Açık 2.5ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Gündem
29.03.2017 20:50

'ABD Başkonsolosluğundan daha tatmin edici bir cevap bekleriz'

Başbakan Yıldırım, özel televizyon kanallarının ortak yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

'ABD Başkonsolosluğundan daha tatmin edici bir cevap bekleriz'

Başbakan Binali Yıldırım, ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğundan Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) "Hava kuvvetleri imamı" olduğu iddia edilen Adil Öksüz'ün aranmasına ilişkin, "Biz vizesini iptal etmek için aradık. 15 Temmuz'un faillerinden biriydi, onun için biz de duyarlılık gösterdik, Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı sorumlu davrandık, hemen vizesini iptal ettik." açıklamasının yapıldığını belirterek, "Resmi açıklama bu. Yersen. Tabii başka şeyler de var mı yok mu bakmak lazım. İnsan 'Her iş bitti de o mu kaldı?' sorusunu sormaktan da geri duramıyor. Daha tatmin edici bir cevap bekleriz." dedi.

Başbakan Yıldırım, özel televizyon kanallarının ortak yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

"Adil Öksüz'ün, ABD Büyükelçiliği tarafından 21 Temmuz'da arandığı ortaya çıktı. Bu konudaki değerlendirmenizi alabilir miyiz?" sorusu üzerine Yıldırım, şu anda firari olan Öksüz'ün 15 Temmuz darbe girişiminde çok önemli bir rolünün bulunduğunu, kilit bir isim olduğunu belirtti.

Akıncı Üssü'nde generallere emir veren Öksüz'ün, ilk ifadesinde "Oraya tarla bakmaya gelmiştim." dediğini anımsatan Yıldırım, şunları söyledi:

"Tabii bu çok ilginç. ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğundan aranmış olması, bunun ifadelere girmiş olması ve ifadelere girmesinden sonra konsolosluğun 'Biz vizesini iptal etmek için aradık. 15 Temmuz'un faillerinden biriydi, onun için biz de duyarlılık gösterdik, Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı sorumlu davrandık, hemen vizesini iptal ettik'. Resmi açıklama bu. Yersen. Tabii başka şeyler de var mı yok mu bakmak lazım. İnsan 'Her iş bitti de o mu kaldı?' sorusunu sormaktan da geri duramıyor. Daha tatmin edici bir cevap bekleriz."

"Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın ABD'de tutuklanması"na ilişkin soruya Yıldırım, "Bu konuyla ilgili şu anda Halk Bankası gerekli hukuki süreci başlatmış durumda, avukat falan ayarladı. İşin mahiyetini, detaylarını önümüzdeki günlerde anlayacağız. Ülkemizi ziyaret etmekte olan ABD Dışişleri Bakanına da bu konu açılacak ve bunun sebebi sorulacaktır mutlaka. Gerek Dışişleri Bakanımız ile gerek Cumhurbaşkanımızın görüşmesinde bu konular ele alınıp, gündeme getirilecek. İddia odur ki '2011 yıllarında İran'a ambargoyu ihlal eden bir takım transferlerde imzası var, o yüzden gözaltına alındı.' şeklinde ilk bilgiler gelmiş durumda. Hukuki süreci yakından takip edeceğiz." yanıtını verdi.

"Uyarılarımızı yaptık, yanlışlığını ortaya koyduk"

Başbakan Yıldırım, "Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) bayrağının Kerkük'te resmi yerlere dikilmesi kararlaştırıldı. Bu konudaki değerlendirmeniz nedir?" sorusuna karşılık da şu değerlendirmeleri yaptı:

"Konunun iki tarafı var, bir Irak bağlamında ele almak lazım, Irak'ın toprak bütünlüğü içerisinde yer alan bir şehir. Kuzey Irak Bölgesel Yönetimine dahil değil. Dolayısıyla bu yapılan bir emrivakidir. Yani Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi bir emrivakiyle, 'Burası benim bölgeme dahildir.' dedi. Buna Bağdat merkezi yönetiminin, bölgede yaşayan Türkmenlerin, Arapların rızası yok. Dolayısıyla bu Irak anayasasına göre fiili bir durumdur ve Irak anayasasına aykırı bir durumdur. Bizim açımızdan da bu doğru bir iş değildir, gerekli tepkiyi diplomatik yollardan Dışişleri Bakanlığımız yapmıştır. Biz de uyarılarımızı yaptık, bu işin yanlışlığını ortaya koyduk."

