusu yaptığını hatırlatan Erdoğan şunları söyledi:

" Yeni Türkiye esasında önemli boyutuyla unutulanların tekrar hatırlandığı Türkiye'dir. Bizi biz yapan değerlerin yeniden ihya edildiği Türkiye'dir. Yüzümüzü 2023'e döndük. Ancak bize gelecek istikameti çizecek köklerimize bağlanmaya başladık. Son 200 yıl içinde bize unutturulanlarla tarihimizden uzaklaştırıldık. Yeni Türkiye derken unutturulanları yeniden hatırlamaya başlıyoruz. Bizim ticaret kültürümüzde acımasız bir rekabet diye bir mefhum asla olmamıştır. Büyüme bedeli her ne olursa olsun zenginleşme, bizim kalkınma tarzımız olamaz."

"Bizim medeniyetimizde güçlünün zayıfı ezdiği, büyük balığın küçük balığı yuttuğu bir sistem asla olmamıştır" diyen Erdoğan, "Yeni Türkiye derken, bir yönüyle tarihimizin, medeniyetimizin köklerine dönüyoruz" dedi.

TUZAKLARA ASLA DÜŞMEYECEĞİZ

"2023'e milletimizin hayır duasını alarak, ahilik kültürüne sahip çıkarak yürüyeceğiz" diyen Erdoğan, çözüm sürecine de değindi. Çözüm sürecinin tek başına hükümetin ve siyasi partilerin değil, 77 milyonun ortak meselesi olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Sabotajlara itibar etmeyeceğiz, kimi illerimizde, ilçelerimizde çözüm sürecini tahrip etmek amacıyla, sabotaj amaçlı kurulmuş tuzaklara asla düşmeyeceğiz. Türkiye'nin önünde bu meseleyi çözmekten başka bir seçenek yoktur ve inşallah Türkiye, bu meseleyi çözmek için başlattığı süreci güçlendirerek nihayete erdirecektir" dedi. 

Türkiye'nin ayrım yapmaksızın, her türlü terörün ve terör örgütünün karşısında bir ülke olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Biz, 'İslami terör' diye bir kavramı asla ve asla hiç bir zaman kabul etmedik, kabul etmiyoruz'' ifadelerini kullandı. 

BU EN HAFİF TABİRİYLE EDEPSİZLİKTİR

 "Türkiye'yi teröre destek veren, göz yuman bir ülke gibi göstermek densizliktir" diyen Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Yok Türkiye petrol alıyormuş, yok Türkiye silah veriyormuş, hastanede yaralıları tedavi ediyormuş. Bunu defaatle Enerji Bakanım da açıkladı, biz de açıkladık, böyle bir şey asla kesinlikle söz konusu değil. Dün uluslararası bir gazete, benim ve Sayın Başbakan'ın Hacı Bayram Camii'nde namazdan çıkarken çekilmiş fotoğrafımızı kullanıyor, altına da bir terör örgütünün o caminin bulunduğu bölgeden, terörist devşirdiğini yazıyor. Çok açık söylüyorum; bu en hafif tabiriyle, edepsizliktir, alçaklıktır, adiliktir."

BİZİM İÇİN 49 CAN HER ŞEYDEN ÖNEMLİDİR

"Bizim için Musul'da alıkonulan 49 can her şeyden önemlidir" ifadelerini kullanan Erdoğan, "Biz konuşurken dikkatli konuşmak zorundayız. Çünkü biz mesuliyet makamındayız. 49 canın hassasiyetini dikkate alarak konuşmak, o hassasiyetle hareket etmek zorundayız. Biz deriz ki bu ülkenin medyası da bu ülkenin siyasi partileri de aynı hassasiyeti taşısınlar'' şeklinde konuştu.