Çok Bulutlu 26ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Gündem
28.02.2013 06:47

16 yıl önce neler yaşanmıştı?

28 Şubat darbesinde ve o dönemde neler yaşandı?

16 yıl önce neler yaşanmıştı?

Bin yıl süreceği iddia edilen bir süreçti: 28 Şubat.

Mimarları yanılsa da demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçen 28 Şubat süreci, yıl dönümünde bir kez daha sorgulanıyor.

On binlerce mağduru ve ekonomiye verdiği milyarlarca liralık zarar hiç unutulmadı ve unutulmayacak. Yaralar zor da olsa sarıldı, yargı o dönemi soruşturmaya başladı.

O dönemde yaşananların kısa özeti şöyle...

Çiller-Erbakan’ın El Sıkışması Sonrası Korku Senaryoları Üretildi

Halk 1995 genel seçimlerinde partilere tek başına iktidar şansı tanımadı.

Uzun süren arayışlardan sonra Çiller ile Erbakan el sıkıştı.

Artık başbakan Erbakan'dı. 54'üncü hükumetle birlikte korku senaryoları da bir bir sahnelenmeye başladı.

Başrol oyuncuları her gün farklı skandallara imza atıyordu.

Çakır: “İşin Sivil Ayağı Belki Askerden Çok Daha Fazladır”

Gazeteci-Yazar Ruşen Çakır, o günlerde yaşananlarla ilgili olarak, “28 Şubat kolektif bir olaydır. İşin sivil ayağı belki askerden çok daha fazladır" dedi.

“İrtica Korkusu” Pompalandı

Korku senaryolarıyla ilgili her gün ekranlarda haberler yapılıyor, gazetelere manşetler atılıyordu. Muhalefet, sendikalar, iş dünyası aynı korkulardan bahsediyordu. O korkunun adı “İrtica”ydı.

Gazeteci Yazar Haluk Şahin, o dönemde medyada işlenen senaryolarla ilgili şunları söyledi:

"İşte imam hatip liseleri şu anda şu kadar mezun veriyor, filanca yıl geldiğinde şu kadar imam hatip mezunu olacak, yeşil sermaye şuralarda şöyle gelişiyor, şu kadar yıl sonra toplumun bütün kesimleri için projeksiyon yapıyorlardı."

Fişlemeler ve Görevden Uzaklaştırmalar

Olayları fişlemeler takip etti. Akademisyenler, subaylar ve yöneticiler görevlerinden uzaklaştırıldı.

Üniversiteye Girişe “Katsayı” Engeli

Meslek liselerinin ortaokul kısımları kapandı. Bazı öğrencilerin üniversitelere girişi, katsayı uygulaması ile engellendi.

Demokrasiye Balans Ayarı

Demokrasiye balans ayarı tanklarla yapıldı. Bu çerçevede Ankara Sincan’da tanklarla geçiş yapıldı.

Ve Tarih 28 Subat 1997

En uzun Milli Güvenlik Kurulu toplantısının ardından Başbakan Necmetin Erbakan'a yapılan baskılar iyice arttı.

Ve 28 Şubatçıların İstediği Oldu

Sonunda 28 Şubatçıların istediği oldu, Başbakan Erbakan istifa etti. Bu istifayla birlikte, korku senaryoları yerini siyaset mühendisliğine bıraktı.

Dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Tansu Çiller’e değil Mesut Yılmaz’a hükümeti kurma görevi verdi.

Hükumet ortağı DYP'nin Genel Başkanı Tansu Çiller'in başbakan olmasını beklenirken Cumhurbaşkanı Demirel, hükumeti kurma görevini ANAP lideri Mesut Yılmaz'a vermesi herkesi şaşırttı.

Süleyman Demirel, hükümeti kurma görevini Mesut Yılmaz'a vermesininin gerekeçsini şu sözlerle açıklamıştı: ‘Ben sayısal ağırlığa değil, siyasal ağırlığa baktım"

DYP’de Art Arda İstifalar

Doğru Yol Partisi’nden art arda istifalar gelirken Başbakan Mesut Yılmaz oldu.

O süreçte siyasi krizleri ekonomik krizler takip etti. Türkiye ekonomik olarak adeta diz çöktürüldü. Bankalar boşaltılırken pek çok ocak söndü.

İşadamı Zeynel Abidin Erdem, darbenin ekonomik maliyetiyle ilgili olarak, "Batan bankalara baktığınız zaman onların bize maliyeti 80 milyar dolar oldu" dedi.

Yaraları sarmak kolay olmadı. Devletiyle, milletiyle Türkiye yıllar süren uğraşlarla toparlandı ve istikrar sağlanabildi.

Sıradaki Haber
Topçu Kışlası'na onay
Yükleniyor lütfen bekleyiniz