"Geçmiş yönetimin gittiği yoldan gidiliyormuş intibanı veriyor"

"Rakka ile ilgili durum var. Bir süre önceki demecinizde 'Biz söyleyeceğimizi söyledik.' dediniz. ABD Dışişleri Bakanı da geliyor, bu konu bitiyor mu? Ya da başka bir plan var mı? sorusu üzerine Yıldırım, "Ortalıkta söylenen çok laf var, PYD, YPG ile SDF ile ABD'nin sahadaki silahlı unsurları birlikte çalışıyorlar. Bir yandan bu gelişmeler var, bir yandan da bizle görüşmeleri var. Doğrusu bize henüz resmi bir dönüş olmuş değil. Rakka operasyonunda nasıl hareket edecekleri, YPG, SDF, PYD ile mi beraber olacaklar yoksa Türkiye ile Özgür Suriye Ordusu unsurlarıyla beraber mi olacaklar bunun kararını henüz bize iletmiş değiller. Ama yaşanan gelişmeler, sanki geçmiş yönetimin gittiği yoldan gidiliyormuş intibanı veriyor." diye konuştu.

Yıldırım, bu konunun "ama"sız, "fakat"sız, yarın Türkiye'ye gelecek ABD Dışişleri Bakanına söyleneceğini, ABD'nin tutumunun, duruşunun netleşmesinin isteneceğini bildirdi.

"Bir terör örgütüyle iş tutmak ABD'ye yakışmaz"

"Türkiye'nin müttefiki olarak bilinen devletlerce PYD/YPG'ye silah verildiği"nin hatırlatılması üzerine Başbakan Binali Yıldırım, "Bu, bizim iç güvenliğimizi, dış güvenliğimizi tehdit eden bir şeydir. Bir kere etik değil. Bir terör örgütüyle iş tutmak ABD'ye yakışmaz, Türkiye'nin müttefiki olduğu için de yakışmaz. Ama ondan daha önemlisi bu unsurlar PKK ile iç içe. Bunlar aynı örgütün değişik isimlerdeki yansımaları. Bizim için böyle." karşılığını verdi.

Bunun Türkiye'nin terörle mücadelesinde ciddi bir sorun, risk teşkil ettiğini vurgulayan Yıldırım, "Çünkü Amerika'nın silahları bunların ellerine geçiyor. Ellerine geçen bu silahlar PKK'ya gidiyor. Oradan da bize maalesef terör faaliyetlerinde kullanılıyor. Bu yönüyle sıkıntı var. Aynı zamanda sınırlarımızın güvenliği, bölgedeki yaşayan halkımızın can ve mal güvenliği açısında da bir tehdit oluşturuyor. Bunları hep açık, seçik şekilde biz muhataplarımıza anlattık, bundan sonra karar onların." diye konuştu.

"Her an gündeme almanın bir aciliyeti yok"

"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 'hayır çadırı'nı ziyaret etti. Siz, 'hayır çadırı' ziyareti düşünür müsünüz?" sorusuna Yıldırım, "Güzel bir şey olmuş. Ederiz tabii ne olacak... 'Hayır' veren de 'evet' veren de bu ülkenin vatandaşı. Dolayısıyla verecekleri kararın başımız, gözümüz üstünde yeri var. Hiç öyle bir ön yargımız yok. Gideriz, görüşürüz hatta orada 'evet' vermeleri gerektiğini bile anlatırız." yanıtını verdi.

"MGK toplantısında OHAL'in uzatılacağı yönünde bir beklenti vardı." denilmesi üzerine de Yıldırım, "Gündemde yoktu. OHAL 19 Nisan'a kadar zaten geçerli, 19 Nisan'dan önce de bir karar alınır, aynı anda Meclis'e bildirilir ve Meclis gereğini yapar eğer uzatılacaksa. Uzatılmayacaksa zaten mesele yok. Orada toplanıp, görüşülecek. Dolayısıyla şimdi her an gündeme almanın bir aciliyeti yok." değerlendirmesinde bulundu.

"Bilinmeyen bir şey yapmıyoruz"

Yıldırım, "Anayasa değişikliğine göre, 2019'da cumhurbaşkanı ve meclis seçimi bir arada olacak. Cumhurbaşkanı partisinin genel başkanı olursa ve Meclisi de kendi belirlerse o zaman hem kararname yetkisi hem kanun çıkarma yetkisi olacak dolaylı olarak. Bu konuda ne diyorsunuz?" sorusu üzerine, belediye başkanları ile Meclis seçiminin aynı anda yapıldığına işaret etti.

Bunun yıllardan beri yapılan bir uygulama olduğunu anlatan Yıldırım, şunları söyledi:

"Burada herhangi bir bilinmeyen bir şey yapmıyoruz. Niye beraber yapıyoruz? Bir kere 5 yıl icraat, hizmet yapmak için gerekli olan bir süre. İkincisi yazın seçim, kışın seçim milletin işi gücü var. Bir seçimde ikisini de bitiriyoruz. Bizim insanımız ferasetlidir, basiretlidir. Nasıl bir ayarlama yapacağını çok iyi bilir. İstikrarı, güçlü iktidarı gözetir ona göre karar verir."

Yapılan değişikliğin her şeye çözüm getirdiğine vurgu yapan Başbakan Yıldırım, "Diyelim ki cumhurbaşkanının partisiyle Meclis aynı tarafta yer alıyor. Ona göre de denetim mekanizmaları var. Cumhurbaşkanı ile partisi çoğunlukta olmuyor. Cumhurbaşkanı seçiliyor. Ona göre de denetim mekanizmaları var. Hepsi düşünülmüş. Yani orada öyle ikisi bir tarafta hemen ülkenin her şeyini değiştirecekler falan diye bir şey yok. Arada kontrol ve dengeleme mekanizmaları var." diye konuştu.

Yıldırım, 5 senede iki seçimin beraber olmasının, ülkede istikrarın kalıcı hale gelmesini, güçlü siyasi iradenin oluşması bakımından önemli ve gerekli bulduğunu bildirdi.

Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Atilla'nın ABD'de tutuklanması

Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Atilla'nın ABD'de tutuklanmasına ilişkin yaptığı konuşmasında şöyle devam etti:

"Ülkemizi ziyaret etmekte olan ABD Dışişleri Bakanı'na da bu konu açılacak ve bunun sebebi sorulacaktır mutlaka, gerek Dışişleri Bakanımız ile gerekse Cumhurbaşkanımızın görüşmesinde bu konular ele alınıp gündeme getirilecek." dedi.

Kerkük'te IKBY bayrağı asılması

Başbakan Yıldırım, Kerkük'te IKBY bayrağı asılmasına ilişkin,"Bizim açımızdan da bu doğru bir iş değildir, gerekli tepkiyi diplomatik yollardan Dışişleri Bakanlığımız yapmıştır. Biz de uyarılarımızı yaptık, bu işin yanlışlığını ortaya koyduk." dedi.

"Fırat Kalkanı Harekatı bitmiştir"

Başbakan Yıldırım "Bundan sonra gerek DEAŞ'a yönelik gerek başka bir şekilde bizim güvenliğimizi tehdit edecek bir şey olursa, herhangi bir icraat yaparsak bu yeni bir harekattır. Yani Fırat Kalkanı Harekatı bitmiştir, bundan sonra ihtiyaç olması halinde artık yapılabilecek bir hareket artık başka bir isimle anılacak." diye konuştu.  AA

Sıradaki Haber
'Türkiye bir mucize gerçekleştirdi'
Yükleniyor lütfen bekleyiniz